Danıştay Kararı 4. Daire 2016/9360 E. 2020/3601 K. 08.10.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/9360 E.  ,  2020/3601 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/9360
Karar No : 2020/3601

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Yol Yapım Asfalt Maden inşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle vergi inceleme raporuna istinaden 2011/7. dönemi ile 2011/7,8,9 ve 10. dönemleri katma değer vergilerinin ve tekerrür hükümleri uygulanarak kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; kayıt dışı hasılat üzerinden hesaplanan katma değer vergisi yönünden davacı şirketin … Finansal Kiralama A.Ş’ye yapmış olduğu makine ve tesis satışı karşılığında elde ettiği hasılatı kayıt ve beyan dışı bıraktığı hususunda herhangi bir ihtilafın bulunmadığı, davacı şirket yetkilisinin itirazsız imzaladığı tutanakta yer alan beyanı doğrultusunda % 18 katma değer vergisi oranı üzerinden tarh edilen tekerrür uygulamalı vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinde hukuka aykırılık; sahte fatura kullanımı nedeniyle KDV indirimlerinin reddi suretiyle tarh edilen katma değer vergisi yönünden ise;uyuşmazlık konusu dönemde davacının fatura aldığı Başkent Vergi Dairesi mükellefi … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerden davacıya fatura düzenlediği tarihlerde faaliyetine son verdiğine dair herhangi bir yoklamanın bulunmadığı, 31/01/2012 tarihinde dahi faaliyetine devam ettiği ve beyannamelerini verdiği, alış faturalarının küçük de olsa bir kısmının gerçek alışlar olduğu ve satış faturalarının da bir kısmının gerçek olduğunun inceleme elemanınca kabul edildiği, söz konusu faturaların gerçek bir mal hareketine dayalı olmadığının kesin olarak ortaya konulmadan, eksik incelemeye dayalı olarak katma değer vergilerinin indirimlerinin reddedilmesi suretiyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Başkent Vergi Dairesinin mükellefi … İnş. Nak. Ve Tic.Ltd.Şti den alınan sahte faturaların yasal defter ve kayıtlarına geçirilerek haksız yere KDV indiriminde bulunduğunun tespiti neticesinde adına 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30/4 ve 6. maddeleri uyarınca resen yapılan cezalı tarhiyatın hukuka uygun olduğu ve kararın kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının fatura aldığı Başkent Vergi Dairesi mükellefi … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti hakkında düzenlenen 07/12/2012 tarih 2012-A-2601/15 sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda, zemin ve arazi hazırlama, alan temizlemesi ile kazı ve hafriyat işleriyle uğraşan şirketin adres değişikliğiyle 24/10/2008 itibariyle Başkent Vergi Dairesine nakil olduğu, defter belge isteme yazılarının şirkete 28/07/2012, 13/06/2012 ve 05/11/2012 tarihlerinde tebliğ edildiği, 2007 defterlerinin boş olarak, 2011 yılı defterlerinin 30/04/2011 tarihine kadar kayıt tutulmuş olarak, 2010 yılı defterlerinin kayıt tutulmuş halde ibraz edildiği, 2008, 2009 ve 2012 yıllarına ait defterlerinin ise ibraz edilmediği, 2008 ve 2009 yılı defter tasdik bilgilerinin mevcut olmadığı, şirketin %90 ortağı ve müdürü olan …’ün, … Hafriyat Nakliyat İnşaat Teks. San. Tic. Ltd. Şti.’de de ortaklığının bulunduğu, anılan şirket hakkında sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediğine ilişkin vergi tekniği raporunun düzenlendiği, ayrıca … hakkında da 17/07/2012 tarihli vergi suçu raporunun düzenlendiği, şirketin 2007 yılı alışlarının 2 ayrı firmadan yapıldığı, bu iki firma hakkında da sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlemek nedeniyle vergi tekniği raporunun bulunduğu, 2008 yılına ait 1.799.489 TL tutarındaki alışın yapıldığı 5 firmadan 4’ü hakkında vergi tekniği raporu düzenlendiği, anılan yılda şirket alışının %96,3’ünün sahte faturalarla belgelendirildiği, 2009 yılında şirket tarafından yapılan 2.708.983 TL lik alışın %93,79’unun, 2010 yılında ise 3.460.038 TL lik alışların %98,76’sının sahte belge ile belgelendirildiğinin tespit edildiği, şirketin katma değer vergisi, kurumlar vergisi, geçici vergi, muhtasar beyannamelerini verdiği, 04/09/2007 günlü yoklama tutanağı ile şirketin bilinen adresinde 2006 tarihinden itibaren başka bir şirketin faaliyet gösterdiği, 10/01/2008 tarihinde şirketin muhasebecisi nezdinde yapılan yoklamada şirketin gayri faal durumda olduğu, beyannamelerini matrahsız verdiği, herhangi bir işyerlerinin olmadığı, şirketin bir hafta sonra başka bir adrese taşınacağı, 13/02/2008 tarihinde yapılan yoklamada, adreste … Temizlik Ltd. Şti.’nin bulunduğu, aynı işyerinin bir odasının mükellef kurum tarafından büro olarak kullandığı, mükellefin aktifinde iş makinası, araç ve demirbaşın olmadığı hususlarının şirket müdürü … nezdinde tespit edildiği, 01/09/2008 tarihli yoklama tutanağında ise şirketin bilinen adresinin sürekli kapalı olduğu, ara sıra açıldığı, genelde akşamları mesken olarak kullanıldığı, şirket ve mensuplarının tanınmadığı, şirket kayıtlarına rastlanılmadığı, 13/10/2008 tarihli yoklama ile şirketin adresten 05/09/2008 tarihinden itibaren ayrıldığı, aynı adreste başka bir firmanın faaliyet gösterdiği, 31/01/2012 tarihli yoklamada ise şirketin işyerini büro olarak kullandığı, aynı adreste … Grup İnş. Nak. Tic. Ltd. Şti.’nin faaliyet gösterdiği tespitlerine yer verildiği anlaşılmıştır.
Yukarıda belirtilen tespitlerin bir bütün halinde değerlendirilmesinden, … İnş. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin bu büyüklükte iş hacmini gerçekleştirebilecek kapasiteye sahip ticari organizasyona sahip olmadığı, ihtilaflı yıldaki büyüklükte cirosunu gerçekleştirecek işçisi, deposu, şubesi ve motorlu araç gibi gerekli araç ve gereci bulunmadığı, dolayısıyla tanzim edilen faturaların gerçek bir emtia teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna varılmakla, Vergi Mahkemesi kararının kabule ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 08/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.