Danıştay Kararı 4. Daire 2021/62 E. 2023/689 K. 13.02.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2021/62 E.  ,  2023/689 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/62
Karar No : 2023/689

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, … adlı mükellefin komisyon karşılığında sahte belge düzenleme fiiline iştirak ettiğinden bahisle … ila … dönemi için kesilen vergi ziyaı cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…., K:… sayılı kararda; … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunun incelenmesinden, davacının söz konusu mükellefin sahte belge düzenleyerek komisyon geliri elde etme fiiline hangi eylemleri ile hangi belgelerin sahte olarak düzenlenmesine, ne şekilde iştirak ettiği hususu, hukuken bağlayıcı somut delillerle ortaya konulamadığından, kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; olayda, “Ankara-İstanbul-Hatay İlleri Yoğunlukta Bulunan ve Ağırlık Hurda Sektörünü İçeren 64 Mükellefli 2016 yılı Sahte Fatura Düzenleme Organizasyonu Tespiti” konulu … tarihli … sayılı Raporda; aralarında …’in de bulunduğu bazı mükelleflerin 2016 yılı hesaplarının incelenmesi sonucunda, sahte belge düzenleme organizasyonu oluşturdukları, değişik pozisyonlarda, bu organizasyona katkı sağladıkları, bir kısmının doğrudan sahte belge düzenlediği, diğer bir kısmının ise bu yöndeki faaliyetleri dolayısıyla sahte belge düzenleyen kişi ve firmalara alt yapı sağladıkları, bir kısmının doğrudan, bir kısmının ise organizasyona sahte fatura temin etmek suretiyle katkıda bulunduğu, sonuç itibarıyla gerçekleştirilen kaçakçılık suçunun tamamından sorumlu oldukları, bu mükelleflerin bir kaç mali müşavir etrafında toplandıkları, organizasyon içerisindeki yükümlülerin 2016 ve 2017 yılında toplam alışlarının, çoğunun grup içindeki kişi ve firmalardan yapıldığı, bunun sonucunda metal sektöründe gerçekçi olmayan yaklaşık %300 civarı kâr marjına denk geldiği, grup içerisindeki kişi ve firmaların, birbirlerini besledikleri ve neredeyse tamamının bir kaç muhasebeci etrafında toplandığı, bilançoları, mali tabloları, çalışanları gibi unsurlar dikkate alındığında, bu firmaların sahte belge düzenleme organizasyonu kapsamında işlem tesis ettikleri, dava dosyasında yer alan bu tespitlerin Dairelerinde bulunan aynı maddi olaydan kaynaklanan diğer dosyalardaki tespitlerle birlikte incelenmesinden, maddi olayda, muhtelif kişi ve firmalar tarafından sahte fatura düzenleme eyleminin gerçekleştirilmesi amacıyla bir organizasyon oluşturulduğunun anlaşıldığı, mükellef … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda özetle; 06/12/2017 tarihinde Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü tarafından yapılan baskında … adına bastırılan faturaları teslim alma formu ve bu faturalara ilişkin irsaliyeli faturaların … tarafından alındığının tespit edildiği, bu mükellefe 2016/10 aya kadar muhasebe hizmeti veren …’ün alınan ifadesinde, mükellefi hiç görmediğini ve sözleşme imzalamadığını, … isimli şahsın kendisi ile iletişime geçtiğini ve firmalarının muhasebe işlerini yapıp yapamayacağını sorduğunu, kendisinin de bu teklifi kabul ettiğini, kendisinin sadece …’a ait …@hotmail.com adresinden kendi mail adresine gönderilen hazır beyannameleri sisteme yüklediğini, kendisine bunun haricinde hiçbir fatura-belge gönderilmediğini beyan ettiği, bu mükellef tarafından vekalet verilmiş olan …’nun ifadesinde; ilgili dönemde … Petrolleri Akaryakıt Dağıtım Ltd. Şti.’nde ön muhasebe elamanı olarak çalıştığını, çalıştığı sürede firma patronu olarak bildiği soyadını hatırlayamadığı … Bey ile müdür olarak görev yapan … tarafından …’in vekili tayin edilmesinin istenildiğini, sebebini sorduğunda söz konusu şahsın beraber iş yaptıkları bir şahıs olduğu, banka, noter vb. yerlere gittiğinde işlemlerin takip edilmesinin istenildiğini, firmanın çalışanı olduğundan bu talebi kabul etmek zorunda kaldığını, adı geçen şahsı tanımadığını, adına vekalet çıkartıldığını beyan ettiği, dolayısıyla davacının vergi idaresi tarafından somut verilerle ortaya konulan sahte belge düzenleme organizasyonu içerisinde yer aldığı, … tarafından gerçekleştirilen sahte belge düzenleme eylemine bizzat eylem ve işlemleri ile katkıda bulunduğu kanaatine varıldığından, kesilen bir kat vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davalı idarenin istinaf isteminin kabulüne, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, herhangi bir somut tespit bilgi ve belge olmadan anılan mükellefin sahte belge düzenleme eylemine iştirak ettiğinden bahisle kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka uygunluk olmadığı belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu .. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, … TL maktu karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 13/02/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Davacı tarafından, sahte fatura düzenleme fiiline iştirak ettiğinden bahisle kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle açılan davanın reddeden Mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine kararı temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlıkta konusu olayda davacı tarafından …’in sahte belge düzenleyerek komisyon geliri elde etme eylemine ne suretle iştirak ettiği, hangi belgelerin düzenlenmesinde iştirak söz konusu olduğu, ceza ihbarnamelerinde belirtilen ceza tutarlarının belirlenmesinde hangi belgelerin dikkate alındığı, ziyaa uğratılan vergi miktarının ve hükmedilen ceza tutarının takdirinde hangi matrah tutarlarına göre nasıl bir hesaplama yapıldığının açıklanamadığı, diğer bir deyişle davacı ile anılan sahte belge düzenleme eylemi arasında illiyet bağı kurulamadığı, vergi ziyaı cezasının dayanaklarının şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koyulamadığı anlaşıldığından temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.