Danıştay Kararı 5. Daire 1992/133 E. 1992/1625 K. 26.05.1992 T.

5. Daire         1992/133 E.  ,  1992/1625 K.
Daire : BEŞİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1992
Karar No : 1625
Esas Yılı : 1992
Esas No : 133
Karar Tarihi : 26/05/992

İSTİFA EDEREK ÜNİVERSİTEDEN AYRILAN DAVACININ DAHA SONRA BİR BAŞKA
ÜNİVERSİTEDE GÖREV ALMASI VE HALEN BU GÖREVDE BULUNMASININ 2547 SAYILI YASANIN 60/b. MADDESİYLE TANINAN OLANAKTAN YARARLANMASINA ENGEL SAYILAMAYACAĞI, ANCAK İDARELERİN BU TÜR BAŞVURULARI KABUL ETMEK KONUSUNDA MUTLAK BİR ZORUNLULUĞUNUN BULUNMADIĞI HK.

… Üniversitesi Ziraat Fakültesinde öğretim üyesi iken bu görevinden istifa ederek ayrılan davacı, Yüksek Öğretim Kanununun 3676 sayılı Kanunla değişik 60/b.maddesi uyarınca eski görevine dönmek için yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açmıştır.
İdare Mahkemesi kararıyla; 17.11.1990 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 3676 sayılı Kanunla 2547 sayılı Kanunun 60.maddesinin (a) ve (b) fıkralarında yapılan değişiklikle mahkeme ve disiplin kararları dışındaki herhangi bir nedenle ve kendi isteği ile yükseköğretim kurumundan ayrılan öğretim üyelerinin, hiçbir koşul aranmadan ayrıldıkları yüksek öğretim kurumuna dönme imkanının getirildiği, bu hükmün ne bir nakil işlemine ne de açıktan atamaya ilişkin olmayıp, mahkeme ve disiplin kararları dışında, herhangi bir nedenle ve kendi isteğiyle öğretim üyeliğinden ayrılan kişilerin tekrar ayrıldıkları kuruma dönme hakkı tanıyan özel bir hüküm olduğu, kurumundan istifa ederek ayrıldıktan sonra zorunlu nedenlerle başka bir yüksek öğretim kurumunda görev almış olmanın bu haktan yararlanmayı engellemeyeceği, maddede geçen, “bu kanun hükümleri çerçevesinde…. tekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilirler.” deyiminin yeni bir atama işlemini öngörmediği, 2547 sayılı Yasadaki profesör olma koşullarını kaybetmeyen kişinin isteği üzerine tekrar ayrıldığı kuruma dönmesine olanak sağladığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Davalı idarenin temyiz başvurusu Danıştay 5. Dairesinin 1991/1780 sayılı kararıyla kabul edilerek; 2547 sayılı Yasanın 3676 sayılı Yasa ile değişik 60/b.maddesiyle yasa koyucunun, mahkeme veya disiplin kararları dışındaki kimi nedenlerle görevden ayrılmış olan öğretim üyelerini yeniden yüksek öğretim kurumlarına kazandırma amacını güttüğü, “kurumlara dönüş” başlığını taşıyan maddenin, belirtilen amacına ve yalnızca yüksek öğretim kurumlarından ayrılmış olan öğretim üyelerini kapsamasına göre, görevden ayrıldıktan sonra herhangi bir yüksek öğretim kurumunda yeniden görev almış olanların bu madde ile getirilen olanaktan yararlanamayacakları, bu durumda olan öğretim üyelerinin statülerinin 2547 sayılı Yasa ile belirlenmiş olduğu ve bunların ayrıldıkları yüksek öğretim kurumuna dönebilmelerinin halen görevde olanlar için öngörülen kurallara bağlı olduğu, … Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda
Bölümü ve Teknolojisi Anabilim Dalı Başkanı iken istifa ederek görevinden ayrılan davacının eski görevine dönmek için yaptığı başvuruların sonuçsuz kalması üzerine 1986 yılında … Ziraat Fakültesinde açılan profesör kadrosuna atandığı ve halen bu görevine devam ettiği anlaşıldığından adı geçenin 60/b.maddeden yararlandırılmaması yolundaki işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle idare mahkemesi kararı bozulmuştur.
Davacı Oairemiz kararının düzeltilerek mahkeme kararının onanmasını istemektedir.
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar 2577 saylı İdare Yargılama Usulü Kanununun 54.maddesinin (c) bendine uygun görüldüğünden, Dairemizce verilmiş olan karar kaldırılarak uyuşmazlığın esası yeniden incelendi:
2547 sayılı Yasanın 3676 sayılı Yasa ile değişik 60.maddesinin (b) fıkrasında; “Yükseköğretim Kurumlarından, mahkeme veya disiplin kararları ile çıkarılanlar hariç olmak üzere, herhangi bir nedenle kendi isteği ile ayrılan öğretim üyeleri başvuruları üzerine bu Kanun Hükümleri çerçevesinde kadro koşulu aranmaksızın ekrar ayrıldıkları yükseköğretim kurumlarına dönebilirler.” hükmüne yer verilmektedir.
