Danıştay Kararı 5. Daire 2005/1309 E. 2005/2438 K. 13.05.2005 T.

5. Daire         2005/1309 E.  ,  2005/2438 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2005/1309
Karar No: 2005/2438

GÖNDERME KARARI

… tarafından, … Bankası … Şubesi’nde Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta iken, 4046 sayılı Yasa’nın 22. maddesi uyarınca Bağ-Kur … İl Müdürlüğü emrine Şef olarak naklen atanması nedeniyle kendisine …- … arası yolluğunun ödenmesi için yaptığı 17.2.2003 günlü başvurunun reddine ilişkin 14.3.2003 günlü, 23045 sayılı işlemin iptali ve anılan yolluğun yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle Bağ-Kur Genel Müdürlüğü’ne karşı açılan davada, … İdare Mahkemesi hakimlerinden birisi tarafından verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın itirazen incelenerek bozulmasının istenilmesi üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E: …, K: … sayılı karar doğrultusunda dosyanın Dairemize gönderildiği görülerek işin gereği düşünüldü:
Dosyadaki bilgi ve belgelerle yargı kararlarının birlikte incelenmesinden; davacının yukarıda belirtilen istemlerle açtığı davada … İdare Mahkemesi hakimlerinden birisi tarafından verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararla davanın süre aşımı yönünden reddine hükmedildiği; davacı tarafından anılan karara itiraz edilmesi üzerine … Bölge İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararla; “her ne kadar dava tek hakim tarafından karara bağlanmış ise de; dava konusu yollukla ilgili işlemin merkezi (genel) idare birimince tesis edildiği, idarenin taşra teşkilatında görevli ve yetkili amirlerince tesis edilmediği; bu nedenle anılan kararın itirazen Mahkemelerince incelenmesinin mümkün bulunmadığı” gerekçesiyle davacının itiraz isteminin görev yönünden reddine karar verildiği ve dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere, Danıştay Başkanlığı’na gönderilmesi için … İdare Mahkemesi’ne iade edildiği; … İdare Mahkemesi’nin 25.3.2005 günlü yazısı ile de dava dosyasının Danıştay Başkanlığı’na gönderildiği anlaşılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 4577 sayılı Yasa ile değişik “İtiraz” başlıklı 45. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, idare mahkemelerinin, valilik, kaymakamlık ve yerel yönetimler ile bakanlıkların ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının taşra teşkilatındaki yetkili organları tarafından kamu görevlileri hakkında tesis edilen geçici görevlendirme, görevden uzaklaştırma, yolluk, lojman ve izinlerine ilişkin idari işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak verdikleri nihai kararlar ile tek hakimle verilen nihai kararlara, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemelerin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine itiraz edilebileceği hükmü getirilmiştir.
Öte yandan, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun’un 4577 sayılı Yasayla değişik 7. maddesinin 1. fıkrasında, hangi davaların idare mahkemesi hakimlerinden biri tarafından çözümleneceği açıklanmış; aynı Yasa’nın 8. maddesinin (a) bendinde, yargı çevresindeki idare ve vergi mahkemelerinde tek hakim tarafından 7. madde hükümleri uyarınca verilen kararların bölge idare mahkemesince itiraz üzerine inceleneceği hükme bağlanmıştır. 2577 sayılı Yasa’nın değişik 47. maddesinde de, idare ve vergi mahkemelerinin itiraz yolu açık olan kararlarının temyiz edilemeyeceği belirtilmiştir.
2577 sayılı Yasa’nın yukarıda sözü edilen 45. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi incelendiğinde; bentte, “itiraz” istemine konu edilebilecek kararlar yönünden;
1- İdare mahkemelerinin, valilik, kaymakamlık ve yerel yönetimler ile bakanlıkların ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının taşra teşkilatındaki yetkili organları tarafından kamu görevlileri hakkında tesis edilen geçici görevlendirme, görevden uzaklaştırma, yolluk, lojman ve izinlerine ilişkin idari işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak verdikleri nihai kararlar,
2- Tek hakimle verilen nihai kararlar,
şeklinde ikili bir ayrım yapıldığı görülmektedir.
Dolayısıyla, sözü edilen bentte tek tek sayılan idari işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıklarla ilgili olarak açılan davalarda, “davanın niteliği itibariyle” tek hakim tarafından verilen nihai kararlara karşı da, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çerçevesindeki bölge idare mahkemesine itiraz edilebileceğinde kuşkuya yer bulunmamaktadır.
Olayda, 24.3.2003 günlü dava dilekçesindeki istemi dikkate alındığında, davacı tarafından açılan işbu davanın, 2576 sayılı Yasa’nın 4577 sayılı Yasa ile değişik 7/1. maddesi uyarınca, idare mahkemesi hakimlerinden birisi (diğer bir deyişle “tek hakim”) tarafından çözümlenecek bir dava niteliğinde olduğu açık olup; bu durum karşısında, anılan dava hakkında … İdare Mahkemesi hakimlerinden birisi tarafından verilmiş olan karara yönelik olarak davacının yaptığı “itiraz” başvurusunun, yukarıda yer verilen Yasa hükümleri karşısında … Bölge İdare Mahkemesi tarafından karara bağlanması gerekmektedir.
Nitekim, 2577 sayılı Yasa’nın sözü edilen 45. maddesinin 4. fıkrasına 3622 sayılı Yasa’nın 15. maddesi ile eklenen cümlede; bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan itirazı haklı bulması halinde veya davaya görevsiz hakim tarafından bakılmış olması halinde, kararı bozmakla birlikte dosyayı geri göndereceği ve bölge idare mahkemesinin bu kararlarının kesin olduğu hükme bağlanmak suretiyle; “davanın görevsiz hakim tarafından çözümlenmesi” halinde yapılacak işlem açık bir biçimde belirtilmiştir. Böyle bir durumun varlığı halinde, dava dosyasının Danıştay’a gönderilmesine hukuken olanak bulunmadığı tartışmasızdır.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde; … Bölge İdare Mahkemesi’nin; “tek hakim tarafından karara bağlanmış ise de; dava konusu işlemin, davalı idarenin merkez birimince tesis edildiğinin anlaşıldığı ve bu nedenle, Mahkemelerince, anılan kararın itirazen incelenmesine olanak bulunmadığından bahisle, davacının itiraz isteminin görev yönünden reddi ve dosyanın temyizen incelenmek üzere Danıştay’a gönderilmesi” yolunda verdiği kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasa’nın 45. maddesinin 1. fıkrasının son bendinde yer alan hüküm uyarınca ve davacının, … İdare Mahkemesi hakimlerinden birisi tarafından verilen … günlü, E: …, K: … sayılı karara yönelik itiraz istemi hakkında bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 13.5.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.