Danıştay Kararı 4. Daire 2022/2634 E. 2022/8988 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2022/2634 E.  ,  2022/8988 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/2634
Karar No : 2022/8988

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … İnşaat Dekorasyon Taahhüt Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
3- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, 2008/6,7 dönemlerine ilişkin re’sen tarh edilen katma değer vergisi ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezası ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu kararıyla; dava konusu Yenimahalle Vergi Daiesi mükellefi … Boya İnşaat Mobilya İmal. Tur. San. Tic. Ltd. Şti.’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmı kesinleştiğinden, uyuşmazlık özel usulsüzlük cezası ve vergi ziyaı cezalarının tekerrür uygulanmak suretiyle artırılan kısımlarına münhasır olarak incelendiği, olayda, kanunda düzenlenen suçun unsurlarının bir arada gerçekleştiğine dair somut tespit bulunmadığından kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı, tekerrüre esas alınan cezanın 2007 yılı içerisinde kesinleşmiş olması nedeniyle 2008/7 dönemine ilişkin olarak kesilen dava konusu vergi ziyaı cezasının tekerrür nedeniyle artırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, Mahkeme kararının gerekçe kısmında dava konusu 2008/7 dönemine ilişkin olarak kesilen vergi ziyaı cezasının tekerrür nedeniyle artırılmasının hukuka uygun olduğu yönünde değerlendirme yapılmasına rağmen dava konusu 2008/6 dönemi tekerrür nedeniyle artırılan vergi ziyaı cezasına ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı belirtilerek, Mahkemece eksik hüküm kurulduğu gerekçesi ile kararın redde ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı İdare tarafından, kararın kabule ilişkin kısmının hukuka uygun olmadığı belirtilerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davalı idare temyiz isteminin reddi ile davacı temyiz isteminin kabulü neticesinde Vergi Mahkemesi kararının kısmen onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar, temyize konu kararın 213 sayılı Kanun’un 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Davacının, kararın vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uygulanarak artırılan kısımlarına ilişkin temyiz istemine gelince;
Dava konusu yapıldığı halde 2008/6 dönemi tekerrür nedeniyle artırılan vergi ziyaı cezasına ilişkin hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, eksik hüküm kurularak verilen Mahkeme kararının anılan kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Dava konusu 2008/7 dönemine ilişkin olarak kesilen vergi ziyaı cezasının tekerrür nedeniyle artırılmasına yönünden ise;
213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 339. maddesinde (7338 sayılı Kanunun 38 inci maddesiyle değişen madde; Yürürlük: 26/10/2021 “Vergi ziyaına sebebiyet vermekten veya usulsüzlükten dolayı ceza kesilen ve cezası kesinleşenlere, vergi ziyaı cezasında cezanın kesinleştiği tarihi izleyen günden itibaren beşinci yılın isabet ettiği takvim yılının sonuna kadar, usulsüzlükte cezanın kesinleştiği tarihi izleyen günden itibaren ikinci yılın isabet ettiği takvim yılının sonuna kadar tekrar ceza kesilmesi durumunda, vergi ziyaı cezası yüzde elli, usulsüzlük cezası yüzde yirmibeş oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Şu kadar ki, artırım tutarı kesinleşen cezadan (kesinleşen birden fazla ceza olması durumunda bunlardan tutar itibarıyla en yükseğinden) fazla olamaz.” hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, tekerrür hükümleri uygulanırken artırım tutarının kesinleşen cezadan, kesinleşen birden fazla ceza olması durumunda bunlardan tutar itibarıyla en yükseğinden fazla tutarda olmaması gerektiği dikkate alınmalıdır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı adına tekerrürün dayanağı olarak 2006 yılı kurumlar vergisine ilişkin olarak kesilen ve 2007/191 sayılı vergi ceza ihbarnamesi ile 30/06/2007 tarihinde çalışana tebliğ edilerek kesinleştirildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 2007 yılında tebliğ edilerek kesinleşen vergi ziyaı cezasının, dava konusu 2008/7 dönemine ilişkin vergi ziyaı cezasının tekerrür nedeniyle artırılmasına esas alınmasında hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla birlikte, tekerrüre esas alınan cezanın miktarı itibarıyla (1.580,53 TL) dava konusu vergi ziya cezasına oranla bir katından fazla olduğu dikkate alındığında, dava konusu yüksek tutardaki cezanın tekerrür hükümleri uygulanarak %50 oranında artırılması hakkaniyete uygun düşmeyeceğinden, vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri uygulanarak arttırılan kısmında da hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne, davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Mahkeme kararının vergi ziyaı cezalarının tekerrür uygulanmak suretiyle artırılan kısımları yönünden BOZULMASINA,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 22/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.