Danıştay Kararı 5. Daire 1999/3664 E. 2003/3509 K. 17.09.2003 T.

5. Daire         1999/3664 E.  ,  2003/3509 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 1999/3664
Karar No: 2003/3509

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının, dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Cevabın Özeti: Temyizi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildiği bilinen kurulların, bu kuralların uygulanmasına ilişkin idari işlemlerin hukuka aykırı olduklarından dolayı iptali istemiyle açılan ve halen görülmekte olan davalarda da uygulanacağı anlamını taşımamaktadır.
OHAL valisi teklifine dayalı işlemleri yargı denetimi dışında kalmasının hukuki dayanağı olan 285 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7. maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi karşısında, dava konusu işlemlerin esasına girilmek suretiyle yargısal denetiminin yapılması gerektiğinden, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: … ili … İlçesi Nüfus Müdürlüğünde Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni olan davacının, … İli … ilçesine naklen atanmasına ilişkin işlemi iptal eden idare mahkemesi kararının bozulması, davalı idarece istenilmektedir.
285 sayılı Olağanüstü Hal Bölge Valiliği İhdası Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin, 4/i maddesinde “Olağanüstü Hal Bölge Valisi, görev alanı içindeki illerde genel güvenlik, asayiş ve kamu düzeni bakımından, çalışmalarında sakınca görülen veya hizmetlerinden yararlanılamayan kamu personelinin yer değiştirilmesini veya görev alanı dışında geçici veya sürekli görevlendirilmesini ilgili kurum veya kuruluşlardan isteyebilir. Bu istekler derhal yerine getirilir. Bu personel hakkında kendi özel kanunlarındaki hükümler uygulanır “; 7. maddesinde de ” Bu Kanun Hükmünde Kararname ile Olağanüstü Hal Bölge Valisine tanınan yetkilerin kullanılması ile ilgili idari işlemler hakkında iptal davası açılamaz” hükmü yer almıştır.
Dosyanın incelenmesinden, 13.6.1998 günlü, 98/654 sayılı, Bölge Valiliğinden İçişleri Bakanlığına yazılan yazı ile daha önce … Kapalı Cezaevinde İnfaz Koruma Memuru olarak çalışmış olan … İli … İlçesi Nüfus Müdürlüğünde görevli davacının 285 sayılı KHK.nin 4/g maddesi ile 430 sayılı KHK.nin 3/a maddesi gereğince, bölge sorumluluk alanı dışında, başka bir ilde sürekli olarak görevlendirilmesinin istenmesi üzerine, 2.7.1998 günlü İçişleri Bakanlığı oluru ile dava konusu atama işleminin tesis edildiği anlaşılmıştır.
Bu durumda, 285 sayılı KHK.’nin 7. maddesinde, Olağanüstü Hal Bölge Valilerine tanınan yetkilerin kullanılmasıyla ilgili idari işlem hakkında dava açılamayacağı açıkca belirtildiğine göre, davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek iptal kararı verilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
… İli … İlçesi Nüfus Müdürlüğünde Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni olan davacının, OHAL Valisinin teklifi üzerine … İli … İlçesine naklen atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; …-… Nüfus Müdürlüğünde Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni olan davacınıın OHAL Valiliğinin yazısı üzerine güvenlik nedeniyle … ili … ilçesi Nüfus Müdürlüğü Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmenliğine atandığı, Mahkemenin … günlü ara kararı ile davacının atamasına dayanak olarak gösterilen ve davacının … terör örgütünün sempazitanı olduğuna dair OHAL Valiliği yazısının dayanağı bilgi ve belgelerin istenildiği ve bu konuda davacı hakkında adli veya idari makamlarca herhangi bir takibat yapılıp yapılmadığının sorulduğu, 15.12.1998 günlü davalı idare cevabında davacı hakkında adli-idari herhangi bir soruşturmanın olmadığının belirtildiği, davacının naklen atanmasının hukuki bir gerekçeye dayanmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Davalı idare; OHAL Valisine tanınan yetkilerin kullanılması ile ilgili idari işlemler hakkında iptal davası açılamayacağını ileri sürmekte ve anılan idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenmektedir.
2949 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluş ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun “İtiraz Yoluyla Mahkemelerce Gönderilen İşler” başlıklı 28. maddesi kuralına dayalı olarak Dairemizin E:2002/1311 sayılı ve 19.11.2002 günlü kararıyla 285 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7. maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulmuştur.
Anayasa Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile 10.7.1987 günlü, 285 sayılı “Olağanüstü Hal Bölge Valiliği İhdası Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin” 425 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yeniden düzünlenen 7. maddesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Anayasanın “Anayasa Mahkemesi Kararları” başlıklı 153. maddesinin 5. fıkrasında, aynı maddenin 3. fıkrasında yer alan ve kanun, kanun hükmünde kararname hükümlerinin, iptal kararlarının Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihte yürürlükten kalkacağı, gereken hallerde Anayasa Mahkemesinin iptal hükmünün yürürlüğe gireceği tarihi ayrıca kararlaştırabileceği yolundaki kuralı tamamlar biçimde, iptal kararlarının geriye yürüyemeyeceği hükme bağlanmış; Anayasa Mahkemesi kararlarının yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağladığı belirtilmiştir.
Bu düzenlemenin, “hukuk devleti” ilkesinin gereği ve doğal sonucu olarak, hukukun genel ilkelerine ve Anayasaya aykırı oldukları için iptal edilen kuralların yürürlükte iken uygulanmasıyla elde edilmiş kazanılmış hakların korumasını amaçladığı açıktır.
Dolayısıyla, geriye yürümezlik kuralı, Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildiği bilinen yasa hükümlerinin, bu hükümlere dayanılarak tesis edilmiş olan idari işlemlerin iptali istemiyle açılan ve halen görülmekte olan davalarda da uygulanacağı anlamını taşımamaktadır. Aksine bir yorum “hukuk devleti” ve “Anayasının üstünlüğü” ilkeleriyle bağdaştırılamaz.
Kaldı ki: menfaatini veya hakkını ihlal ettiğini ileri sürdüğü bir idari işleme karşı dava açan ilgilinin, bu işlemin dayandığı kanun ya da kanun hükmünde kararname hükmünün iptali için itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesine başvurulmasını isteme hakkının devamı olarak, Anayasa Mahkemesinin bu hükümlerin iptali yolundaki kararının, görülmekte olan davasında uygulanmasını isteme hakkına da sahip olduğunun kabulü gerekmektedir.
OHAL Valisi teklifine davalı dava konusu işlemin yargı denetimi dışında kalmasının hukuki dayanağı olan 285 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7. maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi karşısında, davalı idarenin temyiz iddialarında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddiyle, … İdare Mahkemesi’nce verilen ve dayandığı gerekçe itibarıyla hukuka uygun bulunan … günlü, E:…, K:… sayılı kararın yukarıda belirtilen gerekçenin de eklenmesi suretiyle onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, 17.9.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.