Danıştay Kararı 5. Daire 2008/1987 E. 2009/54 K. – T.

5. Daire         2008/1987 E.  ,  2009/54 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2008/1987
Karar No: 2009/54

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: TCDD Genel Müdürlüğü
Vekili: …

İsteğin Özeti: … Adliyesi’nde zabıt katibi olarak görev yapan ve kimya mühendisliği bölümü mezunu olan davacının, TCDD Genel Müdürlüğü’nün ilan etmiş olduğu 16.6.2007 tarihinde yapılacak olan unvan değişikliği sınavına katılma istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 6.6.2007 günlü, 29235 sayılı işlemin iptali istemiyle açtığı davanın; TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü ve Bağlı Ortaklıkları Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’nin amacına ilişkin 1. maddesi ve kapsamına ilişkin 2. maddesi dikkate alındığında, sözkonusu Yönetmeliğin anılan idarenin memur kadroları ile sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilen personeli kapsadığı, davacının ise bu kapsamda yer almadığı, öte yandan her ne kadar Kamu Kurum ve Kuruluşları’nda Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin Ek-3. maddesinde ve davalı idare Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 16. maddesinde unvan değişikliği sınavına katılacaklarda kuruluşta veya öğrenim durumu ile ilgisi olmayan görevlerde çalışma şartı aranmayacağı kurala bağlanmış ise de, bu hükmün belirli bir süre çalışma şartı aranmayacağı şeklinde anlaşılması gerektiği, aksine yorumun niteliği gereği her kurum ve kuruluşun kendi bünyesindeki personelinin yükselmesi ve unvan değişikliğine yönelik olarak yapılacak görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavının amacıyla bağdaşmayacağı dolayısıyla kurulan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddi yolunda … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin “Amaç” başlıklı 1. maddesinde; bu Yönetmeliğin amacının liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde hizmet gerekleri ve personel planlaması esas alınarak Devlet Memurları ile 399 sayılı KHK’ye tabi sözleşmeli personelin görevde yükselme ve unvan değişikliklerine ilişkin usul ve esasları belirlemek olduğu hüküm altına alınarak, kamu kurum ve kuruluşlarına unvan değişikliği sınavı sonucunda liyakat ve kariyer ilkeleri çerçevesinde en iyi personeli istihdam etme olanağı tanınırken, bu hükme paralel olarak aynı Yönetmeliğin Ek-3 maddesinde unvan değişikliği sınavlarına katılacaklarda, kurumda veya öğrenim durumları ile ilgili bulunmayan görevlerde belirli süre hizmet yapmış olma şartının aranmayacağı hüküm altına alınmış olup, kurumların açtığı unvan değişikliği sınavlarına diğer kurumların personelinin de katılmasına imkan tanınmıştır. Bu nedenle, … Adliyesi’nde zabıt katibi olarak görev yapan davacının, TCDD Genel Müdürlüğü’nün ilan etmiş olduğu unvan değişikliği sınavına katılma istemini TCDD Genel Müdürlüğü ve bağlı Ortaklıkları Personeli olmadığından bahisle reddine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır. … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 15.1.2009 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY:
18.4.1999 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik” de, görevde yükselme ve unvan değişikliğiyle ilgili olarak, nesnel ölçütler getirilmiş ve hak edenlerin bir üst göreve yükselmeleri konusunda, kariyer ve liyakat ilkeleri esas alınmıştır.
Uygulamada, unvan değişikliği bakımından da görevde yükselme değerlendirmelerinin yapılması ve bu konuda uyuşmazlıkların doğması üzerine, Yönetmelikte düzenlenmeyen bu konu, Dairemiz kararlarıyla giderilmeye çalışılmıştır.
Bu bağlamda, gördükleri mesleki veya teknik eğitim sonucu belirli unvanları kazanan, ama kurumda memur olarak çalışanların bu kadrolara atanmalarının, yalnızca sınıf ve unvan değişikliği olup görevde yükselme niteliği taşımadığı, bu unvanları kazanmış olan memurların sınıf ve unvan değişikliği için yapılacak sınavı kazanmalarının zorunlu olmakla birlikte, yapılacak bu sınavın görevde yükselme sınavı dışında, o unvanla ilgili ve dışarıdan o unvan alımları için yapılacak sınavla aynı nitelikte olması gerektiği yolundaki Dairemiz içtihadı, İdari Dava Daireleri Kurulu’nca da benimsenmiştir.
Anılan Yönetmelikte, 21.9.2004 tarihi itibariyle yapılan değişiklik, yargı kararları doğrultusunda yapılmış ve Ek Madde 3 ile konu düzenlenmiştir. Madde, yargı kararları ışığında hazırlandığına ve maddede, görevde yükselme sınavında olduğu gibi, kurum personeline hasren bir düzenleme yapılmadığına göre, maddeyi kurum personeline uygulanacak şekilnde, daraltıcı bir yorumla anlayış, kamu hizmetinin en ehil kişilerce yürütülmesini benimseyen, 657 sayılı Yasa’nın olmazsa olmaz ilkelerinden kariyer ve liyakat ilkeleriyle de bağdaşmaz.
Kaldı ki, unvan değişikliği sınavlarına katılacaklarla, kurumda belirli bir süre hizmet yapmış olma koşulu yanında, öğrenim durumları ile ilgisi bulunmayan görevlerde belirli süre hizmet yapmış olma koşulu da aranmamaktadır. Maddedeki “veya” sözcüğü de, kurum bağlantısını zorunlu olmaktan çıkarmaktadır. Aksine bir uygulama, bağlı ve ilgili kuruluşlar bakımından uygulamada sorunları önümüze koyan bir uygulama olur.
Yönetmeliğin Ek 1 inci maddesi ile kurumlara naklen atama yetkisi verilmesi yanında, Ek 3 üncü madde ile unvan değişikliği sınavı getirilmesi de, hizmetin gerektirdiği ivedi durumlar dışında, kurum dışından katılacakları da kapsayan bir sınavın varlığını ortaya koymaktadır.
Davanın reddi yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.