Danıştay Kararı 4. Daire 2019/7566 E. 2022/9186 K. 26.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/7566 E.  ,  2022/9186 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7566
Karar No : 2022/9186

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, sahte fatura kullandığından bahisle vergi inceleme raporuna istinaden resen tarh edilen 2010/1 ila 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .. Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacıya fatura düzenleyen …, …, …İnş. Nakl. Mühen. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve … Müşavirliği ve İnşaat Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarında yer alan tespitler, anılan mükellefler tarafından düzenlenen faturaların sahte olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığından yapılan cezalı tarhiyatta ve kayıt dışı satış nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat yönünden; yapılan cezalı tarhiyatlara karşı … Vergi Mahkemesinin E…. sayılı dosyasında dava açıldığı, anılan dosyada Mahkemenin … tarih ve K…. sayılı kararı ile cezalı gelir vergisi tarhiyatı hukuka aykırı görülerek kaldırıldığından bu kısımlar yönünden hukuka uyarlık; davacıya fatura düzenleyen diğer mükellefler hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporlarının tetkikinden, bu mükellefler tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifasına dayanmadığı anlaşıldığından, söz konusu faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatta ise hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; Davacıya fatura düzenleyen …, …, …İnş. Nakl. Mühen. San. ve Tic. Ltd. Şti hakkındaki vergi tekniği raporunda yer alan tespitlere göre, düzenlenen faturaların sahte olduğu sonucuna ulaşıldığından cezalı tarhiyatlarda ve kayıt dışı satış nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın buna ilişkin kısımlarının kaldırılmasına ve davanın reddine; … Müşavirliği ve İnşaat Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarında yer alan tespitler, anılan mükellefler tarafından düzenlenen faturaların sahte olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığından yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılarak davalı istinaf başvurusunun buna ilişkin kısmının reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı adına yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, temyiz isteminin kabulü ve Vergi Dava Dairesi kararının aleyhe olan kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı … Müşavirliği ve İnş. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; gayrimenkul acentelerinin faalyetleri ile iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 07/01/2008 tarihinde faaliyete başladığı, mükellefiyetinin 29/02/2012 tarihinde terkin edildiği, defter ve belge isteme yazılarının şirket yetkilisi …’ya tebliğ edilmesine rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmediği, şirketin ortaklık yapısının 2009 yılında değiştiği, yeni ortakların … ve … olduğu, şirketin 2009-2012 yılları defter tasdiklerine ilişkin herhangi bir bilgi veya belgeye rastlanılmadığı, 09/02/2012 tarihli yoklamada, şirketin adreste bulunmadığı, çevrede tanınmadığı, adresten taşındığının tespit edildiği, 2009/Şubat-Temmuz dönemlerinde katma değer vergisi matrahının “0” olarak beyan edildiği, 2009/Ağustos-Aralık dönemleri katma değer vergisi matrah toplamının 6.660.830,00 TL, 2010 yılı katma değer vergisi matrah toplamının 11.409.356,96 TL, 2011 yılı katma değer vergisi matrah toplamının 6.363.434,13 TL olduğu, 2012 takvim yılında katma değer vergisi beyannamesi vermediği, şirketin 2009 yılında 6.317.800,00 TL tutarında mal veya hizmet aldığını beyan ettiği, bu mükelleflerden üçü hakkında sahte belge düzenleme nedeniye rapor tanzim edildiği, 2010 yılında 9.828.919,00 TL tutarında mal veya hizmet aldığını beyan ettiği, bu mükellefler tarafından verilen karşılık form Bs bildirim formunun bulunmadığı ve bu mükelleflerden altısı hakkında sahte belge düzenleme nedeniye rapor tanzim edildiği, 2011 yılında 19.282.847,00 TL tutarında mal veya hizmet aldığını beyan ettiği, bu mükellefler tarafından karşılık Bs formu ile bildirilen tutarın ise 5.483.970,00 TL olduğu, 2012 yılında 6.855.279,00 TL tutarında mal veya hizmet aldığını beyan ettiği, şirketin form Bs bildirim formu ile 2009 yılında 2.079.958,00 TL tutarında mal veya hizmet sattığını beyan ettiği, 2010 yılında 12.336.561,00 TL tutarında mal veya hizmet sattığını beyan ettiği, şirketin 2010 yılında düzenlediği ancak katma değer vergisi matrahına dahil etmediği faturaların bulunduğu, beyan edilen matrahtan daha fazla fatura düzenlediğinin tespit edildiği, 2011 yılında 22.330.937,00 TL tutarında mal veya hizmet sattığını beyan ettiği, 2011 yılında beyan ettiği katma değer vergisi matrahı ile düzenlediği faturalar arasında büyük farklar bulunduğunun tespit edildiği, 2012 yılında beyanda bulunmamasına rağmen Ba formu ile şirketten 264.264,00 TL tutarında mal veya hizmet aldığını beyan eden mükelleflerin bulunduğu, şirketin rapor tarihi itibariyle 55.276,44 TL tutarında vergi aslı borcu bulunduğu, faal olduğu dönemde 3.273,99 TL vergi aslı ödemesinin bulunduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda açıklanan tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, anılan mükellefin katma değer vergisi beyanları ile Ba-Bs bildirimleri arasında uyumsuzluk olması, yapılan yoklamalarda mükellefin adresinde bulunmaması, defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmemesi, yüksek miktarda ciro belirtmesine rağmen tahakkuk eden düşük tutarlı vergilerin ödenmemesi hususları göz önünde bulundurulduğunda, bu mükellefin uyuşmazlık konusu dönemlerde gerçek bir ticari faaliyetinin bulunmadığı ve davacıya düzenlemiş olduğu faturaların sahte belge niteliğinde olduğu sonucuna varıldığından Mahkeme kararının bu mükelleften alınan faturalardan kaynaklı tarhiyatın kabulüne ilişkin hüküm fıkrasına yönelik istinaf isteminin reddine dair Vergi Dava Dairesi kararında isabet bulunmamıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 26/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.