Sözkonusu düzenlemeyle 60.maddenin önceki şeklinden farklı olarak iki durum ayrıksı tutulmak suretiyle, herhangi bir nedenle ve kendi isteği ile kurumdan ayrılan öğretim üyelerinin ayrıldıkları yükseköğretim kurumuna dönebilmelerine olanak tanınmıştır. Maddeyle sadece, mahkeme ve disiplin kararları ile yükseköğretim kurumundan çıkarılan öğretim üyeleri kapsam dışı bırakılmış, bu iki durum dışında başkaca kısıtlayıcı bir hüküm öngörülmemiştir.
Olayda davacının … Üniversitesi Ziraat Fakültesindeki görevinden kendi isteğiyle istifa ettiği hususu çekişmesiz olduğuna göre, daha sonra bir başka üniversite de görev alması ve halen bu görevde bulunmasının, davacının maddede öngörülen haktan yararlanmasına engel oluşturmayacağı açıktır. Bu nedenle Mahkemenin, davacının 60/b.madde kapsamı içinde olduğu yönündeki değerlendirmesinde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır Belirtilen duruma göre uyuşmazlığın çözümü 60/b.madde kapsamında olan ve ayrıldığı üniversiteye dönmek için başvuran ilgilinin, bu başvurusunun kabulü konusunda ilgili yükseköğretim kurumunun yasal yükümlülük altında ve bağlı yetki içinde bulunup bulunmadığının incelenip değerlendirilmesini gerektirmektedir.
2547 sayılı Yasanın 3676 sayılı Yasa ile değişik 60.maddesinin (a) ve (c) bentlerinde, başka nedenlele de olsa, yükseköğretim kurumundan ayrılmış olan kişilerin, başvurmaları halinde kurumlarına “dönecekleri” belirtildiği halde, (b) bendinde “dönebilecekleri”nin hükme bağlanmış
olması, davacının ve onun durumundaki kişilerin hiçbir kayıt ve şarta bağlı olmaksızın, mutlak surette görevlerine alınmaları gerektiği şeklinde bir sonuç çıkarılmasına olanak vermekektedir. Nitekim (b) bendinde “bu Kanun hükümleri çerçevesinde” denilmek suretiyle, idarenin bu konuda mutlak bir zorunluluk karşısında olmadığı vurgulanmıştır. Bu ifadeyi sadece öğretim üyeliği niteliklerinin kaybedilmemiş olması şeklinde anlamak mümkün değildir. Bunun yanında hizmet gereklerini de düşünmek gerekir. Hizmetin asıl sahibi idaredir. Ve İdare Anayasa ve yasalar çerçevesinde bu hizmeti kamu yararına en uygun biçimde yürütmekle görevlidir.
Yükseköğretim hizmetini yeterli sayıda, hatta biraz da fazla elemanla yürütmekte olan idareye, 60/b.madde kapsamındaki her kişiyi tekrar göreve alma zorunluluğunun yüklenmesi, bu hizmetin gereğinden fazla kişi eliyle görülmesi sonucunu doğurur ki bunun da kamu yararına olmayacağı
açıktır.
60.maddenin (b) bendinde yer alan “kadro koşulu aranmaksızın” sözcükleri de, idare için mutlak bir zorunluluk anlamı taşımayıp, öğretim üyesine ihtiyaç olduğu takdirde, boş kadro bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, o kişinin göreve alınması gerektiğini, bir başka anlatımla, ihtiyaç bulunması halinde kadro yokluğu neden gösterilerek öğretim üyesinin göreve alınmasının engellenemiyeceğini ifade etmektedir.
Nitekim 60.maddenin değiştirilmesine ilişkin 3599 sayılı Kanun, Cumhurbaşkanınca bir daha görüşülmek üzere TBMM’ne geri gönderilmiş, gönderme yazısında ve Milli Eğitim Komisyonu raporunda ihtiyaç konusu üzerinde önemle durulmuştur. Gerçekten Komisyon raporunda, 60.maddenin (a) bendinde idareye takdir hakkı tanınmadığı, davacı ile ilgili (b) bendinde ise “İdareye ihtiyacı ve dönecek elemanın daha önceki çalışmalarını değerlendirmek suretiyle bir takdir hakkı bırakıldığı.” vurgulanmaktadır.
Bu durumda davalı idarenin savunmasında öne sürülen; davacının dönmek istediği bölüm ve anabilim dalında öğretim üyesi fazlalığının bulunduğu ve davacıya ihtiyaç olmadığı hususları ile davacının Üniversiteye dönme isteminin nesnel ölçütlerle değerlendirilip değerlendirilmediğinin araştırılıp varılan sonuca göre karar verilmesi gerekirken, davacının progesör olma koşullarını yitirmemiş olması kaydıyla hiç bir koşula bağlı olmadan dönme isteminin kabul edilmesi gerektiği belirtilerek iptal kararı verilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle, … İdare Mahkemesinin … günlü, E: …, K: … sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca bozulmasına karar verildi.