Danıştay Kararı 4. Daire 2019/4079 E. 2022/9559 K. 29.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/4079 E.  ,  2022/9559 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/4079
Karar No : 2022/9559

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle 2016/1,2,3,4,5,6,8 ve 12. dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergileri ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen vergi ziyaı cezaları ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının ilgili dönemde fatura aldığı Küçükyalı Vergi Dairesi mükellefi … Medya ve Prodüksiyon Reklam Org. Elek. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlerden, düzenlediği faturaların gerçek bir mal ve hizmet teslimine dayanmadığı ispat edilemediğinden söz konusu faturalar yönünden yapılan cezalı tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmiştir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; 134. maddesinin birinci fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış; 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a) bendinde, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da zorunludur.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının ilgili dönemde fatura aldığı Küçükyalı Vergi Dairesi mükellefi … Medya ve Prodüksiyon Reklam Org. Elek. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda; reklam ajanslarının faaliyetleri (kullanılacak medyanın seçimi, reklamın tasarımı, sözlerin yazılması, reklam filmi için senaryo yazımı, satış noktalarında reklam ürünlerinin gösterimi ve sunumu vb. işiyle iştigal etmek üzere tesis edilen mükellefiyetin 30/06/2016 tarihinde resen terkin edildiği, 2011, 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarında 6736 sayılı Kanun’a göre matrah artırdığı için ilgili yılların incelenmediği, defter ve belgelerine ulaşılamadığı için incelemenin mükellef kurum tarh dosyası, GİB Yönetim Bilgi Sisteminde kayıtlı bilgiler ile diğer harici elde edilen bilgilerden yararlanılarak yapıldığı, şirketin 09/03/1993 tarihinden itibaren … İç Ve Dış Tic. Ltd. Şti. ünvanı ile faaliyete devam etmekte iken 11/10/2011 tarihinde ünvan, ortaklık ve faaliyet alanı hususlarında değişikliğe gidildiği, yeni ünvanı … Medya ve Prodüksiyon Reklam Org. Elek. San. Tic. Ltd. Şti. olan kurumun kanuni temsilciliğine 10 yıl süre için yeni ortaklardan … isimli şahsın getirildiği, şirketin tüzel kişiliğinin 16/07/2014 tarih ve 8613 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlanan ilanla resen terkin edildiği, 26/10/2011 tarihinde yapılan nakil açılış yoklamasında, adrese nakil geldiğinin 05/10/2011 tarihinde tescil edildiği, işyerinin 100 metrekare ve kirasının 700,00TL olduğu, muhtelif ofis malzemelerinin bulunduğu, dört adet dış mekan ploter makinası, bir adet iç mekan ploter makinası, bir adet folyo kesim ploter makinasının bulunduğu, çalışanı ve aracı olmadığı, 14/08/2014 tarihli adres tespiti konulu yoklamada; mükellefin yeni adresine gidildiği, işyerinin 25 metrekare ve kirasının 575,00TL olduğu, iki adet dış baskı makinası ve ofis masasının bulunduğu, adrese yeni taşındığı ve henüz faaliyete geçmediği, ticari malının bulunmadığının tespit edildiği, 10/08/2016 tarihli resen terk konulu yoklamada, işyerinin kapalı olduğu, mükellefin çevreden tanınmadığının tespit edildiği, mükellefin 2016 yılının 6. ayından itibaren beyan ve bildirim verme yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve adresinde bulunamaması nedeniyle 30/06/2016 tarihi itibariyle mükellefiyetinin terkin edildiği, 2016 yılı