Danıştay Kararı 4. Daire 2019/8857 E. 2020/523 K. 05.02.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/8857 E.  ,  2020/523 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/8857
Karar No : 2020/523

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
2- …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek aleyhlerine olan hüküm fıkralarının taraflarca bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, 2007 takvim yılına ait defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle 2007/1 ila 12 dönemleri için re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının defter ve belge isteme yazısının eşine tebliğ edildiği, bunun usulsüz tebliğ olduğuna ilişkin iddialarının yargılamanın yenilenmesine ilişkin ilgili kanun maddesinde sayılanlardan hiçbirisine girmediği, yasanın aradığı koşulların gerçekleşmediği anlaşıldığından davacının yargılamanın yenilenmesi talebinin yerinde görülmediği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davacının yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Firmalarının sahte fatura kullanıldığından dolayı incelemeye alındığı, faturaları kullanılan firmalara ilişkin araştırma yapılmadan nitelikli bir soruşturma ve incelemeden geçilmeden yapılan tarhiyatların hukuka aykırı olduğu, somut deliller araştırılmadan ve ortaya konulmadan karar verildiği, ilgili döneme ilişkin defter ve belgelerinin incelenmeden karar verilmesinin davacının savunma yapma hakkının ihlali olduğu, faturası kullanılan şirketlere ilişkin olumsuzlukların kendi şirketlerine yüklenmesinin hukuka aykırı olduğundan kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı vekili tarafından dava dilekçesine savunma sunulmuş olmasına rağmen kendisini vekille temsil ettiren idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği, kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar, temyiz konusu kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz İncelemesi Üzerine Verilecek Kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği hükme bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanunun 31. maddesinde, yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nu yürürlükten kaldıran 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “diğer Kanunlardaki yargılama usulü ile ilgili hükümler” başlıklı 447. maddesinde, “mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 18/06/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’na yapılan yollamalar, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun bu hükümlerin karşılığını oluşturan maddelerine yapılmış sayılır” kuralına yer verilmiştir. Bu madde uyarınca 6100 sayılı Kanunun ilgili 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda Kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretinin yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise “Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; davalı idarenin yargılama sürecinde vekil aracılığıyla temsil edildiği ve yargılamanın yenilenmesi talebiyle ilgili dava dilekçesi idareye tebliğ edildikten sonra yasal süresi içinde idare adına savunma verildiği, … Vergi Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda “yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine” karar verildiği, dolayısıyla, kararın verildiği 05/07/2019 tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 2019 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı idarenin vekalet ücretine hak kazandığı, buna rağmen kararda idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmıştır.

Bu husus yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, hüküm fıkrasına “kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.512,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödemesine” ibaresi eklemek suretiyle kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kararın vekalet ücreti kısmı bakımından düzeltilerek ONANMASINA,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.