Danıştay Kararı 4. Daire 2022/6737 E. 2023/1500 K. 16.03.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/6737 E.  ,  2023/1500 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/6737
Karar No : 2023/1500

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Kooperatifleri Merkez Birliği (…)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, takdir komisyonu kararlarına dayanılarak re’sen tarh edilen 2009/3, 5, 6, 8, 11 ve 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacı adına, somut delillere dayanılmaksızın, eksik inceleme ve varsayıma dayalı olarak yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun, verginin konusunu teşkil eden işlemleri belirleyen 1. maddesinin 1. fıkrasında; ticari faaliyetler çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisinin konusunu oluşturduğu, 10. maddesinin (a) fıkrasında; mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması anında, vergiyi doğuran olayın meydana geleceği hükme bağlanmıştır. Aynı Kanunun geçici 8. maddesi; “Net alanı 150 m²’ye kadar konutların teslimi ile ilgili konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri; 31/12/1997 tarihine kadar katma değer vergisinden istisnadır.” hükmünü, geçici 15. maddesi; “Bu kanunun yayımlandığı tarihten önce (22/07/1998) bina inşaat ruhsatı alınmış olan inşaatlara ilişkin olarak, konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işleri….katma değer vergisinden müstesnadır.” hükmünü ihtiva etmektedir. Geçici 28. maddesine göre ise, kooperatiflerin, bina ruhsatının 03/07/2009 tarihinden önce alınmış olması koşuluyla üyelere yapılan teslimlerde katma değer vergisinden muaf olduğu düzenlenmiştir. 24/12/2007 tarih ve 2007/13033 sayılı Kararname gereğince net alanı 150 m²’ye kadar konut teslimleri %1 oranında katma değer vergisine tabidir.
Bahse konu hükümlerden, 150 m²’ye kadar konutların teslimi ile ilgili konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinin; 31/12/1997 tarihine kadar katma değer vergisinden istisna olduğu, kooperatiflerin, bina ruhsatının 03/07/2009 tarihinden önce alınmış olması koşuluyla üyelere yapılan teslimlerde katma değer vergisi ödenmeyeceği, bina ruhsatının 03/07/2009 tarihinden sonra alınmış olması halinde ise net alanı 150 m²’ye kadar konut teslimlerinin %1 oranında katma değer vergisine tabi olacağı düzenlenmiştir.
Davacı Birliğin, ortakları haricinde üçüncü kişilere gayrimenkul sattığı ve satışlardan elde ettiği kazancını beyan etmediğinden bahisle 2009 hesap dönemine ilişkin takdir komisyonu kararları ile %18 oranında katma değer vergisi tarhiyatı yapıldığı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarına karşı da iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bina ruhsatı 03/07/2009 tarihinden sonra alınan taşınmazlara ilişkin satışların karşılığı tutarlarının katma değer vergisi matrahına esas alınacağı açıktır. Ancak takdir komisyonunca tüm satışlara %18 oranı üzerinden katma değer vergisi matrahı takdir edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde, satım konusu taşınmazlara ilişkin bina ruhsatının 03/07/2009 tarihinden sonra alınıp alınmadığı, bu tarihten sonra alınmış ise, 150 m² altındaki binalar için %1, 150 m² üstündekileri için %18 üzerinden belirleme yapılması gerekmekte olup, Mahkemece satışlara konu gayrimenkullerin niteliği tek tek belirlenerek ve net konut alanının 150 m²’nin altında olup olmadığı da araştırılarak yeniden bir karar verilmesi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.