Danıştay Kararı 4. Daire 2019/6870 E. 2023/602 K. 08.02.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/6870 E.  ,  2023/602 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/6870
Karar No : 2023/602

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Mimarlık İnşaat Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle vergi inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen 2016/5,6,7 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının fatura aldığı Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerden, düzenlenen faturaların sahte olduğu ortaya konulamadığından söz konusu faturalar nedeniyle yapılan tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen … tarih ve .. sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda, 09/04/2015 tarihinden itibaren ikamet amaçlı binaların inşaatı ile çay ocakları, kıraathaneler, kahvehaneler, kafeler, meyve suyu salonları ve çay bahçelerine içeçek sunum faaliyetinde bulunmak amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği, 10/02/2017 tarihinden itibaren iş yerinde … faaliyet gösterdiğinden aynı tarih itibariyle re’sen terk işleminin yapıldığı, mükellefin 2015 ve 2016 yıllarına ait hesap ve işlemlerinin incelenmesi amacıyla defter ve belge isteme yazısının 29/11/2016 tarihinde çalışanına tebliğ edildiği, yapılan tebligata rağmen defter ve belgelerin ibraz edilmediği ve mükellefin kayıtlı adresinin bulunamadığı, mükellefin başka bir şirkette ortaklık veya yöneticiliğinin bulunmadığı, 2015 yılında 584.694,66 TL mal ve hizmetin satın alındığının, ve 606.635,14 TL tutarında hasılatının olduğunun bildirildiği, 2015/4 döneminde 1 işçi, 2015/6 ve 2015/5 dönemlerinde 3 işçi, 2016/1 döneminde 5 işçi, 2016/2 döneminde 6 işçi, 2016/3 döneminde 7 işçi çalıştırdığı, 2016/4,5,6 dönemlerinde işçi çalıştırmadığı, 2016/7,8,9 dönemlerinde de 3 işçi çalıştırdığı, mükellefin 2015 yılında toplam 1.373.217,44 TL matraha karşılık ödenecek katma değer vergisinin 60.043,62 TL olduğu, mükellefin 6736 sayılı Kanundan yararlanarak 2015 yılına ilişkin katma değer vergisi matrah arttırımında bulunduğu, 2016 yılında da toplam 3.014.011,41 TL matraha karşılık ödenecek katma değer vergisinin 14.306,71 TL olduğu, 21/04/2015 tarihli işe başlama yoklamasında mükellefe ait “… Mah. … Sokak No:… Esenyurt/İSTANBUL” adresinde mükellefin bulunamadığı, şehir dışında olduğu, bir hafta 10 gün içerisinde döneceğinin beyan edildiği, bu nedenle gerekli tespitlerin yapılamadığı, 09/08/2016 tarihli yoklamada, adreste mükellefin tanınmadığı ve faaliyetinin bulunmadığının tespit edildiği, 16/01/2017 tarihli yoklamada bırakılan görüşme mektubuna riayet edilmediğinden gerekli tespitlerin yapılamadığı hususlarının tutanak altına alındığı, mükellefin ikametgah adresi olarak bildirdiği adreste yapılan 16/01/2017 tarihli yoklamada mükellefin tanınmadığının tespit edildiği, adreste yabancı uyruklu bir ailenin oturduğunun tespit edildiği, 22/02/2017 tarihli yoklamada iş yeri adresinde …’in kıraathane işletme faaliyetinde bulunduğu, …’un 6 ay önce faaliyetine son verdiği ve ikametgah adresinin bilinmediğinin beyan edildiği, mükellefin 2015 yılında katma değer matrahı olarak 1.373.217,44 TL beyan ettiği, buna karşılık kendisinden 1.267.716,00 TL alış beyan edildiği, 2016 yılında ise 3.014.011,41 TL beyanına karşılık kendisinden 3.192.409,00 TL alış beyan edildiği, 2016 yılında toplam 2.659.644,00 TL mal alış bildiriminde bulunulduğu, bu alışların 1.953.492,00 TL’lik kısmının hakkında sahte belge düzenleme yönünden vergi tekniği raporu bulunan veya özel esaslara alınmış bulunan mükelleflerden yapıldığının tespit edildiği, dolayısıyla mükellefin alışlarının %73’ünün hakkında olumsuz tespit bulunan mükelleflerden gerçekleştirilmiş olduğu, mükelleften 2015 yılında mal alışı gerçekleştiren … Temizlik Gıda Tekstil İnş. San.ve Tic. Ltd. Şti.’nin kanuni temsilcisi nezdinde yapılan karşıt incelemede, anılan şirket kanuni temsilcisinin “… ‘u tanıyorum, kendisi temizlik malzemeleri, karton