Danıştay Kararı 4. Daire 2019/7752 E. 2023/276 K. 18.01.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/7752 E.  ,  2023/276 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7752
Karar No : 2023/276

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Tekstil Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, adına tanzim edilen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’na atıfta bulunan takdir komisyonu kararlarına istinaden 2012/2 ve 3 dönemlerine ilişkin olarak tarh edilen vergi zıyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 213 sayılı Kanun’un 114/2. maddesinde yer alan takdir komisyonuna başvurulmasının zamanaşımını durduracağına ilişkin düzenlemenin, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması durumunda takdir komisyonunca yeterli inceleme ve tespitlerin yapılması amacıyla getirilmiş bir düzenleme olduğu, dava konusu olayda olduğu gibi sırf zamanaşımını durdurmak için kullanılmasının mümkün bulunmadığı, bu nedenle, sırf zamanaışımını durdurmak için yapılan takdir komisyonuna sevk işlemini, 213 sayılı Kanun’un 114/2. maddesinde öngörülen zamanaşımı süresini durdurmayacağından, zamanaşımı süresinin dolduğu 31/12/2017 tarihinden sonra yapılan tarh ve tebliğde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygun olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde; Re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunmasıdır. Vergi beyannamesinin kanuni süresi geçtiği halde verilmemesi halinde vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı kabul edilmiştir. Anılan Kanun’un “Takdir Kararı” başlıklı 31. maddesinde ise; takdir komisyonunca belli edilen matrah veya matrah kısmının takdir kararına bağlanacağı ve takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahatın takdir kararlarında bulunması gereken malumat arasında olduğu belirtilmiştir. Kanunun 75. maddesinde de, takdir komisyonlarının vergi matrahı takdir ederken Vergi Usul Kanunu’nda sayılan inceleme yetkisine haiz oldukları hükme bağlanmıştır.
Vergi Usul Kanunu’nun uyuşmazlık döneminde yürürlükte bulunan 114. maddesinde; vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zaman aşımına uğrayacağı, şu kadar ki vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulmasının zaman aşımını durduracağı, duran zaman aşımının mezkur komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren işlemeye devam edeceği hükme bağlanmış olup, zaman aşımının sadece takdir komisyonuna başvurmakla duracağı anlaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davalı idarece 2012/2, 3 dönemleri matrah takdiri için 25/12/2017 tarihinde takdir komisyonuna sevki ile zamanaşımının durduğu, takdir komisyonunca … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’na istinaden davacının dönem matrahının … tarih ve …, … sayılı kararları ile takdir edildiği, vergi/ceza ihbarnamelerinin 22/10/2018 tarihinde düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, takdir komisyonu kararının vergi dairesine geldiği tarihten itibaren 6 gün içerisinde ihbarnamenin tebliğ edilmemesi halinde tarhiyatın zamanaşımına uğrayacağı, dolayısıyla takdir komisyonu kararının vergi dairesine hangi tarihte geldiğinin açıklığa kavuşturulması ve bu tarihe göre uyuşmazlıkta tarh zamanaşımı bulunup bulunmadığının incelenmesi gerekirken, salt zamanaşımı süresini durdurmak amacıyla takdire sevk işlemi yapıldığından bahisle uyuşmazlık konusu vergi ve cezaların zamanaşımına uğradığından bahisle verilen temyize konu Vergi Dava Dairesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 18/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

(X) KARŞI OY:
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.