Danıştay Kararı 4. Daire 2019/7203 E. 2023/253 K. 18.01.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/7203 E.  ,  2023/253 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/7203
Karar No : 2023/253

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı hakkında, sahte fatura kullanıldığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden resen tarh edilen 2012/11 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; ihtilaflı dönemde davacının fatura aldığı Cumhuriyet Vergi Dairesi mükellefi … Demir Çelik Nak. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerin düzenlenen faturaların sahte belge niteliğinde olduğunu ortaya koymaya yeterli olmadığından, bahsi geçen firmadan alınan faturalar nedeniyle yapılan tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı mükellefin sahte faturaları temin ettiği alt mükellef hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda faturaların sahte olduğu hususu yeterli ve hukuken geçerli tespitlerle ortaya konulduğundan bahisle dava konusu tarhiyatların hukuka uygun olduğu belirtilerek, söz konusu Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı Cumhuriyet Vergi Dairesi mükellefi … Demir Çelik Nak. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; şirketin … tarihinde, … Cd. … Pasajı … Kat No:… Yenişehir/ Diyarbakır adresinde, demir cevherleri toptan ticareti faaliyetinde bulunmak üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, mükellefiyetinin 28/10/2014 tarihinde resen terkin edildiği, şirketin kanuni temsilcisinin mernis adresinin olmaması sebebiyle mükellef kurumun tarh dosyasında yer alan … Mah. … Cd. … Elazığ adresine 26/10/2016 tarihinde defter belge isteme yazısının gönderildiği, adreste bulunanın ifadesine göre kanuni temsilcinin yurt dışında olduğunun belirtilmesi üzerine söz konusu yazının müfettişliğe iade edildiği, incelemenin tarh dosyasında yer alan bilgiler, GİBİNTRANET veri sistemi ve harici veriler esas alınarak yapıldığı, mükellef kurumun %95 hisse ile ortağı ve yöneticisinin … olduğu, %5 lik hissenin ise … ‘a ait olduğu, bilgi almak üzere … ‘a yazı gönderildiği, ancak ulaşılamadığı, şirketin ortak veya yönetici olduğu başka herhangi bir şirket bulunmadığı, … ‘ın … dışında … Ltd. Şti.’ne ortak olduğu, şirketin sahte belge kullanma gerekçesiyle özel esaslara tabi olduğu ve mükellefiyetinin resen terk ettirildiği, mükellef kurumun (… ) 200,000 TL sermaye ile kurulduğu, ortak … ‘ın 21/03/2013 tarihinde hisselerini …’a devrettiği, şirketin merkezinin 15/05/2013 tarihinde … Mah. … Cd. … Çankaya/Ankara adresine taşındığı, mükellef kurumun … Mah. … Cd. … Çankaya/Ankara adresinde 04/06/2013 tarihinde yapılan yoklamada; şirketin daha önce şube iş yeri olan söz konusu adrese merkez iş yerini taşıdığı, şube iş yerinin kapandığı, iş yerinin yaklaşık 120 m² büyüklüğünde 3 oda 1 salon şeklinde olduğu, şirketin şube, depo, atölye vs. bulunmadığı, faaliyet konusu olarak telefon araç gereç ile toptan demir çelik ticareti beyan edildiği, iş yeri kirasının aylık 500 TL olduğu, aynı adreste 20/09/2013 tarihinde yapılan yoklamada; şirketin bürolarının İskenderun/Payas’ta olduğu, şirket adına kayıtlı araç bulunmadığı, satışların telefon aracılığıyla İskenderun’dan alınan malların müşterilere gönderildiği, merkez iş yerinde 3, irtibat büroda 1 kişinin çalıştığı, iş yerinin kirasının yaklaşık 1500 TL olduğu, irtibat büro olarak bildirilen … Mah. … Cd. … İş Merkezi Kat:… No:… Payas/Hatay adresinde 14/08/2013 tarihinde yapılan yoklamada; irtibat bürosunun 80 m² olduğu, … isimli bir çalışan bulunduğu, ambar, depo vs. bulunmadığı, şirketin iş yeri adresinde 28/10/2014 tarihinde yapılan yoklamada; kurumun adresten yaklaşık 2 yıl önce taşındığı, yeni adresinin bilinmediği, adreste … Oto Ltd. Şti’nin faaliyet gösterdiği, aynı adreste 28/11/2014 tarihinde yapılan yoklamada; şirketin adresten taşındığı, yeni adresinin bilinmediği, söz konusu adreste Eylül 2014 ten itibaren … Oto Ltd. Şti.’nin faaliyette bulunduğu, irtibat bürosunda 17/12/2014 tarihinde yapılan yoklamada; adresin kapalı olduğu, herhangi bir faaliyetin bulunmadığı tespit edilmiş, mükellef kurumun 2013 yılı mal alışlarını içeren BA dökümleri incelendiğinde, alışlarının tamamının haklarında SMİYB düzenleme fiili nedeniyle özel esaslara alınmış mükelleflerden olduğu, bir kısmının ise resen terk olduğu, 2012, 2013 yılına ilişkin kurumlar ve kurumlar geçici beyannamelerinin verildiği ancak 2014 yılına ilişkin verilmediği, muhtasar beyannamelere göre 2012, 2013 ve 2014 yılının bazı dönemleri işçi çalıştırıldığı, bazı dönemlerde çalıştırılmadığı, 2012, 2013 ve 2014 yılına ilişkin çoğu KDV beyannamesinin verildiği ancak matrahlar yüksek olmasına rağmen ödenecek KDV’nin ya çok düşük çıktığı ya da hiç çıkmadığı, kurumun 2013 ve 2014 yılına ilişkin defter ve belgelerini tasdik ettirdiği, 2012-2014 yılları arası 4 farklı muhasebecinin çalıştığı, kurumun 31/03/2014 tarihinde Denetim ve Tasdik Sözleşmesi imzaladığı YMM … ‘nun hazırladığı tasdik raporunun sonuç kısmında, 2013 yılı faaliyet dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin gerçeği yansıttığı hususunda olumlu bir kanaate ulaşılamadığı bilgisine yer verildiği, GİBYBS üzerinden yapılan sorgulama neticesinde kuruma ait 2013 model binek otomobilin bulunduğu, mükellefin Ba-Bs formlarının karşılaştırılması sonucu 2012 yılında 9.886.685,00 TL, 2013 yılında 8.757.553,00 TL fark olduğu mükellefin beyanları ve yapılan tüm tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, kuruluş tarihi olan 04/05/2011 tarihinden itibaren esas faaliyetinin sahte belge düzenlemek olduğu, düzenlenen faturaların tamanını gerçek bir mal teslimi veya hizmet içermeyen komisyon karşılığı düzenlenen sahte belgeler olduğu, tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bütün halinde değerlendirilmesinden, adı geçen mükellefin, alım yaptığı firmaların tamamına yakını hakkında sahte belge düzenlediklerine dair vergi tekniği raporu veya olumsuz tespitlerin bulunduğu, şirketin belirtilen cirolara ulaşacak ticari kapasitesinin olmadığı, vergi borçlarının ödenmediği, alış ve satış beyanları arasında farklılıkların bulunması ve mükellef kurumun Denetim ve Tasdik Sözleşmesini imzalayan YMM’nin ifadesi dikkate alındığında, adı geçen mükellef tarafından davacı şirkete düzenlenen ihtilaf konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmış olup, aksi yöndeki Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 18/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.