koliden yapılmış tabak, bardak vs. ürünlerin satışını gerçekleştirir. Almış olduğum malları kendisi şahsen gelip bize teslim ederdi, ödemelerin bir kısmını çek ciro ederek kalan kısmını da nakit olarak gerçekleştirdik.” şeklinde ifade ve beyanda bulunduğu, mükelleften 2016 yılında mal alışı gerçekleştirdiği tespit edilen …Dış Ticaret Danışmanlık ve İnş. Pazarlama Ltd. Şti.’nin kanuni temsilcisi nezdinde düzenlenen karşıt incelemede, anılan şirket kanuni temsilcisinin, “faturalarımızda yer alan malları .. ‘un pazarlamacısı getirdi, kendisini tanımıyorum, malların bedellerini elden ödedik, borcumuz da var, kalan borcu istemek için kimse bizimle iletişime geçmedi, biz de ulaşamıyoruz, …’un piyasada bazı kişi ya da kurumları dolandırdığını duyduk.” şeklinde ifade ve beyanda bulunduğu, yine aynı şirket temsilicisine, … seri numaralı faturada yer alan danışmanlık hizmetinin kim tarafından verildiği, 18.404,00 TL tutarındaki hizmetin ne olduğunun sorulduğu, anılan şirket temsilcisi cevaben “kim tarafından verildiğini bilmiyorum, elektrik işi ile ilgili bir hizmetti ama tutar biraz abartılmış olabilir.” şeklinde ifade ve beyanda bulunduğu, “… Mah. … Sokak No: … Esenyurt/İSTANBUL” adresinde bulunan iş yeri sahibinin ifadesinde, iş yerinin …’e kıraathane işletmesi amacıyla kiraya verdiği ve … ‘u tanımadığı şeklinde beyanda bulunduğu, mükellefin çalışanı olan …’ ifadesinde, … ‘un yanında çalıştığının, … ‘un kıraathane ve inşaat dekorasyon faaliyetinde bulunduğunun, işyerinde küçük çaplı inşaat malzemelerinin bulunduğunun, ön tarafın kahvehane olduğu ve kendisinin de kahvehaneye baktığının, …’un yüksek tutarlı fatura düzenleyebilecek kadar iş hacminin hiçbir zaman bulunmadığının beyan edildiği, mükellefin muhasebecisi olan …’a 06/02/2017 tarihli bilgi isteme yazısının tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir cevap verilmediği, … hakkında da sorumluluklarını yerine getirmediği ve disiplin hükümlerine riayet etmediği yönünde düzenlenmiş çok sayıda görüş ve öneri raporunun bulunduğu, ayrıca … ‘ın İstanbul … Odası Disiplin Kurulu’nca 3 defa meslekten süreli olarak geçici alıkoyma cezasıyla cezalandırıldığı, mükellefin ödenmesi gereken toplam vergi borcunun 142.126.33 TL ödenen vergi tutarının ise 23,71 TL olduğu, mükellefin Esenyurt Sosyal Güvenlik Merkezi’ne toplam 48.378,57 TL borcunun bulunduğunun tespit edildiği, 09/04/2015 tarihinden itibaren kıraathane faaliyeti dışında yapmış olduğu tüm işlemlerin gerçek bir ticari faaliyete dayanmayan işlemler olarak değerlendirilmesi ve bu kapsamda düzenlediği tüm faturaların sahte fatura olarak dikkate alınması gerektiği tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, adı geçen mükellefin belirtilen ciroları gerçekleştirebilecek, emtia, şube, işçi, deposu ve araç gerecinin yani ticari kapasitesinin bulunmadığı, yapılan yoklamalarda mükellefin bilinen adresinde bulunmadığı ve çevre esnafı tarafından tanınmadığı, muhtasar beyannamelerinde işçi çalıştırıldığı belirtilmesine rağmen yoklamalarda işçilerin o an orda bulunmadığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na 48.378,57 TL borcunun bulunduğu, mükellefin çalışanı tarafından işyerinde küçük çaplı inşaat malzemelerinin bulunduğun ve yüksek tutarlı fatura düzenlenilecek kadar iş hacminin hiçbir zaman bulunmadığının beyan edilmesi, katma değer vergisi beyannamelerinde çok yüksek tutarda hasılat bildirmesine rağmen cü’zi miktarda çıkan vergilerin de ödenmemiş olduğu ve mal alımı yapılan firmalar hakkında olumsuz tespitlere yer verildiği hususları dikkate alındığında; söz konusu mükellefçe davacıya düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimine dayanmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu nedenle söz konusu mükellefçe düzenlenen faturalardan kaynaklanan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık, aksi yöndeki Vergi Dava Dairesi kararında ise hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 08/02/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.