Danıştay Kararı 4. Daire 2022/7238 E. 2023/1913 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/7238 E.  ,  2023/1913 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/7238
Karar No : 2023/1913

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. … Av….

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idarenin yazısı üzerine 2014/1 dönemi için 10/03/2014 tarihinde ihtirazi kayıtla verilen katma değer vergisi düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk ettirilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile damga vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının fatura aldığı Şişli Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun tetkikinden, söz konusu mükelleften gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayalı olarak fatura alınmadığı anlaşıldığından yapılan tahakkukta ve kesilen cezalarda hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, alınan mal ve faturaların gerçek olduğu, idarece faturaların sahte olduğunun somut delillerle ortaya konulmadığı, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı Şişli Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen 25/12/2013 tarih ve 2013-A-3242/44 sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; mükellefin reklam ajanslığı faaliyetiyle iştigal ettiği, 06/05/2008 tarihli açılış yoklamasında, demirbaş olarak masa, koltuk, bilgisayar ve iki adet evrak dolabı bulunduğu, iş yerinin yaklaşık 25 m2 ve aylık kirasının 400,00 TL olduğu, adres değişikliği üzerine yapılan 15/05/2009 tarihli yoklamada iş yerinin yaklaşık 40 m2 ve kirasının 375 TL olduğu, biri sigortalı ve ikisi stajyer olmak üzere toplam üç çalışanının bulunduğu, iş yerinde 4 adet masa, 8 adet koltuk, 4 adet bilgisayar ve muhtelif büro malzemelerinin bulunduğu, 19/11/2011 tarihli yoklamada reklam ajansı faaliyetine devam ettiği, genellikle İkitelli OSB Başkanlığına olmak üzere rehber düzenlendiği, ilan, broşür, prodüksiyon, promosyon ve web tasarım faaliyetinde bulunduğu, bir adet çalışanının olduğu, aylık 700 TL kira ödediği, piyasadaki matbaalardan malzeme alımı yapmakta olduğu, … Bankası ve … bankası … Şubeleri ile çalıştığı, ödevlinin faaliyetine ilişkin ticari araç, gayrimenkul, depo, şube ve iş yerinin olmadığı hususlarının beyan ve tespit edildiği, mükellefin 2008 yılında 23.957,91 TL, 2009 yılında 82.113,20 TL, 2010 yılında 60.436,50 TL, 2011 yılında 1.233.435,06 TL ve 2012 yılında 61.825,00 TL katma değer vergisi matrahı beyan ettiği, mükellefin Bs bildirimine göre 2011 yılında beyan sınırını aşan katma değer vergisi hariç 1.174.515,00 TL tutarında satışı bulunduğu, aynı yıl içerisinde Ba formu ile hakkında sahte fatura düzenlediği yönünde vergi tekniği raporu bulunan … Tasarım Kağıtçılık Organizasyon Reklam Matbaa San. Tic. Ltd. Şti.’den katma değer vergisi dahil 1.392.231,94 TL tutarında alış yapıldığının bildirildiği, bu alışların o yıl içerisindeki mal alışlarının %98’lik kısmını oluşturduğu, 2011 yılında adına toplam 1.072.838,30 TL tutarında fatura düzenlenen … Reklamcılık ve Tanıtım Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti. ile adına 169.011,40 TL tutarında fatura düzenlenen … Dijital İnternet Rek. ve Bil. Hiz. Ltd. Şti. tarafından mükellef adına tanzim edilen çeklerin de anılan firmaya ciro edildiği ve çek bedellerinin şirketin sigortalı çalışanı olan Uğur Özdem tarafından tahsil edildiği, mükellefin vadesi geçmiş ve ödenmesi gereken toplam 43.292,48 TL vergi borcu bulunduğu, mükellefin 2011 yılında, aralarında bağlı ortaklık ilişkisi bulunan … Reklamcılık ve Tanıtım Hizmetleri San. Tic. Ltd. Şti. ile … Dijital İnternet Rek. ve Bil. Hiz. Ltd. Şti.’ne düzenlediği faturaların sahte olduğu, diğer mükelleflere düzenlenen faturaların sahte belge niteliğinde olduğuna ilişkin eleştirilecek herhangi bir husus bulunmadığı tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, davacının alışlarının gerçek olmadığına yönelik olarak somut ve hukuken kabul edilebilen herhangi bir belirleme yapılmadığı, davacıya fatura düzenlenen dönemlerde mükellefin faaliyette bulunmadığına yönelik bir tespit olmadığı, mükellefin beyannamelerini de verdiği anlaşıldığından, mükellefin uyuşmazlık konusu dönemlerde yapılan tespitlerin davacıya düzenlenen faturaların sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığı sonucuna ulaşılmış olup, davacı şirket adına bu mükelleften alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmadığından, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Daire kararına katılmıyorum.