Danıştay Kararı 4. Daire 2020/2604 E. 2023/1554 K. 21.03.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2020/2604 E.  ,  2023/1554 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/2604
Karar No : 2023/1554

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ait muhtelif vergi ve cezaların tahsili için düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; …, …, …, …, …, … sayılı ödeme emirlerin tebliğinin ilanen yapıldığının davalı idarece belirtildiği halde tebliğ evrakının dosyaya sunulamadığı, vade tarihi 2011 olan söz konusu ödeme emirleri içeriği amme alacaklarının tahsil zamanaşımı süresi içinde tahsilinin sağlanamadığı, anılan amme alacaklarının zamanaşımına uğradığı, …, …, …, …, …, … sayılı ödeme emirleri içeriği amme alacaklarının kaynağı tarh ve tahakkuk işlemlerine karşı … Vergi Mahkemesi’nin E…., E…., E…. E…. ve E…. sayılı dosyalarında dava açıldığı, …sayılı ödeme emrinin 2. sırasında yer alan, … sayılı ödeme emrinin 4. sırasında yer alan, … sayılı ödeme emrinin 1,2,3,4. sıralarında yer alan amme alacakları ile … sayılı ödeme emri içeriği amme alacaklarının kaynağı tarh ve tahakkuklara karşı E…. sayılı dosya üzerinden açılan davada verilen … tarih ve … sayılı karar ile anılan tarh ve tahakkuklar hukuka aykırı görülerek kaldırıldığından, ödeme emirlerinin bu kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı, …, …, …, …, … sayılı ödeme emirlerinin kalan kısımları içeriği amme alacaklarının kaynağı tarh ve tahakkuklara karşı açılan davalarda E…., E…., E…., E…. ve E…. sayılı dosyalarında yapılan yargılama sonunda … tarih ve K…. K…., K…., K…., K…. sayılı kararlar ile anılan kısımlar yönünden davanın (süre aşımı nedeniyle) reddine karar verildiği, ayrıca … sayılı ödeme emrinin 27. sırasında yer alan amme alacağının kaynağı ihbarnamenin tebliğine rağmen itirazsız kesinleştiği, ödeme emirlerinin bu kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinde, dava dilekçelerinin dava konusu işlemin kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği, Kanunun 15/1-b maddesinde de, dava konusu edilebilecek bir işlem bulunmadığı takdirde davanın reddedileceği hüküm altına alınmıştır.
Dava konusu olayda, davacı tarafından, 25/05/2017 tarihli borç sorgulama listesi ile haberdar olduğu 2010, 2011 ve 2012 yıllarına ait muhtelif vergi ve cezalara ilişkin ödeme emirlerinin dava konusu edildiği görülmektedir.
Vergi mahkemesinde dava açmaya yetkili olanları belirleyen 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 377. maddesinin 1. fıkrasında; mükellefler ve kendilerine vergi cezası kesilenlerin, tarhedilen vergilere ve kesilen cezalara karşı vergi mahkemesinde dava açabilecekleri belirtildikten sonra, 378. maddesinde de; vergi mahkemesinde dava açabilmek için verginin tarhedilmesi, cezanın kesilmesi, tadilat ve takdir komisyonları kararlarının tebliğ edilmiş olması, tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödeme yapılmış veya ödemeyi yapan taraftan verginin kesilmiş olması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Buna göre vergi mahkemelerinde dava konusu edilebilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu idari işlemler, tesis sebepleri, şekli, doğuracağı hukuki sonuçları vergi kanunlarıyla belirlenmiş tahakkuk fişi, vergi/ceza ihbarnameleri, vergi tevkifatı yapılması, aleyhe yapılan düzeltme işlemleri, düzeltme ve şikayet yoluyla düzeltme taleplerinin yetkili makamlarca reddi, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin ödeme emri, haciz, ihtiyati tahakkuk ve ihtiyati haciz gibi işlemlerdir.
Bu durumda; mükelleflerin vergi idaresine olan borçlarını gösterir bilgilendirici mahiyette olan borç döküm listesi idari davaya konu olabilecek kesin ve icrai nitelikte işlem olmadıklarından, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15/1-b maddesi uyarınca, borç sorgulama sonucu öğrenilen ödeme emirlerinin kaldırılması istemiyle açılan davanın incelenmeksizin reddi gerektiğinden, esastan kabul edilen davaya karşı yapılan istinaf başvurusunu reddeden Vergi Dava Dairesi kararında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının Üye …’ın karşı oyu ve oyçokluğuyla BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 21/03/2023 tarihinde karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyize konu olayda davacı tarafından borç döküm listesinin iptali istemiyle değil, borç döküm listesi içeriğinde yer alan vergi ve cezalar nedeniyle düzenlenen ödeme emirlerinin kaldırılması istemiyle dava açıldığı anlaşılmakta olup, bu haliyle söz konusu işlemin davaya konu olabilecek kesin ve icrai nitelikte bir işlem olduğu görülmektedir.
Açıklanan nedenle Vergi Mahkemesince verilen karara karşı yapılan temyiz isteminin esastan incelenmesi gerekirken, davanın incelenmeksizin reddi gerektiği belirtilerek verilen Dairemiz bozma kararına katılmıyorum.