Danıştay Kararı 4. Daire 2022/3275 E. 2023/589 K. 08.02.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/3275 E.  ,  2023/589 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/3275
Karar No : 2023/589

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Boya Apre Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
2-… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek aleyhlerine olan hüküm fıkralarının taraflarca bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına 2009/4, 7, 9 ve 11. dönemlere ilişkin olarak resen tarhedilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının, Kocamustafapaşa Vergi Dairesi mükellefi … ‘den mal alışlarının olduğunun tespit edilmesi üzerine, dönem matrahının tayin ve tespiti amacıyla takdir komisyonuna sevk edildiği, devamında ise davacı hakkında sahte fatura kullanımına bağlı olarak vergi tekniği raporu tanzim edildiği ve anılan vergi tekniği raporun sonuç bölümünde belirtilen tutarlar üzerinden davacı adına dava konusu vergi ziyaı cezalı tarhiyatların yapıldığı, … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerin değerlendirilmesinden; firmanın düzenlediği ve davacı tarafından indirim konusu yapılan katma değer vergilerinin yer aldığı faturaların gerçek bir alım satıma dayalı olmayan sahte faturalar olduğunun anlaşıldığından, dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, ödemelerin çek ve nakit olarak yapıldığı, alımların 2009 yılında yapılmasına rağmen alt firmanın 2010 yılında yapılan yoklamalarda yerinde olmadığının tespit edildiği, … ‘den yapılan alımların işletmelerinde gerçekten kullanılıp kullanılmadığı, işletme ile uyumlu olup olmadığı hususunda rapor düzenlenmediği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davanın reddine karar verildiği halde davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar temyize konu mahkeme kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır.
Davalı idarenin vekalet ücretine ilişkin temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği hükmü yer almaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanun’da hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “diğer Kanunlardaki yargılama usulü ile ilgili hükümler” başlıklı 447. maddesinde; “mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır” kuralına yer verilmiştir. Bu madde uyarınca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili 323. maddesine bakıldığında, vekille takip edilen davalarda Kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretinin yargılama giderleri arasında sayıldığı, 326. maddesinde ise “Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” hükmüne yer verildiği görülmüştür.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği, 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Dairemizin bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacı adına resen tarh edilen dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı ve davanın reddine karar verildiği, davalı vekilince, idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesiyle temyiz yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda anılan mevzuat hükümleri uyarınca, davalı idare vekilince dosyaya 05/10/2015 tarihinde savunma dilekçesi, 03/03/2016 tarihinde temyiz dilekçesi sunulduğu, dosyanın vekil aracılığıyla takip edildiği anlaşılmakta olup, davalı idare lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Vergi Mahkemesi kararı tarihi itibariyle duruşmasız işler için 2.550,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, Vergi Mahkemesince bu hususta hüküm tesis edilmediği görülmektedir.
Bu husus yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden hüküm fıkrasına “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.550,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödenmesine” ibaresi eklenmek suretiyle Vergi Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, hüküm fıkrasının “2.550,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye ödenmesine” şeklinde 2577 sayılı Kanunun 49/1-(b) maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.