Danıştay Kararı 4. Daire 2022/5886 E. 2023/66 K. 10.01.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/5886 E.  ,  2023/66 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/5886
Karar No : 2023/66

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Enerji ve Akaryakıt Ürünleri Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, katma değer vergisi iade işlemlerinin teminat alınmadan genel esaslara göre yerine getirilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin …tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; Mahkemelerinin ara kararı gereğince sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacının 2009 takvim yılında, kayıt dışı akaryakıt satışında bulunduğundan bahisle hakkında düzenlenen vergi inceleme raporları uyarınca 2009 yılının muhtelif dönemleri için tarh edilen vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemiyle … Vergi Mahkemesinin … ve … Esasında açılan davalarda, … tarih ve E:…, K:… ve E:…, K:… sayılı kararlar ile cezalı tarhiyatların kaldırıldığı, söz konusu kararların Danıştay temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği görüldüğünden, davacının katma değer vergisi iade işlemlerinin teminat alınmadan genel esaslara göre yerine getirilmesi istemiyle yaptığı başvurusunun reddine yönelik dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı İdare tarafından, davacının kayıt dışı akaryakıt satışları ile ilgili olarak yapılan karşıt incelemelerden, ilgili yılda gerçekte satışı olmadığı halde bir miktar satışlarının sahte belge düzenleyerek varmış gibi gösterildiği, bu nedenle kendisinden beş kat teminatlı olarak iade talebinin kabul edildiği, ihraç malı taşıyan araçlara vergiden istisna motorin teslimine dair bldirim formunda yer verilen tespitlerden, en fazla teslimin yapıldığı 98 mükellef hakkında karşıt incelemede; kendilerine satılmış gösterilen motorinleri teslim alıp almadıkları ve alımışlarsa ne şekilde ödediklerinin sorulduğu yazı gönderildiği, raporda belirtilen 9 mükellef tarafından alış belgeleri ve gider kayıtlarının sayısının ve miktarının davacının teslim ettiğini belirttiğinden önemli miktarlarda az gösterildiğinin beyan edildiğiayrıca ödemelerin de şoförler tarafından ve nakit olarak yapıldığı söz gelimi aynı günde aynı plakaya iki veya daha fazla kez teslimatın gerçekleştirildiği ve satış fişi düzenlenmişken gider kaydına yalnızca birinin satış fişinin geçirildiği, böylece kayıt dışı motorin satılarak vergi kaybına neden olunduğu belirtilerek eksik inceleme ile verilen kabule dair kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile hukuka usul ve hukuka uygun olan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20. maddesinde, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri ile Danıştayın bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeleri, kendiliklerinden yapmaları, gerek gördükleri belgelerin gönderilmesini ve bilgilerin verilmesini tarafların yanısıra ilgili gördükleri diğer yerlerden isteyebilecekleri öngörülmek suretiyle idari yargı yerlerine, re’sen araştırma yetki ve görevi verilmiştir.Bu nedenle vergilendirmeye karşı açılan davalarda; ilgililer adına yapılan vergilendirmeye ilişkin her türlü işlemin hukuka uygunluğu konusunda bir yargıya ulaşabilmek için idari yargı yerlerince, kendilerine tanınan re’sen araştırma yetki ve görevinin bulunduğu, bu yetki ve görevin, davanın karara bağlanabilmesi için dava dosyasında bulunmayan ancak, tarafların iddia ve savunmalarının dayandığı durumların varlığı ve doğruluğunun tespitine yönelik olanlar da dahil olmak üzere, gerekli görülen bilgi ve belgelerin edinilmesini sağlayan bilgi ve belgelerin başka deyişle delillerin toplanması yetki ve görevindedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, “İspat Edici Kağıtlar” başlıklı 227. maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu, defter tutmak mecburiyetinde olmayan mükelleflerin vergi matrahlarının tesbiti ile ilgili giderlerini tesvike mecbur oldukları (Götürü usulde tesbit edilen giderler hariç.), bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanunun Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgelerin vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılacağı, Maliye ve Gümrük Bakanlığının, düzenlenmesi mecburi olan belgelerde bulunması gereken zorunlu bilgileri belirlemeye ve bu belgelerden uygun gördüklerine, düzenlenme saatinin yazılması mecburiyetini getirmeye yetkili olduğu, 229. maddesinde de, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu hükümlerine yer verilmiştir.
Dolayısıyla her türlü ticari işlemin ispat edici belgelerin Kanunda belirtilen koşulları taşıması ispat vasıtası olarak kabulü için ön koşuldur.
Dosyanın incelenmesinden; anılan davada mahkemece verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın kabulüne ilişkin kararının, davalı idarece temyizi üzerine Danıştay Dördüncü Dairesi tarafından 25/02/2021 tarih ve E:2016/9637, K:2021/1249 sayılı kararı ile davacının 2009 muhtelif dönemlerinde bir kısım mükellefe kayıt ve beyan dışı bırakılan belgesiz satışları olduğunun irdelenmediğinden bahisle ret cevabı verildiği, bu durumda, davacı hakkında belgesiz satışları ile kayıt ve beyan dışı hasılatları nedeniyle düzenlenmiş vergi inceleme raporları olduğu idarece belirtildiğinden işlemin dayanağını teşkil eden hususların açıklığa kavuşturulması yönünden bu vergi inceleme raporları ile raporda bahsi geçen ve karşıt inceleme yapıldığı belirtilen mükellefler hakkında düzenlenen vergi tekniği raporları ile her türlü bilgi ve belgenin, söz konusu vergi inceleme raporlarına dayanılarak davacı adına yapılmış tarhiyatlar ile açılmış ve sonuçlanmış davaların olup olmadığı hususları da araştırılarak dosyaya getirtilmek suretiyle yapılacak incelemeye göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle verilen bozma kararı ile eksik hususların giderilerek idarece teminatla vergi iadesi yoluna gidilmesinin hukuka uygun olup olmadığı hususunun araştırılarak karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmasına karar verildiği görülmüştür.
Her ne kadar mahkemece söz konusu ara kararıyla davacı adına ilgili dönemde sahte belge düzenleyerek gerçekte olmayan kayıt dışı satışları nedeniyle açılmış davaların akıbeti idareden sorulmuş ise de; söz konusu vergi inceleme raporlarında belirtilen ve kayıt dışı satışları bulunduğuna dair karşıt incelemelerle bir kısım tespitlerin bulunduğu anılan firmalara yaptığı belgesiz satışları olup olmadığı hususunda bu firmalar hakkında düzenlenmiş vergi tekniği raporları bulunup bulunmadığı, ayrıca düzenlenen faturaların incelenerek doğru olup olmadığı hususları incelenerek karar verilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle eksik inceleme üzerine belirtilen gerekçe ile verilen mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu …Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.