Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2021/2813 E. , 2022/9180 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/2813
Karar No : 2022/9180
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Reklamcılık Turizm ve
İnşaat Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
2- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle takdir komisyonu kararına istinaden resen tarh edilen … ila … dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; davacıya fatura düzenleyen Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi … Kağıt Ambalaj San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ve … Vergi Dairesi mükellefi … Haberleşme ve Elektrik Ür. İth. İhr. Paz. San. Tic. Ltd. Şti. hakkındaki vergi tekniği raporlarında yer alan tespitlere göre, düzenlenen faturaların sahte olduğu sonucuna ulaşıldığından adı geçen mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklı cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık, … Vergi Dairesi mükellefi … Fotoğrafçılık ve … Aks. San. Tic. Ltd. Şti. hakkındaki vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin ise sahte fatura düzenlediği hususunu kanıtlamaya yeterli olmadığından yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davacı adına yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin kabulü ve Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
DAVACININ SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının … Kağıt Ambalaj San. ve Dış Tic. Ltd. Şti’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının Başkan …’nın karşı oyu ve oyçokluğuyla, … Fotoğrafçılık ve Stüdyo Aks. San. Tic. Ltd. Şti’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının Üye …’in karşı oyu ve oyçokluğuyla, diğer kısımlarının ise oybirliğiyle ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4.Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 26/12/2022 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacının fatura aldığı … Kağıt Ambalaj San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporu ile davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu birlikte dikkate alındığında, raporlarda yer alan tespitlerin adı geçen mükellefin düzenlediği faturaların sahte olduğunu ortaya koymada yeterli olmadığı anlaşıldığından Vergi Dava Dairesi kararının buna ilişkin kısmının bozulması gerektiği görüşüyle, Daire kararının buna ilişkin hüküm fıkrasına katılmıyorum.
(XX) KARŞI OY :
Davacı şirket adına, sahte fatura kullandığından bahisle takdir komisyonu kararına dayanılarak re’sen tarh edilen 2010 takvim yılının Ocak ilâ Aralık dönemlerine ilişkin katma değer vergileri ve bu vergilerin bir katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istemiyle açılan davayı kısmen kabul, kısmen reddeden ilk derece mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurularını reddeden Vergi Dava Dairesi kararı bu kez taraflarca temyiz başvurusuna konu edilmiştir.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanun’da aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini (KDV) indirebilecekleri hükme bağlanmıştır. Aynı Kanun’un 34. maddesinin (1) numaralı fıkrasında ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinden ayrıca gösterilmek, bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği belirtilmiştir. Buna göre, katma değer vergisi indiriminden yararlanılabilmesi için bunun geçerli bir belgeye dayanması ve belgenin kanuni defterlere kaydedilmesi gerekmektedir.
Kamu hizmetlerinin finansmanında istikrarın sağlanması bakımından vergilendirme sürecinin belirli bir düzen dâhilinde işlemesi ve sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu doğrultuda çeşitli usuller öngörülerek mükelleflerin vergi ilişkisinden doğan hak ve ödevlerini daha dikkatli takip etme zorunluluğu getirilmektedir (AYM., E.2017/24, K.2017/112, 14/6/2017). 3065 sayılı Kanunun belirtilen hükümleri ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30., 341., 344. maddeleri ve 344. maddesinin atıf yaptığı 359. maddesi birlikte gözetildiğinde, katma değer vergisi indiriminin sahte bir belgeye dayanması hâlinde indirimin reddi suretiyle cezalı katma değer vergisi tarhiyatı yapılacağı hususu mükellefler tarafından belirli ve öngörülebilir niteliktedir.
Davacı hakkında düzenlenen rapor ile davacının ihtilaflı dönemde fatura aldığı fotoğrafçılıkla ilgili ürünlerin toptan ticareti ile uğraşan … Fotoğrafçılık ve … San. ve Tic. Ltd. Şti. Hakkında 2008 ilâ 2013 yılları işlemlerinin sahte belge düzenleme yönünden incelendiği … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporundaki tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, esas olarak anılan mükellefin de serbest muhasebeci ve mali müşaviri olan şahıs ile temsilci nezdinde mahkeme kararına dayanılarak yapılan arama sonucunda bu kişilerin yasal defterlerini tuttukları mükelleflerin bilgisi dışında onlar adına taklit şeklinde sahte fatura düzenleyerek bu işin ticaretini yaptıklarının tespit edildiği ve inceleme başlatıldığı, mükellefin de belgelerinin ele geçirildiği ve kendi ifadesinde kimi faturaların bu aramada kaybolduğunun belirtildiği, yapılan yoklamada mükellefin 12, 20 metre kare olan iş yeri büyüklüğüne göre anılan hasılatı gerçekleştirebilecek fiziki kapasiteye sahip olmadığı, üzerine kayıtlı deposu ve taşıtı bulunmadığı, 129.283,90 TL ödenmemiş vergi borcu bulunduğu, faaliyette bulunduğu sürece 4.470,78 TL vergi borcu ödediği, yüksek miktarlı KDV matrahı beyan etmesine rağmen ödenecek vergilerin çok düşük olduğu, mükellefin bir kısım belgelerini incelemeye ibraz etmediği, mükellefin alım yaptığı firmaların %88’i hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporları bulunduğu dikkate alındığında, adı geçen mükellef tarafından davacı şirkete düzenlenen ihtilaf konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmış olup aksi yöndeki Vergi Dava Dairesi kararının buna ilişkin kısmının bozulması gerektiği görüşüyle, Daire kararının buna ilişkin kısmına katılmıyorum.