Danıştay Kararı 5. Daire 2003/4666 E. 2004/3214 K. 17.09.2004 T.

5. Daire         2003/4666 E.  ,  2004/3214 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 2003/4666
Karar No: 2004/3214

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı): …
Karşı Taraf: … Üniversitesi Rektörlüğü
Vekilleri: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının, dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti: Cevap verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı dosyanın incelenmesinden anlaşıldığından, davacının temyiz isteminin kabulü ile davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
… Üniversitesi Tıp Fakültesi Kütüphanesi’nde memur olarak görev yapan davacı, … adlı şahsın Hemşirelik Yüksekokulu Sekreterliği’ne atanmasına ilişkin 25.10.2002 günlü işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; birinci derece kadro olan yüksekokul sekreterliğine davacının atanma yolunda herhangi bir istemi ve başvurusunun olmadığı, dolayısıyla davacının bu davada menfaatinin ihlal edildiğinden bahsetmenin mümkün bulunmadığı gerekçesiyle, 2577 sayılı Yasa’nın 15/1-b maddesi uyarınca dava reddedilmiştir.
Davacı, 1. derece kadroya atanmak için defalarca başvuruda bulunduğunu, bu başvuruların 1. dereceli yüksek okul sekreterliğine atanma talebini de kapsadığını ileri sürmekte ve idare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı Kanunun 2/1-a maddesinde iptal davaları idari işlemler hakkında yetki şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı, menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmıştır.
Dolayısıyla iptal davasının gerek anılan maddede, gerekse içtihat ve doktrinde belirlenen hukuki nitelikleri gözönüne alındığında, idare hukuku alanında tek taraflı irade açıklamasıyla kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte tesis edilen idari işlemlerin bu idari işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisi kurabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceğinin kabulü zorunlu bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının 4. derecede veznedar kadrosunda bulunduğu, 1. derece kadroya atanmak istemiyle 23.9.2002 tarihli dilekçe ile davalı idareye başvurmasına rağmen 25.10.2002 tarih ve 21570 sayılı işlemle aynı kurumda bilgisayar işletmeni olan …’in 1. dereceli kadro olan yüksekokul sekreterliğine atanması üzerine dava konusu uyuşmazlığın doğduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 1. dereceli yüksekokul sekreterliği görevine başka bir kişinin atanmasının, 1. dereceli kadroya atanma isteminde bulunan davacının menfaatini ihlal etmiş olduğu açık bulunduğundan, dava konusu uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken, İdare Mahkemesince davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/c fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 17.9.2004 tarihine oyçokluğuyla karar verildi.

(X) AZLIK OYU:
İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuka ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, davacının temyiz isteminin reddi ile davanın ehliyet yönünden reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.