Danıştay Kararı 4. Daire 2022/3993 E. 2022/8858 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/3993 E.  ,  2022/8858 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/3993
Karar No : 2022/8858

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, idarece gönderilen yazı üzerine ihtirazi kayıtla verilen katma değer vergisi düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk ettirilen 2011/1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12 dönemleri katma değer vergisi, damga vergisi, hesaplanan gecikme faizi ile kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi olan Tas. Hal. … Metal İnş. Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer verilen tespitlerin anılan mükellefin düzenlediği faturaların sahte olduğunu göstermeye yeterli bulunmadığı anlaşıldığından, dava konusu vergiler ve hesaplanan gecikme faizleri ile kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı İdare tarafından kararın hukuka aykırı olduğu belirtilerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 22/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY:
Davacı şirketçe, idarece gönderilen yazı üzerine ihtirazi kayıtla verilen katma değer vergisi düzeltme beyannameleri üzerine tahakkuk ettirilen 2011/1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12 dönemleri katma değer vergisi, damga vergisi, hesaplanan gecikme faizi ile kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle açılan davada, uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi olan Tas. Hal. … Metal İnş. Malz. San. ve Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer verilen tespitlerin anılan mükellefin düzenlediği faturaların sahte olduğunu göstermeye yeterli bulunmadığı dolayısıyla dava konusu vergiler ve hesaplanan gecikme faizleri ile kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle verilen davanın kabulüne ilişkin Vergi Dava Dairesi kararı davalı idare tarafından temyiz edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) fıkrasında, vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia edene ait olduğu düzenlenmiş; 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış; 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
Bakılmakta olan davada, davacı tarafından ilgili dönemde beyanlarına yansıtılan ve indirime konu edilen faturaları tanzim eden Rami Vergi Dairesi mükellefi Tasfiye Halinde … Metal ve İnşaat Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporundaki tespitler ile dosyadaki tarafların ileri sürdükleri iddiaların bir bütün olarak değerlendirilmesinden; adı geçen mükellefin 2010/6 döneminden 2012/9 dönemine kadar toplam 16.670.344,69 TL düzeyinde fatura düzenleyecek ticari kapasiteye, organizasyona sahip olmadığı, alış yaptığını bildirdiği firmaların neredeyse tamamı hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporları ve sahte belge düzenlemeden dolayı olumsuz tespitler bulunduğu, yüksek cirolara rağmen adına kayıtlı herhangi bir aracının, şube ve deposunun bulunmadığı, ilk ve sonraki tasfiye memurları hakkında da sahte belge düzenlemeden dolayı olumsuz tespit ve raporlar bulunduğu, tahakkuk etmiş vergi ve fer’ilerinin çok azının ödendiği göz önüne alındığında; davacı tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığından, aksi gerekçe davanın kabulüne ilişkin olarak verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle, karara katılmıyorum.