yasal defterlerinin tasdikli olduğu, 2016 yılına ilişkin yasal belge basım bilgisinin bulunmadığı, 2016 yılının 6. ayına kadar toplam 10.170.086,89-TL KDV matrahı beyan ettiği, 2016 yılının ilk 2 dönemine ilişkin toplam 29.185,67-TL tutarında kurum geçici vergisi matrahı ve 48.447,00-TL tutarında gelir stopaj vergisi matrahı beyan ettiği, rapor tarihi itibariyle 2016 yılı kurumlar vergisine ilişkin tahakkuk bilgisinin bulunmadığı ancak 6736 sayılı Kanun kapsamında 170.561,38-TL tutarıda kurumlar vergisi matrah artırımında bulunduğu, 2016 yılında Bs formuyla 10.100.879,00-TL satış bildirdiği, karşı firmalarca da 10.259.494,00-TL alış bildirildiği, yapılan karşıt incelemelerde mükellefin 2016 yılında … Gelişim Eğitim İletişim Tan. Hiz. Tic. Ltd. Şti.’ne 6.103.800,00-TL mal sattığının tespit edildiği, ödemelere ilişkin verilen çeklerin tahsilatlarının incelendiği, tahsil eden … isimli kişinin … Sigorta Aracılık Hiz. Ltd. Şti.’nin sigortalı çalışanı olduğu ve bu firmanın … Gelişim firmasıyla aynı adreste faal olduğu, bu itibarla çek tahsilatlarının mükellefçe yapılmadığı ve mal/hizmet tesiliminin gerçek olmadığı sonucuna varıldığı, mükellefin 10.098.969,00-TL tutarında mal alımı beyan ettiği üç firmanın karşı Bs formu ile mükellefe satış bildirmediği, bu firmalardan olan … Turuzm Yatçılık Mümes. İhr. İth. Paz. ve Tic. Ltd. Şti.’nin temsilcisinin ifadesinde mükellefi tanımadığını ve ticari ilişkilerinin olmadığını beyan ettiği, vadesi gelmiş vergi borcunun yapılandırmalar nedeniyle 32.888,36-TL olduğu, ödenen miktarın ise 48.727,50-TL olduğu, vadesi gelmemiş vergi borcunun ise 549.079,79-TL olduğu, tahsilat bilgilerine bakıldığında mükellefin faaliyete başladıktan bir süre sonra vergi borçlarını ödemeye bıraktığı, SGK ile yapılan yazışmalarda da mükellefin prim borcunu ödemediği, ortalama üç ya da dört işçi beyan ettiği, yine çalışanlar ile şirket ortakları arasında akrabalık bağı bulunduğundan gerçekte daimi çalışan olmadıkları kanaatine varıldığı, ilk işyerinin maliki olan … ‘nun ifadesinde firmanın 2011 yılının 10. ayına kadar dükkanı kiraladığı, habersizce dükkanı boşalttıkları, buna rağmen senelerce stopajını ödemeye devam ettikleri tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitler değerlendirildiğinde, mükellef nezdinde davacının aldığı faturaların düzenlendiği 2016 yılının 8. ayında yapılan yoklamada adresin kapalı olduğunun tespit edilmesi, 30/06/2016 tarihi itibariyle mükellefiyetinin resen terkin edilmesi ve 16/07/2014 tarih ve 201 sayılı Resmi Gazede’de yayınlanan ilanla ticaret sicilinden resen silinerek tüzel kişiliğinin sona erdirilmesi, 2016 yılının 6. ayına kadar aylık ortalama 1-2 milyon KDV matrahı beyan ederken 7. ay ve devamında ise hiç beyanname vermemesi, yoklamalarda işçisinin olmaması, yine 2016 yılında mükellefin alım yaptığı firmaların karşı Bs ile mükellefi bildirmemesi, mükellefin yüksek ticaret hacmine erişecek ve buna karşılayacak ticari bir organizasyonu ve kapasitesinin olmaması, bu kadar büyük hasılat yapan işletmede yeterli sayıda çalışan işçi, makina, mal stoku veya nakliye aracı bulunmaması hususları hep birlikte dikkate alındığında, mükellefin düzenlediği faturaların gerçek bir mal veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varıldığından Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Diğer yandan verilecek kararda özel usulsüzlük cezası yönünden de karar verileceği tabidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 29/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.