Danıştay Kararı 5. Daire 2004/5139 E. 2004/6059 K. 28.12.2004 T.

5. Daire         2004/5139 E.  ,  2004/6059 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2004/5139
Karar No: 2004/6059

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: 1- Başbakanlık
2- Maliye Bakanlığı
3- Sağlık Bakanlığı

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Davalı İdarelerin Cevaplarının Özeti: Temyizi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Primer pulmoner hipertansiyon hastası olan davacının … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sağlık Kurulu’nca tedavisi için gerekli görülen sildenafil adlı ilaç bedelinin ödenmemesine ilişkin Başbakanlık işlemi ile, bu işlemin dayanağı Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı işleminin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 209. maddesinde, “Devlet memurlarının tedavi giderlerinin kurumlarınca ödenebilmesi için tedaviye resmi tabip raporu ile lüzum gösterilmesi” koşulu getirilmiştir.
Dosyada mevcut tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinden, … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sağlık Kurulu raporunda davacının primer pulmoner hipertansiyon hastalığı nedeniyle çeşitli ilaçlarla birlikte sürekli kullanmasının uygun olduğu belirtilen sildenafil adlı ilacın, sözü edilen hastalığın tedavisinde yararlı olduğu, tek başına veya diğer ilaçlarla birlikte kullanılabileceği, hastalığın iyileştirilmesinde etkili olduğu anlaşılmakla, dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği düşünüldü:
Devlet memuru olan davacı, primer pulmoner hipertansiyon hastası olması nedeniyle … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sağlık Kurulu’nca tedavisi için gerekli görülen sildenafil adlı ilacın bedelinin ödenmemesine ilişkin 7.12.2001 tarihli Başbakanlık işlemiyle bu işlemin dayanağını oluşturan 13.11.2001 tarihli Sağlık Bakanlığı işleminin ve 26.11.2001 tarihli Maliye Bakanlığı işleminin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun değişik 209. maddesinin birinci fıkrasında; “Devlet Memurları ile eşlerinin veya bakmakla yükümlü oldukları ana baba ve çocuklarının hastalanmaları halinde, evlerinde veya resmi veya özel sağlık kurumlarında ayakta veya yatarak tedavileri kurumlarınca sağlanır. Ancak tedavi giderleri ve yol masraflarının ödenebilmesi için, tedaviye resmi tabip raporu ile lüzum gösterilmesi şarttır” hükmüne yer verildiği, öte yandan, 1262 sayılı İspençiyari ve Tıbbi Müstahzarlar Kanunu ve 2.3.1995 tarihli ve 22218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulan Tıbbi Farmasötik Ürünler Ruhsatlandırma Yönetmeliği ile bir ilacın ruhsatlandırma yöntemlerinin belirlendiği, ayrıca, 29.1.1993 tarihli ve 21480 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İlaç Araştırmaları Hakkında Yönetmeliğin “Amaç” başlıklı 1. maddesinde, Yönetmeliğin amacının “Hastalıklardan korunma, teşhis veya vücudun herhangi bir fonksiyonunu değiştirmek amacı ile kullanılmak üzere geliştirilen sentetik, bitkisel veya biyolojik kaynaklı maddeler ve bu maddeler kullanılarak hazırlanacak terkipler ile gönüllü insanlar üzerinde yapılacak klinik araştırmaların safhalarını, niteliğini, bunların tabi olduğu esas ve usuller ile bunlardan doğacak sorumluğun esaslarını belirlemektir. kuralının yer aldığı, söz konusu Yönetmeliğin 6. maddesinde ise, farmasötik müstahzar olarak Bakanlıkça ruhsatlandırılmış bulunan ilaçlara yapılacak yeni endikasyon çalışmaları için Bakanlık’tan izin alınması gerektiğinin belirtildiği; 8. maddesinde araştırma maliyetlerinin nasıl karşılanacağının; 10. maddesinde de araştırma dönemlerinin dört dönem halinde ayrıntılı olarak düzenlendiği, dosyanın incelenmesinden, davacının … Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanlığı Sağlık Kurulu’nun 29.3.2001 gün ve 10494 sayılı raporunda “Primer Pulmoner Hipertansiyon” olarak tespit edilen hastalığın tedavisi için Sildenafil