Danıştay Kararı 5. Daire 1991/2177 E. 1992/1665 K. 28.05.1992 T.

5. Daire         1991/2177 E.  ,  1992/1665 K.
Daire : BEŞİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1992
Karar No : 1665
Esas Yılı : 1991
Esas No : 2177
Karar Tarihi : 28/05/992

2577 SAYILI YASANIN 12.MADDESİ KARŞISINDA, MAHKEMENİN, İDARENİN TEMYİZ YOLUNA BAŞVURDUĞUNU GÖZARDI EDEREK. İPTAL KARARININ DAVACIYA TEBLİĞ TARİHİNİ ESAS ALMAK SURETİYE DAVAYI SÜRE AŞIMI YÖNÜNDEN REDDETMESİNDE HUKUKİ İSABET BULUNMADIĞI HK.

Davacı, … İli … İlçesi … Merkez İlkokulu öğretmenliğinden … İlçesi … İlkokulu öğretmenliğine naklen atanmasına ilişkin işlemin İdare Mahkemesince iptal edilmesi üzerine, bu işlem nedeniyle uğradığı zararlara karşılık maddi, manevi tazminata hükmedilmesi istemiyle dava açılmıştır.
İdare Mahkemesi kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 12.maddesinde iptal ve tam yargı davalarının birlikte veya ayrı ayrı açılmasının süre ve yönteminin gösterildiği, olayda naklen atama işleminin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararının davacıya 8.6.1989 tarihinde tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, adı geçenin bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının tazmini için iptal kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren 60 gün içinde dava açması gerektiğinden bu süre geçtikten sonra 9.10.1989 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle incelenemiyeceği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı Yasanın 12.maddesi “İlgililer haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla Danıştay ve idare ve vergi mahkemelerine doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi, ilk önce iptal davası açarak bu davanın karara bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği veya bir işlemin icrası sebebiyle doğan zararlardan dolayı icra tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açabilirler. Bu halde de ilgililerin 11.madde uyarınca idareye başvurma hakları saklıdır.” hükmünü taşmaktadır. Müddenin açık düzenlemesine göre, haklarını ihlal eden bir idari işlem nededinye doğrudan doğruya tam yargı davası veya iptal ve tam yargı davalarını birlikte açma seçeneğini kullanmayan ilgililerin “…ilk önce iptal davası açarak bu davanın karar bağlanması üzerine, bu husustaki kararın veya kanun yollarına başvurulması halinde verilecek kararın tebliği…” tarihinden itibaren dava süresi içinde tam yargı davası açmaları olanaklı bulunmaktadır. Bu düzenlemeyle, taraflardan birinin iptal davasında verilen kararda karşı kanun yollarına başvurmuş olması zarara yol açan idari işlem nedeniyle açılacak tam yargı davasının,
iptal kararının tebliği üzerine işlemeye başlayan süresini kesen bir olgu olarak öngörüldüğünden ilgilinin, kendisinin veya diğer tarafın kanun yollarına yaptığı başvurunun sonucu ile ilgili kararı bekleyebilme veya kanun yollarına yapılan başvurunun sonucunu almadan da tam yargı davası açabilme seçeneklerine sahip olduğunda duraksamaya yer yoktur.
Bakılan davada, naklen atama işleminin iptali yolunda İdare Mahkemesince verilen karara karşı davalı idare tarafından temyiz yoluna başvurulmuş olduğuna göre, 12.maddenin yukarıya alıntısı yapılan hükmüne göre bu başvuru üzerine verilecek kararın, kararın düzeltilmesi yoluna başvurulması halinde ise bunun sonucunda verilecek kararın; tebliğinden itibaren işlemeye başlayacak yasal süre içinde tam yargı davası açabilme hakkına sahip bulunan davacının, temyiz başvurusunun sonucunu beklemeden açtığı dava yasal süresinde olduğundan Mahkemenin, kanun yoluna başvurulduğunu gözardı ederek, iptal kararının davacıya tebliğ tarihini esas almak suretiyle davayı süre aşımı yönünden reddetmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesinin … günlü, E: …, K: … sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1.fıkrasının (C) bendi uyarınca bozulmasına karar verildi.