Danıştay Kararı 4. Daire 2019/7560 E. 2023/854 K. 21.02.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/7560 E.  ,  2023/854 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7560
Karar No : 2023/854

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU :… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının 2013 ve 2014 yılı hesap ve işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen vergi tekniği raporu ile sahte fatura düzenleyerek komisyon geliri elde ettiğinin tespit edilmesi üzerine takdir komisyonu kararına istinaden adına resen tarh edilen 2013/12 dönemi üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının faturaları düzenlendiği dönem itibariyle salt sahte fatura ticareti yaptığı yönünde somut bir tespitin bulunmadığı, yapılan yoklamaların tümünün dava konusu dönemden sonra olduğu, bu anlamda davacının belirtilen dönemde faaliyette bulunmadığı hususunun somut bilgi ve belgeye dayalı olarak ortaya konulamadığı, işe başlama yoklamasında yapılan tespitler ile iş yeri sahibince verilen ifadelere bakıldığında iş yerinde muhtelif kırtasiye malzemelerinin olduğu, telefon kılıfı imalatı ve satışı da yapıldığı, işçi çalıştırıldığı, dolayısıyla davacının ilgili dönemlerde ticari faaliyetinin bulunduğu, anılan dönemlerde beyannamelerini verdiği, ilgili yıla ait defter ve belgelerinin tasdikli olduğu, bu nedenle Ba-Bs formlarından hareketle davacının 2013 ve 2014 yıllarında düzenlediği tüm faturaların sahte olarak değerlendirilmesinin mevcut tespitler çerçevesinde mümkün bulunmadığından davacı adına yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 21/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.