Danıştay Kararı 4. Daire 2020/3642 E. 2020/4322 K. 16.11.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2020/3642 E.  ,  2020/4322 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/3642
Karar No : 2020/4322

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, taşınmaz satışlarının ticari faaliyet olduğundan bahisle re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı 2010 yılı gelir vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Vergi Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının kendisine ait olan arsalarını kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle müteahhide vermesi ve devamında bağımsız bölüm elde ettiği, davacının gayrimenkul alım-satımı işleriyle uğraşmadığı, bu haliyle davacının devamlılık ve organizasyon içeren şekilde 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37. maddesi kapsamında ticari kazanç elde ettiğini gösteren bir faaliyetinin bulunmadığı, davacının gayrimenkul satışından elde ettiği kazancını beyan dışı bıraktığından bahisle vergi inceleme raporunda belirtilen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporuna atıf yapılmak suretiyle re’sen takdir edilen matrah üzerinden 2010/1-12 dönemine ilişkin olarak tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir vergisinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Bir faaliyetin ticari sayılabilmesi için gelir elde edilmesi amacıyla, devamlı ve ticari organizasyon içinde yapılması gerektiği, devamlı olarak uğraşma koşulunun, bir vergilendirme döneminde birden çok kez bu işlemlerin yapılması ya da birden fazla vergilendirme döneminde işlem yapılmasını ifade ettiği, gayrimenkul alım satımıyla uğraşan bir kişinin kazanç sağlama amacı dışında söz konusu faaliyeti yürüttüğünün iktisadi ve ticari teamüllere aykırı olup, bu işlemlerin kazanç sağlama amacıyla yapıldığını kanıtlama yükünün de bunu iddia edene düşeceği, tüm bu sebeplerle davanın reddi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar Danıştay bozma kararı esas alınarak verilen mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.