Danıştay Kararı 4. Daire 2016/20839 E. 2020/3898 K. 15.10.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/20839 E.  ,  2020/3898 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/20839
Karar No : 2020/3898

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlğı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Basın ve Halkla İlişkiler Org. Ve İlet. Dan. A.Ş

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen 2011/1 ila 12 dönemleri vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının fatura aldığı Zincirlikuyu Vergi Dairesi mükellefi …Dijital Kopyalama Bilgisayar Rek. Tan. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve Beşiktaş Vergi Dairesi mükellefi … Danışmanlık Reklam Tur. Org. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının tetkikinden, adı geçen mükellefler tarafından düzenlenen faturaların gerçek bir mal ve hizmet teslimine dayanmadığı anlaşıldığından, söz konusu faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı, Maslak Vergi Dairesi mükellefi …İletişim Dan. Reklam Tan. Org. ve Dış tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporunda yer alan tespitler, anılan mükellef tarafından düzenlenen faturaların sahte olduğunu kanıtlamaya yeterli olmadığından, söz konusu faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen reddine, kısmen kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, sahte belge kullanımı yönünden incelenen davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu ile davacının uyuşmazlık konusu tarhiyata neden olan sahte faturaları alarak defterlerine kaydettiği ve faturalarda yer alan katma değer vergilerini indirim konusu yaptığı hususlarının tespit edildiği, gerçek bir mal teslimi ve hizmet ifası olmaksızın katma değer vergisi indiriminden yararlanılmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla yapılan cezalı tarhiyatlarda ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davalı idarenin temyiz dilekçesinde özel usulsüzlük cezasına ilişkin ileri sürdüğü nedenler, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bu kısımlarının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmamıştır.
Mahkeme kararının; Maslak Vergi Dairesi mükellefi …İletişim Dan. Reklam Tan. Org. ve Dış tic. Ltd. Şti.’den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmına gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacı şirketin ihtilaflı dönemde fatura aldığı Maslak Vergi Dairesi mükellefi … İletişim Dan. Reklam Tan. Org. ve Dış tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu’nda; mükellefin 22/12/2010 tarihinde faaliyete başladığı, şirket hakkında mükellefin ortağı …’ın kendisi ile ortağı olduğu şirket ve diğer ortağı-müdürü … hakkında düzenledikleri faturaların gerçek bir mal teslimine ve hizmet ifasına dayanmadığı, faturaların komisyon karşılığı sahte belge ticareti yapmak amacıyla düzenlendiği tespit edildiği ve bunlar ile ilgili vergi tekniği raporlarının düzenlendiği, tahakkuk eden vergilerin az bir kısmının ödendiği, 371.347,13 TL vergi borcu olduğu, 07/01/2011 tarihinde yapılan yoklamada; şirketin … Mahallesi, … Caddesi, No:… -… adresinde reklamcılık faaliyetinde bulunduğu, 26/08/2013-03/09/2013 tarihlerinde yapılan yoklamalarda adreste mükellef kuruma ulaşılamadığı, 02/09/2014 tarihli yoklamada ise; mükellefin faaliyetinin cep telefonu ticareti olduğu, işyerinin 90 m² olduğu, büro malzemelerinin ve 3 çalışan olduğunun tespit edildiği, 2011,2012,2013,2014 yılları katma değer vergisi beyanlarında sırasıyla toplamda 6.806.273,30 TL, 9.728.390,45 TL, 67.000.000,00 TL, 55.000.000,00 TL matrah beyan edildiği, matrah büyüklüğü ile orantılı olarak işyerinde bulunması gerekli ekipmanın bulunmamasının normal ve mutad bir durum olmadığı, Ba formlarının incelenmesinden 2010 yılında 3 belge de 34.200,00 TL tutarında mal veya hizmet alışı, 5 belge de 27.000,00 TL tutarında mal veya hizmet satışı, 2012 yılında form Ba ile 242 adet belge karşılığında 9.605.766,00 TL tutarında alış beyan edildiği, alış yapılan firmaların form Bs bildiriminde 7.143.236,00 TL bildirimde bulunulduğu, dönem alışlarının tamamına yakınının sahte belge düzenleme yönünden haklarında vergi tekniği raporu bulunan veya sahte belge düzenleme yönünden özel esaslara tabi mükelleflerden yapıldığı, KDV matrahlarının büyüklüğüne nazaran küçük miktarlarda ödenecek KDV beyan edildiğini ve bu vergininde büyük bir kısmının ödenmediği, ayrıca Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 48.187,36 TL prim borcunun olduğunun bildirildiği, düzenlediği faturalarda belirtilen hacimde ticaret yapacak organizasyona, sermayeye, kapasiteye, sahip olmadığı, şirket tarafından düzenlenmiş olan faturalara rastlanıldığından sahte fatura olarak kabul edilmesi gerektiği ve şirketin mükellefiyetinin resen terkin edilmesi gerektiği tespit ve değerlendirmelerine yer verildiği görülmektedir.
Yukarıda yer verilen tespitler bir arada değerlendirildiğinde söz konusu mükellefin kurulmasından çok kısa süre sonra yüksek miktarlı fatura düzenlemesinin olağan olmadığı ve düzenlediği fatura tutarları kadar iş yapabilecek organizasyon ve kapasiteye sahip olmadığı hususları dikkate alındığında adı geçen mükellef tarafından davacı şirkete düzenlenen ihtilaf konusu faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığı sonucuna ulaşıldığından, Vergi Mahkemesi kararının bu mükelleften alınan faturalardan kaynaklanan tarhiyata ilişkin kısımında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kısmen kabul, kısmen reddine,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının ONANMASINA,
3.Mahkeme kararının … İletişim Dan. Reklam Tan. Org. ve Dış tic. Ltd. Şti.’ den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
4.Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 15/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.