Danıştay Kararı 4. Daire 2020/762 E. 2020/4173 K. 03.11.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2020/762 E.  ,  2020/4173 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/762
Karar No : 2020/4173

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Dizgi Kırtasiye Bilim Tekstil Gıda Kuyumculuk Dayanıklı Ev Aletleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı
(…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, vergi beyannamelerinin yasal süresi içinde verilmediğinden bahisle, takdir komisyonu kararına istinaden, 2015/5 ve 6 dönemlerine ilişkin olarak re’sen tarh edilen katma değer vergisi ile tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacı şirket tarafından 2015/5 döneminde aylık …-TL, 2015/6 döneminde ise …-TL POS çekimi olmasına rağmen katma değer vergisi bildirilmediğinin sabit olduğu, bu hususa ilişkin ise davacı tarafından bir açıklama veya izahın hem idarece re’sen takdire gidilmeden istendiği sırada, hem de dava aşamasında ileri sürülemediğinin anlaşıldığı, dolayısıyla çekim yapılmış olan POS tutarının katma değer vergisi matrahı kabul edilmesi suretiyle yapılan tarhiyatta ve tarh edilen vergilere bağlı olarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı; vergi ziyaı cezalarının tekerrür hükümleri arttırılarak kesilen kısmı bakımından ise; tekerrür uygulamasına esas alınan cezanın; 2010 yılına ilişkin olarak süresinden sonra verilen kurumlar vergisi düzeltme beyannamesine istinaden 20/01/2012 tarihli ihbarname ile kesilen ve aynı yıl içinde kesinleşen cezaya dayandırıldığının anlaşıldığı, buna göre, 2012 yılını izleyen 2013 yılından itibaren tekerrür hükümlerinin uygulanması mümkün bulunduğundan, 2015 yılı içinde işlenen fiilden dolayı vergi ziyaı cezasının %50 oranında artırılarak kesilen kısmında da hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusunun kabulü ile Mahkeme kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı şirket tarafından, dava konusu dönemlerde takdire esas fiillerinin bulunduğu ancak matrah takdirini gerektirecek bir işlemlerinin söz konusu olmadığı, takdir komisyonu kararının dayanaksız olduğu, dava konusu dönemlere ilişkin matrah artırımında bulunulduğu belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar Danıştay bozma kararı esas alınarak verilen Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Mahkeme kararlarının Danıştay tarafından bozulması halinde, Mahkemelerce bozmaya ilişkin kararlar üzerine yeniden verilen kararlara karşı yapılan temyiz başvuruları, bozma kararındaki esaslara uyulup uyulmadığı yönünden incelenebilecektir.
Temyiz istemine konu kararın vergi ziyaı cezalı tarhiyatlara ilişkin kısmının Danıştay Dördüncü Dairesinin 11/02/2019 tarih ve E:2018/4892, K:2019/1022 sayılı kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, temyiz konusu karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Tekerrür hükümlerine göre artılarak kesilen vergi ziyaı cezalarına ilişkin temyiz istemine gelince;
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine 03/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.