Danıştay Kararı 5. Daire 1987/1805 E. 1989/1011 K. 29.05.1989 T.

5. Daire         1987/1805 E.  ,  1989/1011 K.
Daire : BEŞİNCİ DAİRE
Karar Yılı : 1989
Karar No : 1011
Esas Yılı : 1987
Esas No : 1805
Karar Tarihi : 29/05/989

… BANKASI EMEKLİ VE SOSYAL YARDIM SANDIĞI İŞTİRAKÇİSİ OLARAK EMEKLİYE AYRILAN VE BU SANDIKTAN SOSYAL YARDIM ZAMMI ALAN DAVACIYA, İDAREDE GÖREV ALMASI NEDENİYLE YAKACAK YARDIMI YÖNETMELİĞİNE GÖRE ÖDENEN YAKACAK YARDIMININ MÜKERRER ÖDEME SAYILAMAYACAĞI HK.

Dava, Aralık 1979 ile Mayıs 1982 tarihleri arasında davacıya ödenen yakacak yardımının maaşından kesilemk suretiyle istirdadı ve Haziran 1982 tarihinden itibaren ödenmesi yolundaki işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi kararıyla, dava dosyasının incelenmesinden, davacının 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20.maddesine göre … Bankası Emekli ve Sosyal Yardım Sandığı iştirakçisi olarak emekliye ayrılmış olduğu ve bu sandıktan Sosyal Yardım zammı almakta bulunduğu, 12.12.1979 tarihinde 657 sayılı Yasanın 59. ve 60.maddelerine istinaden davalı Bakanlığa Basın Müşaviri olarak atandığı ve 28.10.1977 tarihli, 16098 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmak suretiyle yürürlüğe giren Yakacak Yardımı Yönetmeliği hükümlerine göre yakacak yardımından da faydalandığı, Haziran 1982 tarihinde mükerrer ödemeye yol açacağından bahisle yakacak yardımının kesildiği ve Aralık 1979-Mayıs 1982 tarihleri arasında ödenen yakacak yardımının ise istirdadı yoluna gidildiğinin anlaşıldığı, sözü edilen Yönetmelikte 506 sayılı kanuna göre aylık alan sigortalıya, 657 sayılı Kanun kapsamına girmesi halinde, yakacak yardımı yapılmayacağına dair herhangi bir hükmün bulunmadığı, bu hususun 1.1.1984 tarihinde yürürlüğe giren Yakacak Yardımı Yönetmeliğinin 4.maddesinin (d) fıkrasında düzenlendiği ve “T.C. Emekli Sandığı dışındaki Sosyal Güvenlik kuruluşlarından almakta oldukları yaşlılık aylıkları kesilmeksizin 657 sayılı Kanun hükümlerine göre atananların, statüleri gereği bu sosyal güvenlik kuruluşlarından almakta oldukları yakacak yardımı tutarı daha düşük ise, ilgililere atandıkları kurumca yalnız aradaki fark ödenir,” kuralı getirildiğinden uyuşmazlık tarihindeki mevzuata göre tesis edilen işlemde yasal isabet bulunmadığı, öte yandan 1.1.1984 tarihinden sonra konunun yeni yönetmelik çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle işlem iptal edilmiştir.
Davalı idare davanın süresinde açılmadığını, 28.10.1977 tarihli Yönetmelikte durumun açıklanmamasının kamu görevlilerinin aynı türden sosyal yardımı birden fazla kurumdan alabileceği sonucunu doğurmayacağını böyle bir uygulamanın sosyal yardım amacına ters düşeceğini öne sürmekte ve kararın temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
Davalı idarenin, 2577 sayılı Yasanın 13.maddesine göre, idari eylemlerden dolayı hakları ihlal edilenlerin bu eylemleri öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl içinde idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği, davacı ise bu süre geçtikten sonra 26. 8.1983 tarihinde Bakanlığa başvurduğundan davanın süreaşımı yönünden reddi gerektiği yolundaki iddiası, dava konusu uyuşmazlığın eylemden değil işlemden doğması, bu işlemle ilgili olarak davacıya 2577 sayılı Yasanın 7.maddesi uyarınca herhangi bir yazılı bildirimde bulunulmaması nedeniyle yerinde görülmeyerek uyuşmazlığın esasının incelenmesine geçildi.
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı üzerinde bırakılmasına, kararın, yapılan ödemelerin geri alınmasına ilişkin kısmı yönünden esasta oybirliği gerekçede oyçokluğu, ödemenin kesilmesine ilişkin kısmı yönünden ise oyçokluğu ile karar verildi.

AZLIK OYU:
657 sayılı Kanunun 213.maddesinde yer alan Yakacak Yardımı, Sosyal Yardımlar paketi içinde bir unsur olup çalışan personel veya Sosyal Güvenlik Kurumlarından aylık alan emeklilerin ekonomik yönden desteklenmesini amaçlayan bir ödemedir.
Bu ödemenin çeşitli kurumlardan ayrı ayrı ödenmesi bu yardımdan yararlanan personel ve emekliler arasında eşitsizlik yaratacağından, yararlananların yararı gözetilerek bu yardımın en yükseğinin veya aradaki farkın kendilerine ödenmesi hukuk düzenine uygundur. 1.1.1984 tarihinde yürürlüğe giren Yakacak Yardım Yönetmeliği, getirdiği hükümlerle bu konuyu açıklığa kavuşturmuştur. Bu bakımdan dava konusu işlemin davacıya ayrı ayrı yakacak yardımı ödenmesinin durdurulmasına ilişkin kısmında mevzuata aykırılık yoktur. Ancak önceki ödemeler davacının bir hilesi olmadan idareye mevzuat yorumlanarak yapıldığından işlemin eskiden yapılan ödemelerin geri alınmasına ilişkin kısmında 1973 tarihli İçtihadı Birleştirme Kurulu kararına uyarlık yoktur.
Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesi kararının yapılan ödemelerin geri alınmasına ilişkin kısmının işlemin İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararına aykırılığı gerekçesiyle onanması, ödemelerin kesilmesiyle ilgili kısmının bozularak davanın reddine karar verilmesi gerekeceği görüşüyle çoğunluk kararına karşıyım.