Danıştay Kararı 5. Daire 1994/6416 E. 1997/210 K. 30.01.1997 T.

5. Daire         1994/6416 E.  ,  1997/210 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No: 1994/6416
Karar No: 1997/210

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Karşı Taraf : 1- Türkiye Demir ve Çelik İşletmeleri Genel Müdürlüğü
Vekili : …
2- … Demir ve Çelik Fabrikaları Müessesesi Müdürlüğü
Vekili : …

İsteğin Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Davalı İdarelerin Savunmalarının Özeti: Temyizi istenen kararın usul ve kanuna uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Davacı, Türkiye Demir ve Çelik İşletmeleri Genel Müdürlüğü … Müessesesi müdür yardımcılığından … Müessesesi emrine uzman-danışman olarak atanmasına ilişkin işlemin iptali isteğiyle dava açmasından sonra 16.7.1992 günlü işlemle re’sen emekliye sevkedilmiş, bu işlemin yürütülmesinin durdurulması ve daha sonra iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararı üzerine, eski görev yerindeki kadronun dolu olduğu gerekçesiyle … Müessesesinde uzman-danışman olarak göreve başlatılmış bu işlemin iptali isteğiyle incelemekte olduğumuz davayı açmış, yargı kararının uygulanarak
… Müessesesi Müdür Yardımcılığı görevine başlatılması, karar uygulanmıyor ise, uzman-danışman kadrosuyla …’da istihdamını istemesi üzerine, 9.6.1993 günlü onayla … Müessesesi uzman-danışman kadrosuna atanmıştır.
İdare Mahkemesi, davacının isteği ile … Müessesesi emrine atandığı gerekçesiyle davanın konusu kalmadığı için karar verilmesine yer olmadığına karar vermiş olup, davacı, bu kararın temyizi isteğinde bulunmaktadır.
Davacının, 5.5.1993 tarihinde idareye verdiği dilekçede, asıl isteği yargı kararı uygulanarak … Müessesesi Müdür yardımcılığı görevine başlatılmasıdır. Bu kararın uygulamasından kaçınılması halinde … Müessesesi uzman-danışman kadrosuna atanmasını istemesi, adı geçenin Mahkeme kararının sonuçlarından yararlanmaktan vazgeçtiği sonucunu doğurmaz. Anayasanın 138 inci maddesine göre, idare, yargı kararının gereğine göre işlem yapmak zorundadır. Yargı kararının gereğini yerine getirmeyen idareden, durumuna uygun olabilecek bir başka görev talep etmesi, kişinin yargı kararı ile elde etmiş olduğu sonuçtan vazgeçtiği anlamını taşımaz.
Öte yandan, davacı hakkında verilen iptal kararının yerine getirilmemesinin gerekçesi olarak öne sürülen, … Müessesesi Müdür Yardımcılığı kadrosunun dolu olduğu yolundaki davalı idare gerekçesine de itibaretmeye olanak yoktur. Davacının … Müessesesi Müdür Yardımcılığından alınmasına ilişkin işlem iptal edilmiş olmakla, yerine yapılan atamanın hukuka aykırı olduğu, hukuken davacı tarafından işgal ettiği kabul edilmesi gereken bir kadro olduğu ortaya çıkmaktadır.
Bu nedenle, işin esası hakkında karar verilmek üzere İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Beşinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Davacı, … Madenleri Müessesesi emrinde Müessese Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta iken … Demir Çelik Fabrikaları Müessesesi emrine Uzman (Danışman) olarak atanmasına ilişkin işlemlere karşı açtığı davaların lehine sonuçlanması üzerine eski kadrosunun dolu olduğundan bahisle … Madenleri Müessesesi Organizasyon ve Eğitim Müdürlüğü emrine uzman (Danışman) olarak atanmasına ilişkin 16.4.1993 günlü, 02479 sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının istemi doğrultusunda … İdare Mahkemesi kararı uygulanarak eski görevine iade edildiğinden bahisle konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir.
Davacı, usul ve hukuka aykırı olduğunu iddia ettiği İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
