Danıştay Kararı 4. Daire 2022/4190 E. 2023/1412 K. 14.03.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/4190 E.  ,  2023/1412 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/4190
Karar No : 2023/1412

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1) …
VEKİLİ : Av. …
2) … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve …, …ana takip dosya numaralı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; … Elektrik Aydınlatma Ltd. Şti.’nin ortak ve müdürü olan davacının hisselerini 29/9/2005 tarihli ortaklar kurulu kararıyla devrettiği ve şirketten ayrıldığı, asıl borçlu şirketin borçlarını ödememesi üzerine hakkında düzenlenen ödeme emirlerinin şirkete usulüne uygun olarak 12/03/2012 tarihinde tebliğ edildiği, şirket malvarlığının bulunamadığı, bunun üzerine ise … Elektrik Aydınlatma Ltd.Şti.’den tahsil edilemeyen amme alacağının tahsili amacıyla şirket ortağı sıfatıyla davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edildiği, şirket ortaklığı sona ermiş olsa da ödeme emri ile takip edilen kamu alacaklarının doğduğu dönemde şirket ortağı olan kişilerin bu borcun ödenmemesinden sadece ortak olduğu dönemlerle ve hissesi oranıyla sınırlı olarak sorumlu olacağı, … tarihi itibariyle ortaklığı sona eren davacının ortak olduğu dönemler içerisinde yer almadığından dolayı dava konusu … tarih ve … ana takip dosya numaralı ödeme emrinde ve dava konusu … tarih ve … ana takip dosya numaralı ödeme emirlerinin … … dönemlerine ait kamu alacaklarına isabet eden kısmında hukuka uygunluk, davacının ortak olduğu dönemler içerisinde yer aldığından dolayı dava konusu … tarih ve … ana takip dosya numaralı ödeme emirlerinin geriye kalan kısmında ise hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, aynı şirketi ortağı … adına da ödeme emri düzenlendiği, söz konusu ödeme emrine karşı …. Vergi Mahkemesi’nin E…. sayılı dosyası üzerinden açılan davada davanın kabulüne karar veridiği, Danıştay bozma kararında belirtilen, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği, malvarlığı araştırması yapılıp yapılmadığı hususunda herhangi bir araştırma yapılmadığı ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin, temyize konu kararın … tarih ve … ana takip dosya numaralı ödeme emri ve … tarih ve …,… ana takip dosya numaralı ödeme emirlerinin … ve …. dönemlerine ait kamu alacaklarına isabet eden kısımlara ilişkin temyiz istemine ilişkin olarak;
Dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği tarihte yürürlükte olan haliyle; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 93’üncü maddesinde, tebligatın adresleri bilinenlere posta vasıtasıyla ilmuhaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmeyenlere ise ilan yolu ile yapılacağı, 102’nci maddesinde; tebliğ olunacak evrakı içeren zarfın posta idaresince muhatabına verileceği ve keyfiyetin muhatap ile posta memuru tarafından taahhüt ilmühaberine tarih ve imza konulmak suretiyle tespit olunacağı, muhatabın zarf üzerinde yazılı adresini değiştirmesinden dolayı bulunamamış olması halinde posta memurunun durumu zarfın üzerine yazacağı ve mektubun posta idaresince derhal tebliği yaptıran daireye geri gönderileceği, muhatabın geçici olarak başka bir yere gittiği bilinen adresinde bulunanlar veya komşuları tarafından bildirildiği takdirde keyfiyet ve beyanda bulunanın kimliği tebliğ alındısına yazılarak beyanı yapana imzalatılacağı, imzadan imtina ederse, tebliği yapanın bu ciheti, şerh ve imza edeceği ve tebliğ edilmeyen evrakı çıkaran mercie iade olunacağı, bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin edilecek münasip bir süre sonra yeniden tebliğe çıkarılacağı, ikinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeple tebliğ edilemeyerek iade olunursa tebliğin ilan yolu ile yapılacağı, aynı maddenin son fıkrasında da, adreste bulunamama halinin komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyetinden biri veyahut zabıta huzurunda taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza atılmak suretiyle tespit olunacağı, 103’üncü maddesinde, tebliğin ilan yolu ile yapılacağı haller tek tek sayılmış olup, ilan yoluyla tebliğ cihetine gidilebilmesi için normal ve mutad tebliğ usullerinin denenerek sonuç alınamadığının kesin olarak belirlenmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümlere göre vergi alacağının tahakkuk etmesi, usulüne uygun tarh edilerek yukarıda anılan kurallar çerçevesinde tebliğ edilmesi ile mümkündür. Bunun için de, tarh edilen vergi ve ceza ihbarnamesinin evvela muhatabına 213 sayılı Kanunun yukarıda anılan 102’nci maddesindeki usullerin tüketilmesi suretiyle tebliğine çalışılması, asıl borçlu adına borcun kesinleştirilmesinden ve borcun tahsil edilemeyeceğinin ortaya konulmasından sonra ortakların sorumluluğuna gidilmesi gerekir.
