Danıştay Kararı 4. Daire 2023/1477 E. 2023/1284 K. 09.03.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2023/1477 E.  ,  2023/1284 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2023/1477
Karar No : 2023/1284

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ İSTEYEN : …Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : ….Otomotiv İnşaat Turizm ve
Gıda Sanayi Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN ÖZETİ : Danıştay Dördüncü Dairesinin 13/06/2022 tarih ve E:2022/1734, K:2022/3951 sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Kararın düzeltilmesi istemini içeren dilekçede öne sürülen hususlar, kararın düzeltilmesini sağlayacak nitelikte bulunduğundan, istemin kabulü ile Dairemiz kararı kaldırılarak, Vergi Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince işin gereği görüşüldü:
Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın düzeltilmesini gerektirecek nitelikte görüldüğünden, Danıştay Dördüncü Dairesinin 13/06/2022 tarih ve E:2022/1734, K:2022/3951 sayılı kararının kaldırılmasına karar verilerek, İstanbul …. Vergi Mahkemesinin …. tarih ve E…, K:… sayılı kararına yöneltilen temyiz başvurusu yeniden incelendi:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği hükmü yer almaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “diğer Kanunlardaki yargılama usulü ile ilgili hükümler” başlıklı 447. maddesinde; “mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır” kuralına yer verilmiştir. Bu madde uyarınca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili 323. maddesine bakıldığında, vekille takip edilen davalarda Kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretinin yargılama giderleri arasında sayıldığı, 326. maddesinde ise “Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” hükmüne yer verildiği görülmüştür.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davalı idarenin yargılama sürecinde vekil aracılığıyla temsil edildiği, dolayısıyla, davanın kısmen reddine, kısmen incelenmeksizin reddine dair temyize konu kararın verildiği 02/11/2021 tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı idare vekilinin vekalet ücretine hak kazandığı, buna rağmen kararda davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmıştır.
Bu husus, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, hüküm fıkrasına “kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödemesine” ibaresi eklenmek suretiyle kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu nedenle, temyiz isteminin reddine, …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı Kanunun 49/1-(b) maddesi uyarınca düzeltilerek ONANMASINA, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 09/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Düzeltilmesi istenen kararda yer alan karşı oyda açıklanan gerekçe ile karar düzeltme isteminin kabulü ve Dairemiz kararı kaldırılarak Vergi Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

(XX) KARŞI OY :
2577 sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunu’nun 24. maddesinin (f) bendinde, kararlarda yargılama giderleri ve hangi tarafa yükletildiğinin belirtileceği; 31. maddesinde, yargılama giderleri hususunda Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmış; anılan madde ile atıfta bulunulan Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Yargılama giderlerinin kapsamı” başlıklı 323. maddesinde, karar ve ilam harçları, posta giderleri, keşif ve bilirkişi ücretleri, vekille takip edilen davalarda yasa gereği takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinin birinci fıkrasında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği; 330. maddesinde, vekil ile takip edilen davalarda mahkemece kanuna göre takdir olunacak vekâlet ücretinin taraf lehine hükmedileceği; 332. maddesinde ise, yargılama giderlerine mahkemece re’sen hükmedileceği düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davalı idarenin yargılama sürecinde avukat aracılığıyla temsil edildiği ve yasal süresi içerisinde savunma dilekçesi verildiği, Vergi Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda davanın derdestlik nedeniyle incelenmeksizin reddine karar verildiği, derdestliğe davalı idarece sebebiyet verildiğine ilişkin olarak herhangi bir tespit ve değerlendirme yapılmadığı, dolayısıyla davalı idarenin vekâlet ücretine hak kazandığı, buna rağmen Vergi Mahkemesi kararında idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmediği görülmektedir.
Buna göre, hüküm fıkrasında değişikliğe yol açan bu durum, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, “yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık” kapsamında maddi hata olarak değerlendirilebilecek bir husus olmadığından kararın vekâlet ücreti yönünden bozulması gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyorum.