Danıştay Kararı 4. Daire 2021/421 E. 2022/810 K. 16.02.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2021/421 E.  ,  2022/810 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/421
Karar No : 2022/810

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …Fabrikaları Anonim Şirketi
(Eski Unvan:…Cam Sanayii Anonim Şirketi)
VEKİLİ : Av….

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :…Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, indirimli orana tabi olan ve yatırım teşvik belgesi kapsamında yaptığı yatırımlardan elde ettiği gelirin hesabında sabit kıymet tutarını brüt kıymet olarak dikkate alması gerekirken net kıymet olarak dikkate alarak hesaplama yaptığından bahisle vergi tekniği raporu ve takdir komisyonu kararı uyarınca vergi ziyaı cezalı olarak re’sen tarh edilen 2010 yılına ilişkin kurumlar vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; uyuşmazlıkta, davacının Hazine Müsteşarlığı tarafından teşvik belgesine bağlanan yatırım yaptığı, yapılan yatırımın tutarı, bu yatırım nedeniyle elde edilen kazancın ayrı bir şekilde hesaplanamadığı, kazancın indirimli oranda kurumlar vergisine tabi olduğu hususlarında bir ihtilaf bulunmadığı ve ihtilafın indirimli oranda kurumlar vergisine tabi kazancın hesaplanması sırasında dikkate alınacak sabit kıymet tutarının, brüt kıymet olarak mı yoksa net kıymet olarak mı dikkate alınması gerektiği hususundan, bir başka ifade ile sabit kıymet tutarının amortismanlar düşüldükten sonra kalan tutar olarak mı, yoksa amortismanlar düşülmeden hesaplanacak tutar olarak mı dikkate alınması gerektiği hususundan kaynaklandığı, teşvikten yararlanma bakımından Kanunda belirtilen şartlara uyduğu belirlenen davacının teşvik belgesine bağlanan yatırım nedeniyle elde ettiği kazancı ayrı bir şekilde hesaplamaması nedeniyle ilgili dönem beyannamesinde indirimli kurumlar vergisine konu edilecek kazanç tutarının tespitinde, tevsi yatırım tutarının brüt toplam sabit kıymet tutarına bölünerek bulunan tutarın, vergi öncesi ticari bilanço kârıyla çarpımı suretiyle hesaplama yapılması gerektiği anlaşıldığından ilgili mevzuat hükümlerine aykırı olarak yapılan hesaplama nedeniyle teşvikten olması gerekenden fazla yararlandığı tespit edilen davacı adına, zamanında tahakkuk etmeyen kurumlar vergisinin vergi ziyaı cezalı olarak tarh edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Cezalı tarhiyatın zamanaşımına uğradığı, inceleme elemanının görüşünün 2010 yılına ilişkin olarak 2011/nisan döneminde verilen KV beyannamesinden sonra verilen özelgelere dayandığı, yapılan hesaplamaların doğru olduğu belirtilerek kararın hukuka aykırı olduğu ve bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve …TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 16/02/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Davacı şirket adına, indirimli orana tabi olan ve yatırım teşvik belgesi kapsamında yaptığı yatırımlardan elde ettiği gelirin hesabında sabit kıymet tutarını brüt kıymet olarak dikkate alması gerekirken net kıymet olarak dikkate alarak hesaplama yaptığından bahisle vergi tekniği raporu ve takdir komisyonu kararı uyarınca vergi ziyaı cezalı olarak re’sen tarh edilen 2010 yılına ilişkin kurumlar vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davada, Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Dava Dairesince verilen davanın reddine dair karar temyiz edilmiştir.
İndirimli oranda kurumlar vergisine tabi tutulan kazanç uygulamasının Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca bir vergileme olması, Kurumlar Vergisi Kanunu uyarınca, safi kurum kazancının vergilendirilmesinin gerekli ve zorunlu bulunması, buna göre kurum kazancının öz sermayenin hesap dönemi sonundaki ve başındaki değerler arasındaki müspet fark olması, kurum kazancının tespitinde amortismanların düşülmesinin gerekmesi, tek düzen hesap planı uygulaması açısından da bu durumun zorunlu olması, öte yandan amortisman konusunu oluşturan varlıkların değerlemeye tabi tutularak vergilendirme tarihindeki gerçek değerinin esas alınması gerekli ve zorunlu iken, yıpranmaya maruz kalmış, aşınmış veya kıymetten düşmüş amortisman mevzuu varlığın bu hususlar dikkate alınmadan ilk günkü kayıtlı değeri ile dikkate alınmasının mümkün bulunmaması, aksi halin varlığın gerçek değerini ifade edemeyecek olması, 5520 sayılı Kanun’un 32/A maddesinin anılan hükümlerinde sabit kıymetlerin net veya brüt olarak dikkate alınacağı yolunda bir ifade yer almamakla birlikte maddenin 4. fıkrasında sabit kıymetlerin kayıtlı değerinin yeniden değerleme oranı gözönünde bulundurularak dikkate alınacağı yolundaki ibarenin de sabit kıymetin vergilendirme tarihindeki gerçek değerinin tespitine işaret etmesi, gerçek değerinin tespiti için ise birikmiş amortismanların düşülmesinin zorunlu olması, yasanın bir teşvik uygulaması olup daraltıcı yorum yapılmasının teşvik uygulamasının özüne ve amacına aykırılık teşkil etmesi karşısında, indirimli orana tabi kurum kazancının tespitinde sabit kıymet tutarının hesaplanması sırasında birikmiş amortismanların düşülmesi sonucu bulunacak net değerin dikkate alınması gerektiği sonucuna varıldığından, davacı adına yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ve Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.