Danıştay Kararı 4. Daire 2019/4691 E. 2023/189 K. 16.01.2023 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/4691 E.  ,  2023/189 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/4691
Karar No : 2023/189

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1) … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
2) …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullanıldığından bahisle 2016/1-5 dönemlerine ilişkin re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ve 213 sayılı Kanunun 353/1 maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacıya uyuşmazlık konusu faturaları düzenleyen mükellefler hakkındaki tespitlerin değerlendirilmesinden Avcılar Vergi Dairesi mükellefi …’ın düzenlediği faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmayan sahte faturalar olduğu anlaşıldığından davacı adına yapılan dava konusu tarhiyatın bu faturalara isabet eden kısmında hukuka aykırılık; Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi … Ayakkabı ve Tekstil Ür. San. Tic. Ltd. Şti’nin düzenlediği faturaların sahte olduğunu ortaya koyacak nitelikte tespit bulunmadığı anlaşıldığından davacı adına yapılan dava konusu tarhiyatın bu faturalara isabet eden kısmında ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve taraflarca ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Hakkında yapılan tespitlerin eksik inceleme ve varsayıma dayandığı, kullanıldığı ileri sürülen sahte belgelerin toplam alımlar içindeki oranının %59 olduğu, bu oranın söz konusu faturaların bilerek kullanıldığı anlamına gelmeyeceği, basiretli bir iş adamı gibi davrandığı, kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Kararın kabule ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idare ve davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın özel usulsüzlük cezası ile … tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklı tarhiyata ilişkin kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin kararın … Ayakkabı ve Tekstil Ür. San. Tic. Ltd. Şti tarafından düzenlenen faturalardan kaynaklı tarhiyata ilişkin temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi hakkında … Ayakkabı ve Tekstil Ür. San. Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; … Mah. … Cad. No:… Bakırköy / İstanbul adresinde ayakkabıların deri kısımlarının ve ayakkabı parçalarının imalatı işi ile iştigal etmek üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 6736 sayılı Kanun kapsamında 2015 yılı için kurumlar ve katma değer vergisi matrah artımında bulunulduğu, defter ve belge isteme yazısının şirket adresinde tebliğ edilemediğinden kanuni temsilci …’un ikametgah adresinde annesi …’a tebliğ edildiği, 2016 yılı kurum geçici vergisi ve katma değer vergisi ve muhtasar beyannamelerin verildiği, 2016/Mays dönemi için verilen muhtasar beyannamede 15 adet asgari ücretli çalışan beyan edildiği, yıl bazında ortalama 6 adet çalışanın beyan edildiği, tahakkuk eden vergiler için 16,16 TL ödemede bulunulduğu, 30/06/2014 tarihli yoklamada … Mah. … Sanayi Sitesi … Sk No:… Esenyurt / İstanbul adresinde yapılan yoklamada firmanın faaliyetine başlamadığı, adresin kapalı olduğu, 22/07/2014 tarihli yoklamada adresin kapalı olduğu, firmanın faaliyetine başlamadığı, 24/07/2014 tarihli yoklamada şirketin ofis bazında faaliyette olduğu, firmanın ayakkabı parçalarının imalatı işi ile iştigal ettiği, emtianın bulunmadığı, 03/09/2014 tarihli yoklamada … Mah. … Cad. … No: … Blok … Bakırköy / İstanbul adresinde yapılan yoklamada naklen söz konusu adrese gelindiği, büro malzemelerinin bulunduğu, 2016 yılı için Form Ba ile 437.500,00 TL mal alımında bulunulduğunun beyan edilmesine karşın Form Bs ile 7.503.304,46 TL mal satışında bulunulduğunun beyan edildiği, diğer mükelleflerce söz konusu mükelleften beyan edilen alım tutarının ise 4,563,331 TL olduğu, çalışanlardan … ifadesinde şirketin tekstil ve ayakkabı derisi alım satımıyla uğraştığını, kendisinden başka dört beş çalışanın daha bulunduğunu beyan ettiği tespitlerine yer verilmiştir.
Dosyada mevcut bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, davacının mal ve hizmet alımı yaptığı Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi … Ayakkabı ve Tekstil Ür. San. Tic.Ltd. Şti’nin ayakkabı deri parçalarının imalatı işi ile iştigal edeceğinin belirtilmesine rağmen imalat yaptığına ilişkin veri olmaması, kaldı ki çalışanı tarafından alım satım işi yapıldığının beyan edilmesi, imalat yapılmadan ve 2016 yılına ilişkin yalnızca 437.500 TL alım ile belirtilen tutarda iş hacminin sağlanmasının ticari icaplara uymadığı, 2016 yılına ilişkin KDV matrahının 7.503.304 TL olarak beyan edilmesine karşın, karşıt firmaların kendisinden beyan ettiği alım tutarının 4.563.331 TL’de kalması göz önünde bulundurulduğunda söz konusu şirket tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal teslimi ve ya hizmet ifasına dayanmayan sahte belgeler olduğu sonucuna varıldığından, dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatının kaldırılmasına yönelik Vergi Dava Dairesi kararının bu kısmında yasal isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, dava konusu tarhiyatın Avcılar Vergi Dairesi mükellefi … ‘dan alınan faturalara isabet eden kısmı ile kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. Anılan Vergi Dava Dairesi kararının, dava konusu tarhiyatın Bakırköy Vergi Dairesi mükellefi … Ayakkabı ve Tekstil Ür. San. Tic. Ltd. Şti’den alınan faturalara ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 16/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.