Danıştay Kararı 4. Daire 2020/801 E. 2023/1597 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2020/801 E.  ,  2023/1597 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/801
Karar No : 2023/1597

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, komisyon karşılığı sahte fatura düzenlediğinden bahisle tanzim edilen vergi tekniği raporu dayanak alınarak takdir komisyonu kararıyla tarh edilen 2016 yılı kurumlar vergisi, 2016/4-6,7-9,10-12 dönemleri vergi ziyaı cezalı geçici verginin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacı adına tanzim edilen vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin değerlendirilmesinden düzenlediği faturaların sahte olduğu sonucuna ulaşıldığından yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ancak mahsup dönemi geçen geçici verginin aranmayacağı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; vergi mahkemesi kararının, geçici verginin kaldırılmasına ilişkin hüküm fıkrasının hukuka uygun olduğu sonucuna varıldığından davalı istinaf başvurusunun reddi gerektiği, davacı adına düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin değerlendirilmesinden düzenlediği faturaların sahte olduğu sonucuna ulaşılamayacağından yapılan tarhiyatın hukuka aykırı olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davalı istinaf başvurusunun reddine, davacı istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, kurumlar vergisi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı tarafından defter ve belgelerin istenildiği halde ibraz edilmediği, yapılan yoklamalarda emtia tespit edilemediği, sosyal güvenlik prim borçları ve vergi borçlarının ödenmediği, davacı adına kayıtlı araç bulunmadığının tespit edildiği, bu tespitlerin komisyon karşılığı sahte fatura düzenlendiği hususunu somut olarak ortaya koyduğundan verilen kararın hukuka aykırı olduğu, temyiz isteminin kabulüyle kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) fıkrasında; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, gerçek mahiyetin, yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia edene ait olduğu düzenlenmiş, 30. maddesinde; resen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanmış, maddenin vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı halleri düzenleyen bentleri arasında sayılan defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların, vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması dolayısıyla ihticaca salih bulunmaması ve de tutulması zorunlu olan defterlerin ve verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması halleri re’sen tarh sebebi olarak öngörülmüş, aynı Kanun’un 134. maddesinde ise, vergi incelemesinden maksadın ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunun araştırılması, saptanması ve sağlanması olduğu kurala bağlanmıştır.
Davacı hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda, 31/03/2016 tarihinden itibaren … Mah. … Sok. Dış Kapı No:… …/… adresinde tuhafiye ürünleri toptan ticareti ile iştigal ettiği, vergi inceleme tutanağının tanzim edilebilmesi için kanuni temsilci ve tek ortak olan …’ye gönderilen 20/03/2018 tarihli imzaya davet yazısına cevaben geri dönüş yapılmadığı, 2016 yılına ait defter ve belgelerin incelemeye ibraz edildiği, 2017 yılına ait defter ve belgelerin ise ibraz edilmediği, 23/08/2017 tarihli yoklamada; iş yerinin … Limited Şirketinden 2.300,00-TL karşılığı kiralandığı ve ödemelerin banka aracılığıyla yapıldığı, beş sigortalı çalıştırılan iş yerinde pos cihazı olmadığı, demirbaş olarak iki adet masa, bir adet bilgisayar, sekiz adet sandalye ve raf dolaplarının bulunduğu, 03/04/2018 tarihi itibariyle vadesi geçmiş ve ödenmesi gereken 613.469,32-TL verginin ödenmediği, davacı şirket adına kayıtlı herhangi bir motorlu aracın bulunmadığı, 2016 yılı için 27.889.512,50-TL, 2017 yılı için 52.869.696,50-TL olarak beyan edilen katma değer matrahlara rağmen ödenecek vergi çıkmadığı, kurumlar vergisi matrahının 2016 yılı için 1.869.615,47-TL, 2017 yılı için 279.743,73-TL olarak beyan edildiği, muhtasar beyanlar ile bildirilen çalışan sayısının 2016/4 ilâ 11 döneminde 1, 2016/12 döneminde 4 olduğu, 2017/1,2 dönemlerinde 4, 2017/3 döneminde 5, 2017/4 döneminde 9, 2017/5 ilâ 11 dönemlerinde 6, 2017/12 döneminde 7 olduğu, 2016 ve 2017 yılları için tahakkuk ettirilen vergilerden hiçbirinin ödenmediği, 2016 yılına ait Ba formları ile diğer mükelleflerden 249 belge karşılığı katma değer vergisi hariç toplam 30.552.119,00-TL tutarında alım bildirildiği, karşılık Bs formları ile mükelefe 194 belge karşılığı 22.785.723,00-TL tutarında satım bildirildiği, 2016 yılına ait Bs formları ile diğer mükelleflere 298 belge karşılığı katma değer vergisi hariç toplam 27.889.511,00-TL tutarında satım bildirildiği, karşılık Ba formları ile mükelleften 248 belge karşılığı katma değer vergisi hariç toplam 27.449.352,00-TL tutarında alım bildirildiği, 2017 yılına ait Ba formları ile diğer mükelleflerden 332 belge karşılığı katma değer vergisi hariç toplam 50.782.048,00-TL tutarında alım bildirildiği, karşılık Bs formları ile mükellefe 207 belge karşılığı katma değer vergisi hariç toplam 33.511.119,00-TL tutarında satım bildirildiği, 2017 yılına ait Bs formları ile diğer mükelleflere 429 belge karşılığı toplam 52.782.595,00-TL tutarında satım bildirildiği, karşılık Ba formları ile mükelleften 367 belge karşılığı toplam 47.351.296,00-TL tutarında alım bildirildiği, alışverişinin %99’unun sahte belge düzenleyen firmalarla olduğu, çalışan olarak gösterilenlerden … tarafından başka bir firmada mutfak işçisi olarak çalıştığını, bu şirkette çalışmadığı, … tarafından ise adı geçen firmada 1,5 yıl sekreter olarak çalıştığı hususlarının beyan edildiği, muhasebe işlerini yürüten …’un ifadesinde yeni kurulmuş firmanın satışlarının iki ay içerisinde çok yüksek olması nedeniyle şüphelendikleri hususunun yer aldığı, düzenlenen faturaların sahte olduğu sonucuna varılarak, fatura bedeli üzerinden %2 oranı uygulanarak komisyon geliri hesaplanması sonucu, dava konusu tarhiyat yapılmış, üç kat vergi ziyaı cezası kesilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, yüksek tutarlı katma değer vergisi matrahları beyan etmesine rağmen, anılan hasılatları yapabilecek ticari organizasyonunun olmadığı, mal ve hizmet alımı yaptığını bildirdiği mükelleflerin çoğu hakkında sahte fatura düzenledikleri yönünde tanzim edilmiş raporlar veya olumsuz tespitler bulunduğu, elde edilen yüksek cirolara rağmen tahakkuk eden düşük tutarlı vergi borçlarının ödenmediği hususları birlikte değerlendirildiğinde; davacının düzenlediği faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan sahte belgeler olduğu sonucuna varılmış olup, matrahın bulunuşu yönünden bir değerlendirme yapılmak suretiyle karar verilmesi gerekirken aksi yöndeki Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, verilecek olan kararda geçici vergi asılları ve geçici vergi aslı üzerinden kesilen üç kat vergi ziyaı cezası yönünden de yeniden değerlendirme yapılacağı tabiidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 22/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.