Danıştay Kararı 4. Daire 2022/4249 E. 2023/59 K. 10.01.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/4249 E.  ,  2023/59 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/4249
Karar No : 2023/59

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Hırdavat İnşaat Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, idarenin yazısı üzerine verilen 2016/6, 7 ve 8. dönemleri katma değer vergisi düzeltme beyannamelerine istinaden adına düzenlenen tahakkuk fişleri ve kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; davacının fatura aldığı mükellef hakkında düzenlenen vergi tekniği rapor değerlendirildiğinde alınan faturaların kayıtlarından çıkartması suretiyle adına yapılan tahakkuklarda ve kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın vekalet ücretine ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği hükmü yer almaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “diğer Kanunlardaki yargılama usulü ile ilgili hükümler” başlıklı 447. maddesinde; “mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır” kuralına yer verilmiştir. Bu madde uyarınca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili 323. maddesine bakıldığında, vekille takip edilen davalarda Kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretinin yargılama giderleri arasında sayıldığı, 326. maddesinde ise “Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” hükmüne yer verildiği görülmüştür.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; ilk derece yargılaması sırasında, davalı idare vekilince 13/07/2015 tarihli savunma dilekçesinin, 23/10/2015 tarihli yürütmeyi durdurma kararına itiraz dilekçesinin, Mahkemenin kısmen kabulü üzerine 25/03/2015 tarihli temyiz dilekçesinin dosyaya sunulduğu, Dairemizin bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacı adına resen tarh edilen dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı ve davanın reddine karar verildiği, davalı vekilince, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesiyle temyiz yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda anılan mevzuat hükümleri uyarınca, davalı idare vekilince dosyaya savunma dilekçesi verildiği ve dosyanın bu aşamadan itibaren vekil aracılığıyla takip edildiği anlaşılmakta olup, davalı idare lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Vergi Mahkemesi kararı tarihi itibariyle duruşmasız işler için … TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, Vergi Mahkemesince bu hususta hüküm tesis edilmediği görülmektedir.
Bu husus yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden hüküm fıkrasına “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödenmesine” ibaresi eklenmek suretiyle Bölge İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının hüküm fıkrasının “2.840,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye ödenmesine” şeklinde 2577 sayılı Kanun’un 49/1-(b) maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 10/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.