Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2021/7634 E. , 2023/106 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/7634
Karar No : 2023/106
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
2- … Makina Sanayi Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı şirket tarafından, ihtirazi kayıtla verilen 2019 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesi gereğince %5 vergi indiriminden yararlanamadığından bahisle adına fazladan tahakkuk ettirilen 1.400.000,00 TL tutarındaki kurumlar vergisinin iptali ve gecikme faizi oranında hesaplanacak faiziyle birlikte iadesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; yasa hükmünde belirtilen vergi indirimi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun davacı şirket nezdinde araştırılmak suretiyle ortaya konulması gerekirken, devralan ve devrolunan kurumların her ikisinin de 193 sayılı Kanun’un mükerrer 121. maddesinde yer alan şartları taşıması gerektiğinden bahisle davacı şirket tarafından ihtirazi kayıtla verilen 2019 takvim yılı kurumlar vergisi beyannamesine istinaden davacı şirket adına fazladan tahakkuk ettirilen 1.400.000,00 TL tutarındaki kurumlar vergisinde hukuka uyarlık görülmediği, söz konusu fazladan tahakkuk ettirilen kurumlar vergisinin tahsilatında, davacı şirkete bir kusur yüklenemeyeceğinden, davacı şirketin talebi doğrultusunda ödenecek faiz miktarının, tahsil tarihinden itibaren gecikme zammı oranında hesaplanması gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; davacı şirket adına 2019 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi üzerine düzenlenen tahakkuk fişinin incelenmesinden, hesaplanan kurumlar vergisinden yıl içinde kesinti suretiyle ödenen vergilerle geçici vergilerin mahsubu sonucu ödenmesi gereken kurumlar vergisinin 338.404,43 TL olduğu görüldüğünden, 1.400.000,00 TL indirilebilecek miktarın bu tutara isabet eden kısmının davacı şirkete nakden iadesi mümkün olup, kalan kısmının ise yine anılan madde uyarınca ancak tahakkuk etmiş veya edecek diğer vergilerinden mahsubu yapılabileceğinden, 1.061.595,57 TL’nin davacı şirkete iadesine ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uyarlık görülmediği belirtilerek, davacı şirketin 193 sayılı Kanun’un mükerrer 121. maddesinde öngörülen indirim hakkından yararlandırılmaması suretiyle yapılan tahakkukun iptali ve 338.404,43 TL’nin faiziyle birlikte iadesine isabet eden kısmına yönelik istinaf başvurusunun reddine; dava konusu 1.061.595,57 TL’nin davacıya iadesine dair hüküm fıkrasına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile bu kısım yönünden kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, 2. Vergi Mahkemesinin kararının hukuka uygun olduğu, iadenin yalnız ödeme şeklinde değil mahsup şeklinde yapılabileceği, kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygun olduğu, kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davalı idarenin temyiz isteminin reddi, davacı taraf temyiz isteminin ise kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar temyize konu Vergi Dava Dairesinin kararının gerekçeleri karşısında yerinde görülmemiştir.
Davacının temyiz istemine gelince;
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun ”Vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi” başlıklı mükerrer 121. maddesinde, ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle gelir vergisi mükellefi olanlar ile kurumlar vergisi mükelleflerinden (finans ve bankacılık sektörlerinde faaliyet gösterenler, sigorta ve reasürans şirketleri ile emeklilik şirketleri ve emeklilik yatırım fonları hariç olmak üzere), maddede belirtilen şartları taşıyanların yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5’inin, ödenmesi gereken gelir veya kurumlar vergisinden indirileceği, şu kadar ki hesaplanan indirim tutarının, her hâl ve takdirde 1 milyon (310 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliği ile 1/1/2020 tarihinden itibaren verilmesi gereken yıllık gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinde uygulanmak üzere 1.400.000 TL) Türk lirasından fazla olamayacağı, indirilecek tutarın ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda kalan tutarın, yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihi izleyen bir tam yıl içinde mükellefin beyanı üzerine tahakkuk eden diğer vergilerinden mahsup edilebileceği, bu süre içinde mahsup edilemeyen tutarların red ve iade edilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Vergi Dava Dairesi kararında her ne kadar indirim hakkı bulunan mükellefler açısından, indirilecek verginin ödenmesi gereken vergiden fazla olması durumunda, aradaki farkın nakden iadesinin söz konusu olmayıp, anılan farkın, ancak mükellefin tahakkuk etmiş veya edecek diğer vergilerinden mahsup edilebileceği dolayısıyla da davacıdan tahsil edilen kurumlar vergisi tutarı olan 338.404,43 TL’nin faiziyle birlikte davacıya iadesine ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği, fakat 1.400.000,00 TL indirilebilecek miktarın bu tutara isabet eden kısmının davacı şirkete nakden iadesi mümkün olup, kalan kısmının ise yine anılan madde uyarınca ancak tahakkuk etmiş veya edecek diğer vergilerinden mahsubu yapılabileceği belirtilerek, 1.061.595,57 TL’nin davacı şirkete iadesine ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uyarlık görülmediği sonucuna ulaşılmışsa da; yukarıda belirtilen mevzuat uyarınca, söz konusu tutarın bir yıl içinde mahsubu gerektiği ve davacının ihtirazi kayıtla 29/05/2020 tarihinde beyanname verdiği ve söz konusu dönem için 338.404,43.-TL ödediği, fakat … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı akabinde davalı idarece 1.061.595,57 TL için 26/05/2021 tarihinde, 2021/4 dönemindeki ödenecek KDV ve gelir (stopaj) vergisinden belirtilen mevzuata uygun olarak “mahsup” işlemi yapıldığı hususu da davacı vekilince dosyaya sunulan 15/07/2021 tarihli dilekçeden görülmekle, dava konusu olayda, yukarıda belirtilen mevzuata aykırı bir nakden ödemenin de gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
Bu nedenle temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının redde ilişkin kısmında, sonucu itibariyle hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, ….-TL’nin faiziyle birlikte davacı şirkete iadesi yönündeki kabule ilişkin hüküm fıkrasının oybirliğiyle ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının, … TL’nin davacı şirkete iadesine ilişkin hüküm fıkrasına ilişkin kısmın ise …’ ün karşı oyuyla ve oyçokluğuyla yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 11/01/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının 1.061.595,57 TL’nin davacı şirkete iadesine ilişkin hüküm fıkrasının da aynı gerekçe ile onanması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.