Danıştay Kararı 4. Daire 2020/88 E. 2023/1270 K. 07.03.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2020/88 E.  ,  2023/1270 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/88
Karar No : 2023/1270

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; Mahkemelerince yapılan ara karara istinaden davalı idare tarafından sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, elektronik talep bildirim formu ile davacı şirket adına kanuni temsilcisi …’in elektronik tebliğ için başvuruda bulunduğu, söz konusu talep formunda davacı şirkete ait e-posta adresinin … şeklinde iken vergi ceza ihbarnamelerinin davacı şirketin belirtilen e-posta adresi yerine kanuni temsilci …’e ait kişisel e-posta adresine (…) gönderildiği, davacı şirket tarafından, şirkete ait elektronik tebliğ adresine ihbarnamelerin tebliğ edilmediği ve taraflarına buna ilişkin bildirim gelmediği, borç sorgulama esnasında şirket adına ödeme emri düzenlendiğinin sonradan öğrenildiğinin iddia edilmesi ve davalı idare tarafından da davacı şirketin kanuni temsilcisi tarafından verilen elektronik talep bildirim formunda belirtilen davacı şirkete ait … adresine elektronik ortamda tebliğ yapıldığını ortaya koyacak nitelikte bilgi ve belge ibraz edilemediği görüldüğünden, olayda davalı idarece dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ihbarnamelere ilişkin olarak usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligattan söz edilemeyeceğinden, vergi borcunun kesinleştiğinden bahisle borcun tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare vekili tarafından, e-tebligat aktivasyon işlemlerinin, elektronik tebligat talep formlarında bulunan bilgilere göre gerçekleştiği, mükellefin vergi dairesine başvurarak elden veya internet vergi dairesi üzerinden elektronik ortamda, e-tebligat bilgilendirme araçları olan cep telefonu numarasını ve e-posta adreslerini değiştirme ve silme imkanının bulunduğu, tebligatların mükellefin e-tebligat aktivasyonu sırasında bildirdiği, cep telefonuna bilgilendirme mesajlarının gönderildiği, 12/04/2019 tarihinde … IP numaralı bilgisayardan e-posta adres bilgisinin … ve … olarak güncellendiğinin tespit edildiği belirtildiği, veri tabanı kayıtlarında, mükellefin e-tebligat başvuru formunda belirtilen adres ve telefonlara bilgilendirme yapıldığı, mükellef tarafından daha sonra e-posta adresinin internet vergi dairesine giriş yapılarak güncellendiğinin tespit edildiği, tüm bu tespitler ile internet vergi dairesi kullanıcı hareketlerini gösleren sistem (log) kayıtlarının tetkiki neticesinde; idare aleyhine verilen kararın gerekçesinde belirtilen hususlar yasal dayanaktan yoksun olup, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 93. maddesinde “Tahakkuk fişinden gayri, vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilümum vesikalar ve yazılar adresleri bilinen gerçek ve tüzel kişilere posta vasıtasiyle ilmühaberli taahhütlü olarak, adresleri bilinmiyenlere ilan yolu ile tebliğ edilir. Şu kadar ki, ilgilinin kabul etmesi şartiyle, tebliğin daire veya komisyonda yapılması caizdir.” denilmiş, Kanunun 107/A maddesinde ise “Bu Kanun hükümlerine göre tebliğ yapılacak kimselere, 93 üncü maddede sayılan usullere bağlı kalınmaksızın, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda tebliğ yapılabilir. Elektronik ortamda tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır. Maliye Bakanlığı, elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkilidir.” hükmüne yer verilmiştir.
