Danıştay Kararı 5. Daire 2008/515 E. 2010/5434 K. 24.09.2010 T.

5. Daire         2008/515 E.  ,  2010/5434 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2008/515
Karar No: 2010/5434

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti: Cevap verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
… İlçesi, … Camii Müezzin-Kayyımı olan davacı, … İli, … İlçesi … Köyü … Camii’nde 26.10.1993-2.1.1996 tarihleri arasında vekil İmam-Hatiplik görevinde geçen hizmetlerinin kazanılmış hak aylıklarında değerlendirilmesi talebinin reddine ilişkin 13.7.2006 günlü, 2335 sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 5338 sayılı Yasa ile getirilen haktan daha önce vekil İmam-Hatip olarak görev yapanların yararlanamayacağı yolunda kısıtlayıcı bir hükme açıkça yer verilmediği, 5338 sayılı Yasa ile getirilen 633 sayılı Yasa’nın Geçici 11. maddesinin yürürlüğe girdiği tarihte İmam-Hatip kadrolarına vekaleten atananların sadece bu kanunla getirilen haklardan yararlanmasının Anayasa’da ifadesini bulan eşitlik ilkesi ile hak ve nasafet kurallarına aykırı olacağı hususları dikkate alındığında 26.10.1993-2.1.1996 tarihleri arasında vekil İmam-hatip olarak görev yapan davacının başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Davalı idare, İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürmekte ve anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
5338 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’a eklenen Geçici 11. maddede; “İmam-hatip kadrolarına vekaleten atananlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görevli olanlar veya askerlik hizmeti nedeniyle söz konusu görevden ayrılmış olanlar Devlet Personel Başkanlığı’nca açılan kamu personeli seçme sınavlarının herhangi birinden, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca belirlenecek yeterli puanı almış olmaları koşuluyla aynı göreve aday imam-hatip olarak atanmış sayılırlar. Bu kişilerden asaleti tasdik edilenlerin vekil imam-hatiplikte geçen hizmet süreleri, kazanılmış hak aylıklarında değerlendirilir.” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; … İlçesi, … Camii Müezzin-Kayyımı olan davacının, … İli, … İlçesi … köyü … Camii’nde 26.10.1993-2.1.1996 tarihleri arasında vekil imam-hatip olarak görev yaptığı, bu sürenin kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi istemiyle yaptığı başvurunun dava konusu edilen 13.7.2006 günlü, 2535 sayılı davalı idare işlemiyle ve davacının ilk atamasının 5338 sayılı Yasa’ya göre yapılmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Anılan maddede vekil imam-hatiplikte geçen hizmet sürelerinin kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi için, imam-hatip kadrolarına vekaleten atananlardan bu maddenin yürürlüğe girdiği 3.5.2005 tarihinde görevde bulunmalarının veya askerlik hizmeti nedeniyle söz konusu görevden ayrılmış olmalarının ön şart olarak sayılması nedeniyle, bu tarihte vekil imam-hatip kadrosunda olmayan veya askerlik hizmeti nedeniyle görevinden ayrılmış durumda bulunmayan davacının 26.10.1993-2.1.1996 tarihleri arasındaki vekil imam-hatiplikte geçen hizmet süresinin kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi isteğinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, 24.9.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.