Danıştay Kararı 4. Daire 2019/9770 E. 2022/9601 K. 29.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/9770 E.  ,  2022/9601 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/9770
Karar No : 2022/9601

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen 2013/3,7,8,9,10,11 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Sincan Vergi Dairesi mükellefi …, Yıldırım Beyazıt Vergi Dairesi mükellefi … Reklam İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının incelenmesinden, bu mükellefler tarafından düzenlenmiş faturaların sahte olduğu görüldüğünden, tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinde hukuka aykırılık bulunmadığı; Ostim Vergi Dairesi mükellefi … Hırdavat Metal İnşaat Otomotiv Nakliyat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitler düzenlenen faturaların sahte olduğunu ortaya koymada yeterli olmadığı anlaşıldığından, cezalı tarhiyatların adı geçen mükelleften alınan faturalardan kaynaklı kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı, sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığıOstim Vergi Dairesi mükellefi … Hırdavat Metal İnşaat Otomotiv Nakliyat Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; mükellefin belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda hırdavat malzemesi ve el aletleri perakende ticareti faaliyetinde bulunmak üzere mükellefiyetinin tesis edildiği, 22/08/2017 tarihinde re’sen mükellefiyetine son verildiği, şirketin 100.000,00 TL sermaye ile kurulduğu,…’nın şirketin tek ortağı ve müdürü olduğu, şirket müdürünün sahte belge düzenleme ve adreste bulunamama nedeniyle özel esaslarda yer aldığı ve sahte belge düzenleme yönünden devam eden incelemesinin bulunduğu, başka şirkette ortaklık bilgisine rastlanılmadığı, 2016 yılı kurumlar vergisi, 2016 ve 2017 yılı geçici vergi ve katma değer vergisi beyannamelerinin verildiği, 2016 yılında 2 ila 5 işçi, 2017 yılının Mart ayına kadar 3 işçinin çalıştırıldığı, 2016 yılı katma değer vergisi matrahının toplam 37.145.027,77 TL olarak, 2017 yılı katma değer matrahının da toplam 12.800.587,69 TL olarak beyan edildiği, katma değer vergisi beyanlarına göre hesaplanan katma değer vergisi tutarının yüksek olmasına karşın anılan dönemlerde ödenecek katma değer vergilerinin cüzi miktarda beyan edildiği, vadesi geçmiş ve bugün ödenmesi gereken toplam borç tutarının 11.002,86 TL olduğu, bu tutarın 10.564,09-Tl’sinin verginin aslına ait olduğu, 09/12/2015 tarihli işe başlama e-yoklama fişinde; şirketin faaliyet konusunun, belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda hırdavat ve el aletleri perakende ticareti olduğu, iş yerinin 50 m2 olduğu, iş yerinin kira olup kira sözleşme tarihinin 01/12/2015 tarihli olduğu, kira tutarının aylık net 450,00 TL olduğu, çalışan işçisinin bulunmadığı, tespit edilen ödeme kaydedici ile pos cihazının olmadığı, iş yerinde muhtelif miktarda ve çeşitte hırdavat malzemeleri ve büro malzemelerinin mevcut olduğu, 10/03/2016 tarihli e-yoklama fişinde; şirketin faaliyetine devam ettiği, çalışan işçi sayısın 3 kişi olduğu, ödeme kaydedici ve pos cihazı bilgilerinin olmadığı, tahmini olarak 45.000,00 TL emtianın bulunduğu, büro malzemelerinin bulunduğu, 21/06/2016 tarihli e-yoklama fişinde; şirketin faaliyetine devam ettiği, çalışan işçi sayısın 5 kişi olduğu olduğu, ödeme kaydedici ve pos cihazı bilgilerinin olmadığı, yoklamada bahse konu adreste toptan ürün ticareti yapılmakta olduğunun anlaşıldığı, iş yerinin ağırlıklı olarak ofis olarak kullanıldığı ve teşhir amaçlı ürünlerin bulunduğu, 04/05/2017 tarihli e-yoklama fişinde; şirketin faal olduğu, çalışan sayısının 4 kişi olduğu, şube ve deposunun bulunmadığı, demirbaş olarak 1 adet büro masası, 1 adet büro koltuğu, 3 adet raf, 2 adet stand bulunduğu ve iş yerinde yaklaşık 100.000,00 TL