Danıştay Kararı 4. Daire 2019/291 E. 2022/8748 K. 21.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/291 E.  ,  2022/8748 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/291
Karar No : 2022/8748

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol İmalat İthalat İhracat Taahhüt Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, takdir komisyonu kararlarına istinaden re’sen tarh edilen 2010/11,12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; incelenen uyuşmazlıkta tarhiyatın dayanağı olarak takdir komisyonu kararı gösterilmiş ise de, takdir komisyonunca davacının beyannamelerinde gösterdiği matrahın aynen takdir edildiği, vergi tekniği raporunda belirtilen sahte faturalarda gösterilen katma değer vergilerinin indirimi konusunda takdir komisyonunun indirim yetkisi bulunmadığından bu hususta bir karar alınmayarak indirim reddinin vergi dairesince yapılması gerektiğinin belirtildiği, vergi dairesince ise, takdir komisyonu kararı dayanak gösterilerek sahte faturalarda yer alan katma değer vergilerinin indirimi reddedilmiş ise de, vergi incelemesi yapma yetkisi de bulunan takdir komisyonunca tarhiyata esas alınabilecek bir matrah belirlenmesi gerekirken belirlenmemiş olması karşısında, yapılan tarhiyatın hukuka uygun bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; olayda, matrah takdiri için 16/12/2017 tarihinde takdir komisyonuna sevk edilen davacı hakkında 16/02/2016 tarihinde hazırlanan vergi tekniği raporu done alınarak matrah takdir edildiğinin görüldüğü, olayda incelemenin takdir komisyonunca değil, zamanaşımı süresi dolduktan sonra vergi müfettişince yapılması nedeniyle takdir komisyonuna sevkin zamanaşımını durdurduğunun kabul edilemeyeceği, bu haliyle 15/06/2016 tarihinde tebliğ edilen cezalı katma değer vergisinde zamanaşımı nedeniyle yasaya uygunluk görülmediği gerekçesiyle davanın kabulü yönünde verilen Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı adına yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Anayasa’nın “Duruşmaların açık ve kararların gerekçeli olması” başlıklı 141. maddesinin üçüncü fıkrasında, bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılacağı kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Kararlarda bulunacak hususlar” başlıklı 24. maddesinde, kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçesinin kararda yer almasının zorunlu olduğu belirtilmiş; “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin (2) numaralı fıkrasında, temyiz incelemesi sonunda Danıştayın, usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması halinde kararı bozacağı hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanun’un “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin (2) numaralı fıkrasında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu; (3) numaralı fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulması halinde istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği; (4) numaralı fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu hâlde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
Bakılmakta olan davada; her ne kadar Bölge İdare Mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararının hukuka uygun bulunduğundan bahisle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş ise de, Mahkeme kararı gerekçesi ile Bölge İdare Mahkemesi kararının istemin özeti kısmında yer verilen karar gerekçesi özetinin örtüşmediği, bu haliyle, Vergi Dava Dairesi kararının, Anayasa’nın ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun yukarıda yer verilen, kararların gerekçeli olması gerektiğine ilişkin kurallarına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, Vergi Dava Dairesince, sözü edilen hususlara ilişkin olarak değerlendirme yapılmak ve bunun sonucuna gerekçede yer verilmek suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 21/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.