Danıştay Kararı 4. Daire 2019/2218 E. 2022/9610 K. 29.12.2022 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2019/2218 E.  ,  2022/9610 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/2218
Karar No : 2022/9610

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, birleşme nedeniyle devralınan … Turizm ve Ticaret AŞ adına tarh edilen 2010/3 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; olayda, adına vergi/ceza ihbarnamesi düzenlenen … Turizm ve Ticaret AŞ’nin, davacı şirket bünyesinde tek pay sahibi olarak faaliyetine devam etmek üzere birleşme kararı aldığı ve bu durumun 26/12/2014 tarih ve 8724 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği, söz konusu şirketlerin birleşmesinden dolayı alacaklılara çağrı niteliğindeki 3. ilanın da 16/01/2015 tarih ve 8738 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayımlandığı, bu haliyle … Turizm ve Ticaret AŞ’nin ticaret sicilinden silinerek tüzel kişiliğinin sona erdiği, bu tarihten sonra, adı geçen şirketin haklara sahip olmasının ve borçlu kılınmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla, tüzel kişiliğinin sona ermesinden önceki dönemlerle ilgili olsa dahi, ticaret sicilinden kaydı silinen şirket adına işlem tesis edilemeyeceği, tesis edilen işlemlerin herhangi bir hukuki sonuç doğurmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 136/4. maddesinde, “Birleşmeyle devralan şirket, devrolunan şirketin malvarlığını bir bütün halinde devralır. Birleşmeyle devrolunan şirket sona erer ve ticaret sicilinden silinir.” şeklinde yer alan amir hükmün gereği olarak istinafa konu davada, ticaret sicilinden silindiği anlaşılan münfesih … Turizm ve Ticaret AŞ adına yapılacak her türlü vergilendirmenin, bu tarihten itibaren devralan davacı şirket adına yapılması gerektiği, aksi halde tüzel kişiliği sona eren şirket adına yapılacak işlemlerin herhangi bir hukuki sonuç doğurmayacağı; bu haliyle istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) bendinde; vergilendirmede, vergiyi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 30. maddesinde; re’sen vergi tarhının, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olduğu ve inceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkının re’sen takdir olunmuş sayılacağı, 134. maddesinin 1. fıkrasında ise; vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu hükmüne yer verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 136. maddesinde, şirketlerin, bir şirketin diğerini devralması, teknik terimle “devralma şeklinde birleşme” veya yeni bir şirket içinde bir araya gelmeleri, teknik terimle “yeni kuruluş şeklinde birleşme” yoluyla birleşebilecekleri; 136 ilâ 158. maddelerin uygulamasında, kabul eden şirketin “devralan”, katılan şirketin “devrolunan” diye adlandırılacağı, birleşmeyle, devralan şirketin devrolunan şirketin malvarlığını bir bütün hâlinde devralacağı, devrolunan şirketin sona ereceği ve ticaret sicilinden silineceği; aynı Kanunun 153. maddesinin 1. fıkrasında da, birleşmenin ticaret siciline tescili ile geçerlilik kazanacağı, tescil anında, devrolunan şirketin bütün aktif ve pasifinin kendiliğinden devralan şirkete geçeceği kurala bağlanmıştır.
Bununla birlikte, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 203. maddesinde de, bir işletmenin, başka bir işletme ile aktif ve pasiflerin karşılıklı olarak devralınması ya da birinin diğerine katılması yoluyla birleştirilmesi halinde, her iki işletmenin alacaklılarının, bir malvarlığının devralınmasından doğan haklara sahip olup, bütün alacaklarını yeni işletmeden alabilecekleri düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … Turizm ve Ticaret AŞ’nin 22/10/2014 tarihli Yönetim Kurulu Kararı ile davacı şirket bünyesinde tek pay sahipli anonim şirket olarak faaliyetine devam etme (birleşme) kararı aldığı, anılan birleşme kararının 26/12/2014 tarih ve 8724 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde tescil ve ilan edildiği, sonrasında 29/12/2014, 05/01/2015 ve 16/01/2015 tarihlerinde alacaklılara 1, 2 ve 3. çağrı ilanlarının yayımlandığı, 01/09/2015 tarihinde … Turizm ve Ticaret AŞ’nin takdir komisyonuna sevk edildiği, 19/07/2016 tarihli takdir komisyonu kararı ile, … Turizm ve Ticaret AŞ’nin üst hakkına sahip olduğu arazi üzerindeki otel binası ve müştemilatını davacıya kiraladığı ve ve kira bedeline ilişkin faturayı KDV’siz olarak düzenlediği gerekçesiyle matrah takdir edildiği, söz konusu matrah farkı üzerinden … Turizm ve Ticaret AŞ adına 2010/3 dönemi için tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle de bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, birleşme halinde, devralan şirket, birleşmenin ticaret siciline tescili ile devrolunan şirketin bütün aktif ve pasifine sahip olacağından, başka bir deyişle devrolunan şirketin külli halefi sayılacağından, devralan şirketin devrolunan şirketin vergi borçlarından da sorumlu olacağı tartışmasızdır.
Bu durumda, devrolunan şirket adına birleşme tarihinden önceki dönem için yapılan dava konusu cezalı tarhiyatın, davacının güncel hak ve hukuki menfaatlerini etkilediği dikkate alındığında, işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 29/12/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.