değerinde emtia olduğu hususlarının tespit edildiği, mükellefin 2016 yılında 35.815.087,00 TL mal ve hizmet satın aldığının Ba formuyla tespit edildiği, ancak karşı mükelleflerce 171.086,00 TL mükellefe mal satıldığına dair Bs bildiriminde bulunulduğu, öte yandan 168 belge karşılığı 14.459.546,00 TL mal ve hizmet alımında bulunduğu … hakkında 01/01/2016 tarihinden itibaren düzenlediği tüm belgelerin sahte olduğu yönünde vergi tekniği raporu bulunduğu, 102 belge karşılığı 9.020.334,00 TL mal ve hizmet alımında bulunduğu …’ün sahte belge kullanma ve adreste bulunamama nedeniyle özel esaslara alındığı, 170 belge karşılığı 12.163.421,00 TL mal ve hizmet alımında bulunduğu … hakkında 2011 yılına ilişkin sahte belge düzenlediği yönünde 22/10/2016 tarihli vergi tekniği raporu bulunduğu, anılan raporda 2016 yılına ilişkin tespite yer verilmediği ancak sahte belge düzenleme nedeniyle özel esaslar kapsamında olduğu ve incelemesinin devam ettiğinin belirtildiği, mükellefin 2016 yılında 37.131.584,00 TL mal ve hizmet sattığının Bs formu ile tespit edildiği, ancak karşı mükelleflerce 40.589.426,00 TL mükelleften mal ve hizmet satın alındığına dair Ba bildiriminde bulunulduğu, mükellefin 2017 yılında 12.751.166,00 TL mal ve hizmet satın aldığının Ba formuyla tespit edildiği, ancak karşı mükelleflerce 4.117.446,00 TL mükellefe mal satıldığına dair Bs bildiriminde bulunulduğu, 2.292.402,00 TL mal ve hizmet alımında bulunduğu … hakkında sahte olduğu yönünde vergi tekniği raporu bulunduğu, 1.852.004,00 TL mal ve hizmet alımında bulunduğu … ve … İnşaat Nakliyat ve Ticaret Anonim Şirketi’nin sahte belge düzenleme nedeniyle özel esaslara alındığı, diğer iki firmanın ise genel esaslara tabi olduğu, mükellefin 2017 yılında 12.795.247,00 TL mal ve hizmet sattığının Bs formu ile tespit edildiği, karşı mükelleflerce12.546.937,00 TL mükelleften mal ve hizmet satın alındığına dair Ba bildiriminde bulunulduğu, şirketin aktifine kayıtlı motorlu taşıt bilgisinin bulunmadığı, mükellef temsilcine yapılan mal ve hizmet alış satışlarının nasıl yapıldığının sorulması üzerine dışardan hizmet alınmak suretiyle beyan edildiği, fakat bununla ilgili nakliye belgesinin olmadığının belirtildiği, şirketten ayrılan iki işçinin de ifadesinde, şirketin hırdavat malzemesi alım satım faaliyetinde bulunduğu, şirkete ait bir deponun olmadığı, şirkette kardeşi ile birlikte çalışanların olduğu, maaşların asgari ücret üzerinden elden aldıklarının beyan edildiği, mükellef kurumun hesaplarının yer aldığı bankalardan elde edilen bilgilerden; sahte belge düzenleme nedeniyle hakkında vergi tekniği raporu bulunan kişiler tarafından muhtelif zamanlarda para çekme işleminin gerçekleştirildiği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden; mal ve hizmet alımında bulunulan mükellefin hırdavat malzemesi ve el aletleri perakende ticareti faaliyetinde bulunmak üzere kurulması, düzenlediği faturaların paslanmaz sac, levha sac, çimento, boru, inşaat demiri, profil, dolum malzemesi olması, şirketin 100.000,00 TL sermaye ile kurulup 2016 yılında 35 milyon TL, 2017 yılında 12 milyon TL mal alımında bulunacak ticari faaliyette bulunması ve 22/08/2017 tarihinde faaliyetinin re’sen terkin edilmesi, Ba Bs bildirimlerinin uyumsuz olduğu, mal alışı yapılan mükellefler hakkında olumsuz tespitlerin bulunması, iş yeri adresinde yapılan yoklamalarda herhangi bir şube, depo ve araç bulunmadığı dikkate alındığında, ticari organizasyonlarına göre beyan edilen matrahlara ulaşılmasının ticari ve teknik icaplara uygun olmaması karşısında, adı geçen mükellefin davacıya düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığından temyize konu kararın buna ilişkin kısmında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 29/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.