Danıştay Kararı 4. Daire 2021/5177 E. 2023/1895 K. 03.04.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2021/5177 E.  ,  2023/1895 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/5177
Karar No : 2023/1895

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle sevk edildiği takdir komisyonu kararları uyarınca, re’sen tarh edilen 2010/1 ila 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; davacıya ihtilaflı dönemde fatura düzenleyen, Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi … Tic. Ltd. Şti., Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi … ve Kadıköy Vergi Dairesi mükellefi … hakkında idarece yapılan tespitlerden söz konusu faturaların sahteliğinin somut bir biçimde ortaya konulamamış olduğu dolayısıyla cezalı tarhiyatın bu kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı, kalan kısım yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idarece yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, kararın aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… kararına karşı yapılan temyiz istemi Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 09/06/2021 tarih ve E:2021/618, K:2021/895 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kapsamı dışında kalan hükümlerinin temyiz incelemesinin yapılması için Kurulca Dairemize gönderilen dosyada Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Temyiz dilekçesinde belirtilen hususlar, kararın, Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi …’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin hüküm fıkrası yönünden bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Kalan kısım yönünden;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da zorunludur.
Sözü edilen mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı … Tic. Ltd. Şti hakkında tanzimli … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunda özetle; mükellefin … Mah. … Sok.No:… …/… adresinde reklam ajansı ve grafik tasarımcılığı faaliyeti ile iştigal etmekteyken 31/01/2013 tarihi itibariyle mükellefiyetinin resen terk ettirildiği,16/07/2009 tarihli işe başlama yoklamasında işyerinin 10 metrekare olduğu,kirasının aylık 250 TL olduğu,işyerinde 1 masa, iki sandalye ,dolap bulunduğu, 15/02/2013 ve 21/03/2013 tarihinde yapılan yoklamalarda şirketin adreste faal olmadığının anlaşıldığı,mükellef tarafından verilen beyanlarda 2009 yılına ilişkin KDV matrahının 1.200.326,19-TL, 2010 yılına ilişkin KDV matrahının 3.870.983,69-TL, 2011 yılına ilişkin KDV matrahının 4.866.137,89-TL, 2012 yılına ilişkin KDV matrahının ise 2.113.329,00-TL olduğu,mükellefin 2009 yılına ilşkin Bs formunda 1.164.700,00-TL, 2010 yılına ilşkin Bs formunda 3.644.218,00-TL, 2011yılına ilişkin Bs formunda 4.731.470,00-TL, 2012 yılına ilişkin Bs formunda ise 2.113.328,00-TL satış bildirdiği, mükelleften alımda bulunanlar tarafından verilen 2009 yılına ilişkin Ba formunda 1.094.044,00-TL, 2010 yılına ilişkin Ba formunda 3.501.087,00-TL, 2011 yılına ilşkin Ba formunda 3.292.716,00-TL, 2012 yılına ilişkin Ba formunda ise 1.693.944,00-TL alış yapıldığının bildirildiği,mükellef şirketin 2009 yılına ilşkin Ba formunda 1.115.580,00-TL,2010 yılına ilişikn Ba formunda 3.647.056,00-TL ,2011 yılına ilişkin Ba formunda 4.212.924,00 TL,2012 yılına ilişkin Ba formunda ise 1.918.955,00-TL alım yapıldığı bildirilmesine karşılık mükellefe mal ve hizmet satan mükellefler 2009 yılında Bs formunda satış bildirilmediği,2010 yılına ilişkin Bs formunda 135.829,00-TL, 2011 yılına ilişkin Bs formunda 2.528.698,00-TL, 2012 yılına ilişkin Bs formunda ise 1.866.780,00-TL satış yapıldığını bildirdiği,mükellefin 1.431.551,56-TL vergi borcunun bulunduğu,muhtasar beyanlarına göre 2010 ve 2011 yıllarında çalışanı olduğu,şirket müdürü Recep Kavalcı hakkında sahte fatura düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunduğu tespitlerine yer verilerek, düzenlediği faturaların sahte olduğu sonucuna varıldığı görülmüştür.
Yine davacıya ilgili dönemde fatura düzenleyen Kadıköy Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi … hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunda özetle; iş bulma acentesi faaliyeti için mükellefiyet tesis edildiği, defter ve belge istem yazısının tebliğ edilemediği, vergi borcu bulunduğu, muhtasar beyannamelerinde 2010 yılı muhtelif dönemlerinde işçi çalıştırdığını beyan ettiği, matrahlı katma değer vergisi beyannameleri verdiği, gelir vergisi beyannamesinin ise verilmediği, mal ve hizmet alımlarına ilişkin bildirimlerin mal ve hizmet satışlarına ilişkin bildirimlerle arasında tutarsızlık olduğu tespitlerinden hareketle 01/01/2020 tarihinden sonra düzenlediği faturaların sahte faturalar olduğu sonucuna varıldığı görülmüştür.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, mükelleflerin bu büyüklükte iş hacmini gerçekleştirebilecek kapasiteye sahip ticari organizasyona sahip olmadıkları ihtilaflı yıldaki büyüklükte ciroyu gerçekleştirecek işçi, depo, şube ve motorlu araç gibi gerekli araç ve gereç bulunmadığı, KDV matrahları ile BA BS formları arasında uyumsuzluk bulunduğu, iş yerinde ve ikametgah adreslerinde mükelleflere ulaşılamadığı, vergi borçlarının ödenmediği, defterlerin tasdik ettirilmediği, alım yapılan firmalar hakkında sahte fatura düzenlemekten vergi tekniği raporları bulunduğu hususları dikkate alındığında, mükelleflerin uyuşmazlık konusu dönemlerde gerçek bir ticari faaliyetinin bulunmadığı ve davacıya düzenlemiş olduğu faturaların gerçek bir mal ve hizmet karşılığı düzenlenmediği anlaşıldığından, temyize konu kararın bu firmalardan alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi …’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi … Tic. Ltd. Şti. ile Kadıköy Vergi Dairesi mükellefi …’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 03/04/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.