Danıştay Kararı 5. Daire 2005/6556 E. 2006/1354 K. 21.03.2006 T.

5. Daire         2005/6556 E.  ,  2006/1354 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2005/6556
Karar No: 2006/1354

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Vekili: …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: … Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapan davacının, S.S.K. emeklisi olan eşine sağlık karnesi düzenlenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 10.9.2004 günlü, 8505 sayılı işlemin; davacının eşinin emeklisi olduğu Sosyal Sigortalar Kurumu’nun sağlık yardımından yararlanmadığı, dosyada bulunan S.S.K. … Sağlık İl Müdürlüğü yazısı ile belirlendiğine göre, herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan eşin tedavi giderlerinin davacının kurumunca karşılanması gerekmekte olup, sağlık karnesi düzenlenmemesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptali yolunda … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ve bu karara karşı davalı idare tarafından yapılan temyiz başvurusunun süre aşımı yönünden reddi yolunda aynı Mahkemece verilen … günlü, E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Cevabın Özeti: Cevap verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ve İdare Mahkemesi’nce verilen temyiz süre ret kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, davalı idare tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Öte yandan; davalı idare vekili tarafından, … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı esasa ilişkin kararının idareye 20.6.2005 günü tebliğ edildiği ve temyiz süresinin son günü olan 20.7.2005 tarihinde idarede görevli avukatlardan üçünün sıhhi izinde, birinin ise yıllık izinde olması nedeniyle temyiz başvurusunun kanuni süre içinde yapılamadığı, ancak belirtilen hususa ilişkin resmi belgelerin Mahkeme’ye sunularak Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 167. maddesinde belirtilen koşullar gerçekleştiği için, aynı Kanunun 166. maddesi uyarınca geçirilmiş olan temyiz süresinin eski durumuna getirilmesi gerektiği savıyla İdare Mahkemesi’nin temyiz süre ret kararının bu nedenle bozulması gerektiği ileri sürülmüş ise de; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nda hüküm bulunmayan hususlarda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı haller 2577 sayılı Kanun’un 31. maddesinde belirtilmiş olup; Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na gönderme yapılan hususlar arasında, 2577 sayılı Kanun ile düzenlenmiş olan idari yargıda dava açma, itiraz ve temyiz süreleri yer almadığından, Kanun’da öngörülen 30 günlük temyiz süresinin geçirilmesi nedeniyle, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 166. ve devamı maddelerinde yer alan eski duruma getirme (hali sabıka icra) ile ilgili hükümlerin olaya uygulanarak geçmiş bulunan temyiz süresinin tekrar canlandırılmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddiyle, hukuka ve usule uygun olarak … İdare Mahkemesi’nce verilen temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine ilişkin … günlü, E:…, K: …, Temyiz No:… sayılı kararın yukarıda yapılan açıklamanın da eklenmesi suretiyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı üzerinde bırakılmasına, 21.3.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.