Danıştay Kararı 5. Daire 2007/6474 E. 2009/8007 K. 30.12.2009 T.

5. Daire         2007/6474 E.  ,  2009/8007 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2007/6474
Karar No: 2009/8007

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Milli Savunma Bakanlığı
Vekili: …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … Askerlik Şubesi’nde sivil memur olarak görev yapan davacının, eş durumu nedeniyle isteği üzerine …-… Askerlik Şubesi Başkanlığı emrine naklen atanması sonucunda tarafına ödenmeyen yolluğunun ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin davalı idarece kurulan 5.7.2004 günlü, 5644-4 sayılı işlemin iptali ve hak ettiği öne sürülen yolluğunun yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açtığı davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın bozulmasına dair Danıştay Beşinci Dairesi’nin 26.9.2006 günlü, E:2006/5173, K:2006/4251 sayılı kararına uyularak adı geçen mahkemece davanın görev yönünden reddi yolunda verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın, vekalet ücreti yönünden, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti: Cevap verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava, … Askerlik Şubesi’nde sivil memur olarak görev yapan davacının, eş durumu nedeniyle isteği üzerine …-… Askerlik Şubesi Başkanlığı emrine naklen atanması sonucunda tarafına ödenmeyen yolluğunun ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin davalı idarece kurulan 5.7.2004 günlü, 5644-4 sayılı işlemin iptali ve hak ettiği öne sürülen yolluğunun yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nce, Danıştay Beşinci Dairesi’nin 26.9.2006 günlü, E:2006/5173, K:2006/4251 sayılı bozma kararına uyularak verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararla, davacının 1602 sayılı Yasanın 20. maddesinin son fıkrası uyarınca asker kişi sayılması ve dava konusu işlemin askeri hizmete ilişkin olduğunun kabul edilmesi karşısında, dava konusu uyuşmazlığın görülüp çözümlenmesi görevinin 1602 sayılı Yasanın 20. maddesi uyarınca Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Davalı idare, vekil aracılığıyla takip edilen ve davacı aleyhine sonuçlanan davada Mahkemece lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmekte ve kararın vekalet ücreti yönünden bozulmasını istemektedir.
4353 sayılı Maliye Vekaleti Baş Hukuk Müşavirliği’nin ve Muhakemat Umum Müdürlüğü’nün Vazifelerine, Devlet Davalarının Takibi Usullerine ve Merkez ve Vilayetler Kadrolarında Bazı Değişiklikler Yapılmasına Dair Kanun’un “İdari Davalarda Temsil” başlıklı 22. maddesinde “İdari davaların açılması, idareler aleyhine açılan bu nevi davaların takip ve müdafaası daire amirlerine veya bu dairelerin bağlı bulundukları Bakanlıklar hukuk müşavirlerine ait olup Danıştaydaki duruşmalarda bu daireler kendi amirleri veya hukuk müşavirleri ve hukuk müşaviri teşkilatı olmıyan dairelerde ilgili şube amiri tarafından temsil olunur. Hazineyi ilgilendiren işlerde bu vazife Hazine Müşavir avukatı veya avukatları tarafından yapılır. Lüzumu halinde Maliye Bakanlığının alakalı servisine mensup ve Maliye Bakanlığı tarafından tensip edilecek bir memur Hazine Avukatı ile birlikte duruşmaya iştirak ettirilebilir.” hükmü yer almaktadır.
Bu hükümle, idari davaların açılması, idareler aleyhine açılan bu nevi davaların takip ve müdafaa yetkisi, daire amirlerine veya bu dairelerin bağlı bulundukları Bakanlıklar hukuk müşavirlerine hasredildiğinden, davayı avukat aracılığı ile takip eden Milli Savunma Bakanlığı lehine avukatlık ücretine hükmetme olanağı bulunmadığından, İdare Mahkemesince avukatlık ücretine hükmedilmemesinde yasal isabetsizlik görülmemiştir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır. … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçe eklenmek suretiyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı üzerinde bırakılmasına, 30.12.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.