Davacının … Madenleri Müessesesinde Müessese Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta iken … Demir ve Çelik Fabrikaları Müessesesineuzman (Danışman) olarak atandığı, bu işleme karşı … İdare Mahkemesinin … esasında kayıtlı davayı açtığı ve ilgili Mahkemenin … günlü, K:… sayılı kararıyla işlemin iptaline hükmedildiği ve temyiz incelemesi sonucu anılan kararın Danıştay Beşinci Dairesinin 11.12.1992 günlü, E:1990/418, K:1992/3021 sayılı kararıyla onandığı, ancak idarece Mahkeme kararının, Müessese Müdür Yardımcılığı kadrosunun dolu olduğundan bahisle davacının, … Madenleri Müessesesi Organizasyon ve Eğitim Müdürlüğü emrine Uzman (Danışman) olarak atanması şeklinde uygulandığı, davacı tarafından buna ilişkin 16.4.1993 günlü, 02479 sayılı işleme karşı … İdare Mahkemesinin E:… sayılı esasında kayıtlı bu davayı ve ayrıca … İdare Mahkemesinin yukarıda anılan kararının uygulanmadığından bahisle de … İdare Mahkemesinin … sayılı esasında kayıtlı davayı açtığı dava dosyası ile Dairemizin 94/5431 sayılı esasında kayıtlı diğer dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Bağlantılı Davalar” başlıklı 38. maddesinde, “1- Aynı maddi veya hukuki sebepten doğan ya da biri hakkında verilecek hüküm, diğerini etkileyecek nitelikte olan davalar bağlantılı davalardır.
2- İdare Mahkemesi, vergi mahkemesi veya Danıştaya veya birden fazla idare veya vergi mahkemelerine açılmış bulunan davalarda bağlantının varlığına taraflardan birinin isteği üzerine veya doğrudan doğruya mahkemece karar verilir.
….
4-Bağlantılı davalar, değişik bölge idare mahkemesinin yargı çevrelerindeki mahkemelerde bulunduğu takdirde dosyalar Danıştaya gönderilir. …”; “Bağlantının Danıştayca incelenmesi” başlıklı 39. maddesinin 2 (b) fıkrasında da, “Davaların çözümlenmesi, ayrı bölge idare mahkemesinin yargı çevresindeki idare veya vergi mahkemelerinin görevine giren uyuşmazlıklarla ilgili ise, Danıştayın ilgili dairesi yetkili mahkemeyi kararında belirtir ve dosyaları bu mahkemeye göndererek diğer mahkemeye veya mahkemelere durumu bildirir. Yetkili mahkeme de durumu ilgililere duyurur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Anılan hükümlere göre, öncelikle ilgili mahkemelerce bağlantı kararı verilmesi ve bağlantılı davaların değişik bölge idare mahkemesinin yargıçevresindeki mahkemelerde olması halinde dosyaların Danıştaya gönderilmesi ve daha sonra Danıştayın ilgili dairesinin, davalar arasında bağlantı bulunduğuna karar vermesi halinde de, yetkili mahkemeyi kararında belirterek dosyaları bu mahkemeye göndermesi gerekmektedir.
Olayda ise … İdare Mahkemesi kararının yanlış uygulanması ve/veya uygulanmaması işlemlerine karşı açılan … İdare Mahkemesinin E: … sayılı dosyası ile … İdare Mahkemesinin E: … sayılı dosyalarındaki davalar arasında bağlantı bulunmasına rağmen ilgili mahkemelerce ayrı ayrı inceleme yapılarak esastan karar verilmiş olup, her iki dosyada verilenkararların temyizen incelenmesi aşamasında bağlantı hususu ortaya çıkmıştır.
Yukarıda metni alınan 39/2. maddeye göre bağlantının varlığına karar vermeye ve yetkili mahkemeyi belirlemeye esasen Danıştay yetkili olduğundan, her iki dosyanın temyiz incelemesi sırasında ortaya çıkan bu durum nedeniyle Danıştayın temyiz aşamasında da bağlantının varlığına karar verebileceği ve yetkili mahkemeyi belirleyebileceği açıktır.
Belirtilen maddi ve hukuki durum karşısında, sonuç olarak bir İdare Mahkemesi kararının uygulanmaması ve/veya yanlış uygulanması işlemlerine karşı iki ayrı idare mahkemesinde açılan davalar arasında bağlantı bulunduğundan ve uyuşmazlık … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının uygulanmaması nedeniyle ortaya çıkmış olduğundan, bu davanın da … İdare Mahkemesince incelenmesi gerekmektedir.
Bu durumda, idare mahkemesince, Dairemizin bu kararıyla bağlantının varlığına karar verilmiş olduğu gözönüne alınarak dosya esas kaydının kapatılması ve dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesi gerekmekte olup, işin esası incelenerek verilen kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanunla değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen biçimde karar verilmek üzere dosyanın adıgeçen Mahkemeye gönderilmesine, 30.1.1997 tarihinde oybirliği ile karar verildi.