Dava dosyasının incelenmesinden; … Dizayn Elektrik Aydınlatma Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin vergi borçlarının şirket ortağı sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla düzenlenerek tebliğ edilen dava konusu ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davada; sorumlu olduğu dönemlerin dışındaki dönemleri de içeren, dava konusu ödeme emirleri düzenlenerek tebliğ edildiği, ancak bu aşamadan önce asıl borçlu şirket nezdinde amme alacağına ilişkin tahsil yollarının tüketilip-tüketilmediği hususunun incelenmesi gerektiği, olayda … tarih ve … nolu ödeme emri içeriği alacaklara ilişkin asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin … tarihinde … şirket ortağı olduğundan bahisle tebliğ edildiği, ancak … asıl borçlu şirketteki hisselerini … tarihli devir sözleşmesi ile devrettiği hususunun 05/10/2005 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği dolayısıyla asıl borçlu şirket adına yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, … tarih ve … ana takip dosya numaralı ödeme emri içeriği borçlara ilişkin asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerine ilişkin tebliğ belgelerinin dosyaya sunulmadığı, … tarih ve … numaralı ödeme emri içeriği borçların yargı harcına ilişkin olduğu, asıl borçlu şirket adına düzenlenen … nolu ihbarnamelerin tebliğ edilemediğinden iade edildiği ancak daha sonra şirket adına tebligat yapılmaya çalışıldığına dair dosyaya herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı dolayısıyla davalı idare tarafından asıl borçlu şirketin borçlarının, borçlu şirkete usulüne uygun tebliğ edilerek kesinleştirildiğinden söz edilemeyeceğinden davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının davanın kısmen kabule ilişkin kısmında sonucu itibariyle hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Davacının kararın … tarih ve …. ana takip dosya numaralı ödeme emirlerinin, … ve … dönemlerine ait kamu alacakları dışında kalan kısımlarına ilişkin temyiz istemine gelince;
… tarih ve …nolu ödeme emri içeriği alacaklara ilişkin asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin 12/03/2012 tarihinde … şirket ortağı olduğundan bahisle tebliğ edildiği, ancak …in asıl borçlu şirketteki hisselerini 22/09/2005 tarihli devir sözleşmesi ile devrettiği hususunun 05/10/2005 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği dolayısıyla asıl borçlu şirket adına yapılan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğu, … tarih ve … numaralı ödeme emri içeriği borçların yargı harcına ilişkin olduğu, asıl borçlu şirket adına düzenlenen 2 nolu ihbarnamelerin tebliğ edilemediğinden iade edildiği ancak daha sonra şirket adına tebligat yapılmaya çalışıldığına dair dosyaya herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı dolayısıyla davalı idare tarafından asıl borçlu şirketin borçlarının, borçlu şirkete usulüne uygun tebliğ edilerek kesinleştirildiği ortaya konulamadığından davacı adına düzenlenen söz konusu ödeme emirlerinde de hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, kararın redde ilişkin hüküm kısmında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne, davalı idarenin temyiz isteminin yukarıda belirtilen gerekçe ile reddine,
2. Temyize konu …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının yukarıda belirtilen GEREKÇE İLE ONANMASINA,
3. Mahkeme kararının redde ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 14/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.