Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/4229 E. , 2022/837 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/4229
Karar No : 2022/837
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …. Tic. Ltd. Şti.
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle re’sen tarh edilen 2010/1,2,9,10,11,12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … Film Yap Prod. Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu doğrultusunda bu firmanın mükellefiyet kaydının re’sen terkin edilmesi işlemine karşı …. Vergi Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında açılan davada, mahkemesince “Davacı şirketin 14/11/2011 tarihli yoklamada adreste olmadığı ve tanınmadığı, ancak diğer yoklamalarda adresinde bulunduğu; davacı şirketin, mal veya hizmet aldığı firmalar hakkında yapılan olumsuz rapor ve tespitler bulunduğu ve kapasitesi ile ilgili değerlendirmelere yer verildiği, ancak mal veya hizmet sattığı kişilerle ilgili somut tespit ve değerlendirmelere yer verilmediği, bu tespitlerden davacı şirketin bir kısım vergisel ödevlerini yerine getirmediği anlaşılmakta ise de münhasıran sahte belge düzenlemek amacıyla mükellefiyet tesis ettirdiği sonucuna varılamayacağından, mükellefiyetin re’sen terkin işlemi hukuka uygun bulunmadığına” kararı verilmesi karşısında davacının bu firmadan almış olduğu faturalardaki indirilecek katma değer vergisinin reddi suretiyle yapılan tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır. Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır. Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi … Film Yap Prod. Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; mükellef kurumun 25/02/2009 tarih ve 7257 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlanan ilana göre 19/02/2009 tarihinde …. ortaklığı ile kurulduğu, …’nün şirket müdürü olarak seçildiği; ortaklardan …’nun hissesini 26/02/2009 tarihinde ….’ya devrettiği, bu kişinin de hissesini 26/06/2012 tarihinde …’a devrettiği ve ….’un 10 yıl süre ile şirket müdürü olarak atandığı; şirket ortaklarından …’nün beş şirkette daha yöneticilik ve ortaklığının bulunduğu, bunların dört tanesinde çoğunluk hisse sahibi olduğu ve bu şirketler hakkında raporların bulunduğu; belge basım ve defter tasdik bilgilerinin bulunduğu, beyannamelerin verildiği, 16/10/2009 tarihli yoklamada, ücretli çalışan ve demirbaş bulunmadığı, adreste iki adet şirketin daha faaliyette olduğu, 17/01/2011 tarihli yoklamada, benzer tespitlerle birlikte üç bilgisiyar, bir yazıcı, 4 masa, evrak dolabı, bir adet televizyon bulunduğu, 14/11/2011 tarihli yoklamada adreste olmadığı ve tanınmadığı, 15/12/2011 tarihinde yapılan yoklamada faaliyette olduğu, çalışan olmadığı, adreste büro mobilyaları, bilgisayar vs bulunduğu, 168.158,47 TL ödenmeyen vergi borcu bulunduğu ve 807,39 TL ödeme yapıldığı, mal ve hizmet alımlarının hakkında sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunan firmalardan yapıldığı; BA/BS analizlerine göre mal ve hizmet satış tutarları ile katma değer vergisi beyanlarının birbirini tutmadığı mükellef şirketin kapasitesi ile ilgili olarak, 2009 yılı aktif toplamının 175.340,80 TL olduğu ve bu tutarın tamamının kasa ile müşterilerden senetsiz alacaklardan oluştuğu, bu tutardaki aktif varlığın kaynağının ise satıcılara olan senetsiz borçlar ve ödenecek vergiler olduğu, takip eden yıllarda da benzer durumlar olduğu, mükellef şirketin kasa hesabında beyan ettiği ticaret hacmine kıyasla çok cüzi tutarlar bulunduğu, tahsilatlarını yüksek oranda çekle yapmasına rağmen çek olmadığı, aktif kısmın büyük kısmının ticari alacaklardan oluştuğu, şirket ortağı ..’nün hem …. Ltd. Şti. hem de Negatif Film … Ltd. Şti’nin ortağı ve müdürü olduğu, bu şirketlerin aynı adreste bulunduğu, aynı şahsın müdürü ve ortağı olduğu bu şirketlerin hiçbir ekipman ve malzemeye sahip olmamasına rağmen birbirlerine bu ekipmanların kiralama faturaları kestiği ve iç piyasaya bu yolla fatura düzenledikleri, aynı şirkete sahip ortağın ve müdürün aynı adreste yine kendisine ekipman kiralama faturası kesmesinin ticari teknik icaplara uymadığı gibi mantıklı bir açıklamasının da bulunmadığı, şirketin beyan ettiği ciroyu gerçekleştirecek kapasiteye ve ticari organizasyona sahip olmadığı; mükellef kuruma ait taşıt gayrimenkul alış satış bilgisi bulunmadığı; mükellef kurumun 6111 sayılı Kanun kapsamında 2009 takvim yılları hariç kurumlar vergisi yönünden matrah arttırımı, KDV yönünden de vergi arttırımında bulunduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin bir bütün olarak değerlendirilmesinden; uyuşmazlık konusu dönemde davacıya fatura düzenleyen … Prod. Tic. Ltd. Şti’nin … Film Müzik Yap….Ses Gör. Tic. Ltd. Şti. ile aynı adresi kullandığı, 14/11/2011 tarihli yoklamada şirketin adreste olmadığı ve tanınmadığı, şirketin faaliyette olduğuna yönelik diğer yoklamalarda dahi herhangi bir ticari emtia bulunduğuna yönelik tespitin yer almadığı, beyanlarında yer alan yüksek matrahlara ulaşabilecek ticari ve teknik kapasitesinin bulunmadığı, şirket ortağı …’nün hem … Film … Ltd. Şti. hem de Negatif Film … Ltd. Şti. ortağı ve müdürü olduğu, bu şirketlerin aynı adreste bulunduğu, aynı şahsın müdürü ve ortağı olduğu bu şirketlerin hiçbir ekipman ve malzemeye sahip olmamasına rağmen birbirlerine bu ekipmanların kiralama faturaları kestiği ve iç piyasaya bu yolla fatura düzenledikleri, aynı şirkete sahip ortağın ve müdürün aynı adreste yine kendisine ekipman kiralama faturası kesmesinin ticari ve teknik icaplara uymadığı, davacı şirket tarafından tanzim edilen faturaların komisyon karşılığında düzenlenen belgeler olduğu sonucuna varıldığından, Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 16/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.