456 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin, ”5.2. Gelir Vergisi Mükelleflerinin Bildirimi ve Elektronik Tebligat Adresi Edinmesi ” başlıklı kısmında; elektronik tebligat sistemini kullanmak zorunda olan gelir vergisi mükelleflerinin, Tebliğ ekinde yer alan gerçek kişiler için “Elektronik Tebligat Talep Bildirimi”ni internet vergi dairesinde elektronik ortamda doldurmaları ve elektronik tebligat sistemini kullanmaya başlamaları gerektiği, internet vergi dairesini kullanarak elektronik ortamda bildirimde bulunan gelir vergisi mükelleflerine internet vergi dairesi kullanıcı kodu, parola ve şifresi verilmeyeceği, bu mükellefler sisteme her girişlerinde sistem tarafından kimlik doğrulaması yapılmak suretiyle elektronik tebligat sistemini kullanabilecekleri, vergi dairesine bizzat veya vekili aracılığıyla başvuran gerçek kişi mükelleflerin başvuruları değerlendirilecek ve gerekli şartları taşıyan mükelleflere internet vergi dairesi kullanıcı kodu, parola ve şifresi verileceği, internet vergi dairesini kullanarak elektronik ortamda veya vergi dairesine bizzat başvurarak sistemi kullanacak olan gelir vergisi mükelleflerinin, elektronik tebligat adresi edinmiş olacakları, ”5.3. İsteğe Bağlı Olarak Kendilerine Elektronik Tebligat Yapılmasını Talep Edenlerin Bildirimi ve Elektronik Tebligat Adresi Edinmesi” başlıklı kısımda ise, Tebliğ ile getirilen zorunluluk kapsamına girmeyen gerçek kişi muhatapların, Tebliğin (5.2) bölümünde açıklandığı şekilde internet vergi dairesi aracılığıyla başvurarak veya ikametgahlarının bulunduğu yer vergi dairesine bizzat veya elektronik tebligat sistemi ile ilgili işlemleri yapmaya yönelik özel yetki içeren noterde verilmiş vekâletnameyle yetkili kılınan kişiler aracılığıyla başvuruda bulunarak sistemi kullanmalarının mümkün olduğu açıklamıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket adına düzenlenen ve dava konusu ödeme emrine esas teşkil eden …/…,…,…,…,…,…,… sayılı ihbarnamelerin davacı şirkete elektronik tebliğ yoluyla tebliğ edildiği halde itiraz edilmemesi ve ödenmemesi üzerine kesinleştiğinden bahisle dava konusu ödeme emrinin düzenlerek davacı şirkete yine elektronik ortamda tebliği üzerinde bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar yapılan ara karara istinaden davalı idare tarafından dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, elektronik talep bildirim formu ile davacı şirket adına kanuni temsilcisi …’in elektronik tebliğ için başvuruda bulunduğu, söz konusu talep formunda davacı şirkete ait e-posta adresinin … şeklinde iken vergi ceza ihbarnamelerinin davacı şirketin belirtilen e-posta adresi yerine kanuni temsilci …’e ait kişisel e-posta adresine (…) gönderildiği, davacı şirket tarafından, şirkete ait elektronik tebliğ adresine ihbarnamelerin tebliğ edilmediği ve taraflarına buna ilişkin bildirim gelmediği, borç sorgulama esnasında şirket adına ödeme emri düzenlendiğinin sonradan öğrenildiğinin iddia edilmesi ve davalı idare tarafından da davacı şirketin kanuni temsilcisi tarafından verilen elektronik talep bildirim formunda belirtilen davacı şirkete ait … adresine elektronik ortamda tebliğ yapıldığını ortaya koyacak nitelikte bilgi ve belge ibraz edilemediği, davalı idarece dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ihbarnamelere ilişkin olarak usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligattan söz edilemeyeceği, vergi borcunun kesinleştiğinden bahisle borcun tahsili amacıyla düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı yönünde karar verilmiş ise de, davalı idarenin dosyaya sunmuş olduğu ek temyiz dilekçesinde e-tebligat aktivasyon işlemlerinin, elektronik tebligat talep formlarında bulunan bilgilere göre gerçekleştiği, mükellefin vergi dairesine başvurarak elden veya internet vergi dairesi üzerinden elektronik ortamda, e-tebligat bilgilendirme araçları olan cep telefonu numarasını ve e-posta adreslerini değiştirme ve silme imkanının bulunduğu, tebligatların mükellefin e-tebligat aktivasyonu sırasında bildirdiği, cep telefonuna bilgilendirme mesajlarının gönderildiği, 12/04/2019 tarihinde … IP numaralı bilgisayardan e-posta adres bilgisinin … ve … olarak güncellendiğinin tespit edildiğinin belirtildiği, veri tabanı kayıtlarında, mükellefin e-tebligat başvuru formunda belirtilen adres ve telefonlara bilgilendirme yapıldığı, mükellef tarafından daha sonra e-posta adresinin internet vergi dairesine giriş yapılarak güncellendiğinin tespit edildiği anlaşıldığından, işin esası incelenerek karar verilmesi gerektiğinden kararda isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 07/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.