Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2022/1144 E. , 2022/9164 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2022/1144
Karar No : 2022/9164
DAVACI : … Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … Bakanlığı
DAVA KONUSU : 27/08/2015 tarih ve 29458 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 456 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin “6. Elektronik Tebligatın Gönderilmesi ve Muhatabına İletilmesi” başlıklı bölümüne, 19/10/2019 tarih ve 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 511 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin 3. maddesi ile eklenen “Kendisine elektronik ortamda tebligat yapılacak muhatap tarafından elektronik tebligat sistemine başvuru sırasında veya daha sonra bildirilen mobil telefon numarasına ve/veya e-posta adresine, kendisine gönderilen tebligata ilişkin bilgilendirme mesajı gönderilebilir. Bilgilendirme mesajının herhangi bir nedenle muhataba ulaşmamış olması tebligat süresini ve geçerliliğini etkilemez.” kısmının iptali istemiyle dava açılmıştır.
MALİYE BAKANLIĞI’NIN SAVUNMASININ ÖZETİ : Usul yönünden, dava konusu edilen 456 Sıra Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair 511 Sıra Nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin 3. maddesinde yer alan ve 456 sayılı Tebliğ’in “6.Elektronik Tebligatın Gönderilmesi ve Muhatabına İletilmesi” başlıklı bölüme eklenen hüküm 19/10/2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olup, söz konusu Tebliğin iptaline ilişkin davaların İdari Yargılama Usul Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca tebliğin Resmi Gazete’de yayım tarihini izleyen 60 gün içerisinde açılması gerektiği, işbu davanın ise 60 günlük dava açma süresi geçtikten sonra açıldığı, ayrıca, davacının işbu davayı birel işlem uygulanması üzerine düzenleyici işleme karşı açılan dava olarak belirterek süresi içinde açıldığı yönündeki tespitinin geçerli olduğu kabul edilse dahi; söz konusu tebliğ hükmüne ilişkin davacı adına ihbarname düzenlenmesi birel işlem olarak kabul edilebilecek olup, davacı adına düzenlenen ihbarnamelerin tebliğ tarihinden itibaren de dava açma süresi geçmiş olup, bu açıdan da davanın süre yönünden reddi gerektiği; esas yönünden ise, elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgi teknik altyapı kurmaya ve tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye Bakanlığın yetkili olduğu ve Bakanlığın bu yetkiyi kullanarak gerekli altyapıyı oluşturduğu, mükelleflerin elektronik tebligat şifresinin kendilerine verilmesi ile birlikte e-tebligat sistemine dâhil olduğu ve kendilerine e-tebligat yapılacağının farkında olduğu, elektronik ortamda kendilerine tebliğ yapıldığına dair mükelleflere gönderilen kısa mesaj ve/veya e-postanın sadece bilgilendirme amacı taşımakta olduğu, hukuki bir zorunluluk olmadığı ve tebligatın süresini ve geçerliliğini etkilemediği, İstanbul 9. Vergi Mahkemesi tarafından 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 107/A maddesinin 2. fıkrasının iptali için yapılan başvurunun, Anayasa Mahkemesinin 26/11/2019 tarih ve 30960 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 19/09/2019 tarih ve 2018/144 Esas sayılı kararı ile reddedildiği, 456 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin iptali istemiyle açılan davanın reddedildiği başka bir deyişle mezkur tebliğ uyarınca yapılan işlemlerin hukuka uygunluğunun teyit edildiği, Adalet Bakanlığının benzer mahiyetteki bir düzenlemesi olan 06/12/2018 tarih ve 30617 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Elektronik Tebligat Yönetmeliğinin 10. maddesinin 3. fıkrasında da aynı konuda “Bu madde kapsamındaki bilgilendirmelerin herhangi bir nedenle yapılamamış veya geç yapılmış olması, tebligatın geçerliliğini etkilemez.” düzenlemesinin yer almakta olduğu dikkate alındığında, dava konusu tebliğ hükümlerinde hukuka aykırı bir husus bulunmadığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ :Süre aşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Dava Açma Süresi” başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasında, dava açma süresinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay’da ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu, 4. fıkrasında ise, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilecekleri, düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olmasının bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmayacağı, “Dilekçeler Üzerine İlk İnceleme” başlıklı 14. maddesinin 3/e fıkrasında, dilekçelerin süre aşımı yönünden inceleneceği ve 15. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde de, 14. maddenin 3/e bendinde yazılı halde davanın reddine karar verileceği hükümleri yer almıştır.
Dava, 27/08/2015 tarih ve 29458 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 456 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin “6. Elektronik Tebligatın Gönderilmesi ve Muhatabına İletilmesi” başlıklı bölümüne 19/10/2019 tarih ve 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 511 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin 3. maddesi ile eklenen “Kendisine elektronik ortamda tebligat yapılacak muhatap tarafından elektronik tebligat sistemine başvuru sırasında veya daha sonra bildirilen mobil telefon numarasına ve/veya e-posta adresine, kendisine gönderilen tebligata ilişkin bilgilendirme mesajı gönderilebilir. Bilgilendirme mesajının herhangi bir nedenle muhataba ulaşmamış olması tebligat süresini ve geçerliliğini etkilemez.” kısmının iptali istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, 27/08/2015 tarih ve 29458 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 456 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin “6. Elektronik Tebligatın Gönderilmesi ve Muhatabına İletilmesi” başlıklı bölümüne, 19/10/2019 tarih ve 30923 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 511 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin 3. maddesi ile eklenen kısmın iptali istemiyle yayımı tarihini izleyen altmış gün içinde en son 18/12/2019 tarihinde açılması gerekirken, bu süre geçirildikten sonra 04/10/2021 tarihinde kayıtlara giren dilekçeyle açıldığı görüldüğünden süresinde açılmayan davanın esasının incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 15. maddesinin 1/b bendi uyarınca davanın DAVANIN SÜRE AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte olan 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca … TL maktu karar harcının davacıdan alınmasına,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret Tarifesi uyarınca … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
5. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içinde Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, 26/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.