Danıştay Kararı 5. Daire 1997/2879 E. 1998/2170 K. 17.09.1998 T.

5. Daire         1997/2879 E.  ,  1998/2170 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 1997/2879
Karar No: 1998/2170

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Vekili: …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: … İşletmesi Müessesesi … Alüminyum İşletmesi Müdürlüğünde Müdür Yardımcısı olan davacının, … İşletme Müessesesi 100. yıl Gümüş İşletmeleri emrine Birim Müdürü olarak atanmasına ilişkin işlemin iptaline dair İdare Mahkemesi kararının bozulması istenmektedir.
Davalı idare davacının temyize konu kararın verildiği tarihten sonra 26.5.1997 tarihinde isteği üzerine … Üniversitesi Rektörlüğünde bir göreve naklen atandığını, bunun ise davadan zımnen feragat olarak anlaşılması gerektiğini ileri sürmekte isede, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 31. maddesinin atıfta bulunduğu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümleri uyarınca davadan zımni feragatin mümkün olmaması karşısında bu iddia kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen diğer hususlar da 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği görülerek yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği düşünüldü:
Davacı; … İşletmesi Müessesesi … Alüminyum İşletmesi İşletme Müdür Yardımcılığı görevinden alınarak … İşletmesi Müessesesi 100. Yıl Gümüş İşletmeleri emrine Birim Müdürü olarak atanmasına ilişkin … Yönetim Kurulunun 13.11.1996 günlü, 4559/12 sayılı kararının iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 657 sayılı Kanunun 76. maddesi ile idarelere memurların naklen atanmaları konusunda kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olarak takdir yetkisi tanındığı, davacı hakkında açılan soruşturmada, fabrikada çalışan bir işçinin elektrot çalma teşebbüsünde bulunması üzerine davacının başkanlık yaptığı disiplin kurulunca işçiye 3 yevmiye kesme cezası verilerek Cumhuriyet Savcılığına konu bildirilirken, aynı kurumda yaklaşık bir ay sonra başka bir işçinin folyo hırsızlığı teşebbüsünde bulunmasından dolayı 1 yevmiye kesme cezası verilerek bu işçinin Cumhuriyet Savcılığına bildirilmemiş olmasının davacının tarafsız davranmadığını gösterdiği şeklinde tesbit yapıldığı, ayrıca bir spor klübündeki çalışmaları nedeniyle hakkında dava açıldığı ve …’de yıprandığı gerekçe gösterilerek dava konusu atama işleminin tesis edildiğinin anlaşıldığı, soruşturma dosyasındaki bilgi ve belgelerden davacı hakkında şikayette bulunan kişinin kardeşinin bir siyasi partinin yetkilisi olup bu şahsın yerel bir gazete ve televizyonda görev yaptığı ve … Alüminyum İşletmesi yöneticileri aleyhine bazı yayınlarda bulunduğu, hakkında bir spor klübü ile ilgili faaliyetleri nedeniyle açılan davada davacının beraat ettiği, tayinine gerekçe gösterilen aynı mahiyetteki olayda farklı iki ceza verilmesi hususunun 1994 yılı sonlarında meydana geldiği, aradan iki yıl geçtikten sonra bu olay davacının naklen atanmasına gerekçe olamayacağı gibi davacının disiplin kuruluna başkanlık yapmasının kendisine diğer üyelerden farklı bir oya sahip olma hakkı vermediği sonucuna ulaşıldığı, disiplin kurulunca alınan kararlarda salt kurul başkanının sorumlu tutulmasının adalet ve eşitlik prensibine aykırılık oluşturacağı, bu itibarla davacının naklen atanmasında gözetilen takdir yetkisinin kamu yararı amacına ve hizmet gereklerine uygun olarak kullanılmadığı kanaatine ulaşıldığından dava konusu işlemde sebep ve amaç yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Davalı idare; davacı hakkında mahalli gazete ve televizyonlarda çıkan haberler nedeniyle hem kendisinin hem de kuruluşun yıprandığını, ayrıca hakkında açılan soruşturma sonucunda davacının görevinde tarafsızlığını koruyamadığının bu sebeple kusurlu olduğunun anlaşıldığını, dava konusu atama işleminin iş barışının sağlanması, verimliliğin arttırılması, davacının daha huzurlu bir ortamda görev yapabilmesi amacıyla tesis edildiğini, öte yandan bu dava sonuçlandıktan sonra davacının isteği doğrultusunda … Üniversitesi Rektörlüğü emrinde bir göreve atanarak 26.5.1997 tarihinde görevinden ayrıldığını, böylece davacının davadan zımmen feragat etmiş olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, davalı idare tarafından ileri sürülen hususlar temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, pozitif hukukumuza göre davadan feragat beyanının açık ve anlaşılır bir biçimde yapılması gerektiğinden davalı idarenin, davacının temyize konu kararın verildiği tarihten sonra isteği üzerine … Üniversitesi Rektörlüğü Personel Daire Başkanlığı emrinde Şube Müdürlüğü görevine atanarak 26.5.1997 tarihinde kuruluşla ilişkisini fiilen ve hukuken kestiğinden bahisle adıgeçenin böylece bakılan davadan zımnen feragat ettiği yolundaki iddiası yerinde görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile … İdare Mahkemesinin hukuk ve usule uygun bulunan … günlü, E:…, K:… sayılı kararının onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan …- lira yürütmenin durdurulması harcı ile …- lira posta pulu ücretinin isteği halinde davalı idareye verilmesine, 17.9.1998 tarihinde oybirliği ile karar verildi.