Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2019/7738 E. , 2023/1727 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7738
Karar No : 2023/1727
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle hazırlanan vergi inceleme raporu uyarınca, re’sen tarh edilen 2013/1, 2, 6, 7, 8, 9, 10, 11 ve 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:… K:… sayılı kararda; davacının ilgili dönemde faturalarını alarak kayıtlarına intikal ettirdiği, İkitelli Vergi Dairesi mükellefi … İth. İhr. İnş. Tur. Teks. Ve Taş. San. Tic. Ltd. Şti., Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi … ve Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi … hakkında idarece yapılan tespitlerden söz konusu faturaların sahte olduğunun somut bir biçimde ortaya konulamamış olduğu dolayısıyla cezalı tarhiyatın bu kısmında ve kanunda aranılan şartların olayda gerçekleşmediği gerekçesiyle kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı, kalan kısımlar yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, idarece yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, kararın aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, kararın, Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi … ve Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi …’dan alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkralarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
İkitelli Vergi Dairesi mükellefi … İth. İhr. İnş. Tur. Teks. Ve Taş. San. Tic. Ltd. Şti.’den alınan faturalar dolayısıyla yapılan cezalı tarhiyat yönünden;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
İkitelli Vergi Dairesi mükellefi … İth. İhr. İnş. Tur. Teks. Ve Taş. San. Tic. Ltd. Şti.’ hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunda özetle; … Mah. … Cad. … sok.No:… … adresinde Çimento, alçı, harç, kireç, mozaik vb. inşaat malzemeleri toptan ticareti ile iştigal etmek üzere 30/03/2000 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği ve 31/03/2015 tarihinde re’sen terkin edildiği, 25/07/2013 tarihli yoklamada; demirbaş olarak 1 tv, 1 döner rafı, 1 buzdolabı, 1 vantilatör, 3 boydan boya raf, 3 sandalye, 1 çekyat, 1 koltuk takımı, 3 sekreter masası, 1 deposunun bulunduğu, sigortalı çalışanının bulunmadığı, 16/01/2014 tarihli yoklamada; adresteki işyerinde başka firmanın bulunduğu, 07/07/2014 tarihli yoklamada; mükellefin faal olduğu, demirbaş olarak 1 kaynak makinesi, 1 takım çantası, iskele malzemeleri ve bilumum dekorasyon aletleri bulunduğu, 2 sabit çalışanın bulunduğu, diğer çalışanların şantiyelerde olduğunun beyan edildiği, 03/06/2015 tarihli yoklamada; şirket tabelasının bulunduğu ancak iki dükkanında kilitli ve kapalı olduğu, camından bakıldığında muhtelif inşaat malzemesi bulunduğunun görüldüğü, 03/06/2015 tarihli yoklamada; mükellefin No:67/A’da inşat malzemeleri, No:67/B’de ise ofis faaliyetlerinin yürütüldüğü, iki dükkanın girişlerinin ayrı olduğu, yirmi dört(24) sigortalı çalışanın şirket bünyesindeki şubelerde ve pazarlamada çalıştığı, merkezde sigortalı çalışanın bulunmadığı, demirbaş olarak 1 adet ofis takımı, 1 adet faks makinası ve muhtelif inşaat malzemeleri olduğu, 2013 ve 2014 yılı kurumlar vergisi, gelir geçici vergisi, katma değer vergisi ve muhtasar beyannamelerinin verildiği, mükellefin çalıştırdığını beyan ettiği işçiler nedeniyle Sosya Güvenlik Kurumuna 11/10/2016 tarihi itibariyle 234.046,81 TL işyeri borç aslı ve 59.342,73 TL işyeri gecikme zammı tutarında borç bulunduğu, 2013 takvim yılında mükellef tarafından 22.986.677,57 TL matrah beyan edildiği, mükelleften mal ve hizmet alımında bulunan mükelleflerin alış bildirimlerinin 17.685.755,00 TL olduğu, buna karşılık mükellefin 22.986.677,57 TL bildirimde bulunduğu, mükellefe mal ve hizmet satımında bulunan mükelleflerin satış bildirimlerinin 62.792,00 TL olduğu, buna karşılık mükellefin 4.642.791,00 TL bildirimde bulunduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıdaki tespitlerin, davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporuyla birlikte değerlendirilmesinden; bir kısım vergisel yükümlülüğünü biçimsel olarak yerine getiren ilgili mükellefin; organizasyon yapısıyla söz konusu ticareti yapmasının ticari teknik icaplara aykırı olduğu, yüksek tutarda cirolar elde ettiği halde bazı dönemler beyanname vermediği, yüksek tutarlı matrah bildirimine karşın düşük tutarlı ödenecek katma değer vergisi olduğu, vergi idaresine ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na yüksek tutarlı borçları bulunduğu buna göre yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık aksi yönde verilen kararda hukuk isabet bulunmadığı anlaşılmaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi … ve Davutpaşa Vergi Dairesi mükellefi …’dan alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının İkitelli Vergi Dairesi mükellefi … İth. İhr. İnş. Tur. Teks. Ve Taş. San. Tic. Ltd. Şti.’den alınan faturalar dolayısıyla yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 28/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.