isimli ilacı kullanmak gerektiği belirtilmesine karşın Sağlık Bakanlığı’nca Maliye Bakanlığı’na yazılan 13.11.2001 gün ve 48799 sayılı yazıya dayanılarak söz konusu ilaç bedelinin ödenmesinin mümkün olmadığına yönelik davalı idareler işlemlerinin tesis edildiği ve bu işlemlerin iptali istemiyle görülmekte olan davanın açıldığının anlaşıldığı, davacı hakkında … Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Sağlık Kurulu’nca düzenlenen 29.3.2001 gün ve 10494 sayılı Sağlık Kurulu Raporunda hastalığı Primer Pulmoner Hipertansiyon olarak tanımlanmasına karşın raporun karar ve düşünceler bölümünde Varfarin tb., Amplodipin tb., Prostasiklin ve analogları, Sildenafil ve Spironolakton isimli ilaçları sürekli kullanmasının uygun olduğunun belirtildiği, Sağlık Kurulu raporunda davacının Sildenafil adlı ilacı mutlak kullanması gerektiği yönünde bir belirleme olmadığı gbi, diğer ruhsatlı ilaçların aynı amaçla kullanılabileceğinin açık olduğu, endikasyonları yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerine göre henüz onaylanmamış bu ilacın bedelinin davalı idarelerce ödenmemesi yolundaki işlemlerde mevzuata ve hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı, söz konusu ilacı, hayati nitelikteki ve kesin tedavi şekli henüz saptanamamış olan hastalığının tedavisinde kullanmasının sağlık kurulu raporuyla zorunlu görüldüğü, söz konusu raporda adı geçen ilaçların birbirlerinden farklı etkileri nedeniyle, tedavi sürecini değişik yönlerden desteklemek maksadıyla önerildiği, adıgeçen ilacı kullanmasıyla birlikte hastalığının seyrinde iyileşmeler olduğunun doktor raporlarında belirtildiği, söz konusu ilacın tedavi edici etkisi konusunda yeterli sayıda tıbbi literatür birikimi oluştuğu savlarıyla İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Yasanın 209. maddesinde “Devlet memurlarının tedavi giderlerinin kurumlarınca ödenebilmesi için tedaviye resmi tabip raporu ile lüzum gösterilmesi” yeterli sayılmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sağlık Kurulu’nun 29.3.2001 tarihli raporunda, davacının rahatsızlığı nedeniyle çeşitli ilaçlarla birlikte sildenafil isimli ilacı sürekli kullanmasının uygun olduğunun bildirildiği, Dairemizin 20.10.2004 tarihli ara kararıyla, söz konusu raporda davacının kullanması gerektiği belirtilen ilaçların birbirinden farklı, belirlenmiş dönemler halinde mi, yoksa tümünün birlikte mi kullanılacağı, birbirine eş değer olup olmadıkları, hangilerinin kullanımının yaşamsal önemde olduğu, sildenafil adlı ilaca ruhsatında ve prospektüsünde yer almayan bir endikasyonda kullanılmak üzere hangi nedenle raporda yer verildiği sorulmuştur. Ara kararına alınan cevapta; söz konusu ilaçların birbirine eş değer olmadıkları, çoğu kez birlikte kullanılabilecekleri gibi, hastanın tedaviye vereceği yanıta göre ilaveler yapılarak da kullanılabileceği, raporda belirtilen ilaçlardan bazılarıyla sildenafilin yaşamsal önemde olduğu, adı geçen ilacın primer pulmoner hipertansiyon tedavisinde yararlı olduğunu gösteren yeterli miktarda verinin mevcut olduğu belirtilmiştir.
Davaya konu işlemler, sildenafil adlı ilacın onaylanmış prospektüsünde primer pulmoner hipertansiyon hastalığının tedavisine yer verilmemesi gerekçesiyle tesis edilmiştir. Dosya içeriğinden ise, anılan ilacın söz konusu hastalığın tedavisinde yararlı olduğu yolunda çok sayıda bilimsel yayın olduğu ilacın bu hastalığa karşı tek başına ya da raporda yer alan diğer ilaçlarla birlikte kullanılabileceği ve hayati önem taşıdığı diğer ilaçların sildenafile alternatif oluşturmadıkları anlaşılmaktadır.
Bu durumda … Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Sağlık Kurulu raporunda yer verilen ilacın bedelinin ödenmemesinde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuksal isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adıgeçen Mahkeme’ye gönderilmesine, 28.12.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.