Danıştay Kararı 4. Daire 2016/18884 E. 2020/3049 K. 17.09.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/18884 E.  ,  2020/3049 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/18884
Karar No : 2020/3049

TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Limited Şirketi
KARŞI TARAF (DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ: …

İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullanıldığından bahisle 2010/5 ila 12. dönemleri için re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; … Vergi Dairesi mükellefi …, …Vergi Dairesi mükellefleri … Limited Şirketi ve … Ltd. Şti., … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi …, … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi …, … Vergi Dairesi mükellefi … Pazarlama-…, … Vergi Dairesi Müdürlüğü mükellefi … Ltd.Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarındaki tespitlere göre bu mükelleflerin düzenlemiş oldukları faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayanmadığı ve sahte belge niteliğinde olduğu, yapılan cezalı tarhiyatın bu faturalardan kaynaklanan kısmında hukuka aykırılık, kalan kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, davaya konu cezalı tarhiyatlara ilişikin ihbarnamelerin tasfiye memurunun adresinde bulunamaması üzerine muhtarlığa bırakılmak suretiyle tebliğinin usule aykırı olduğu, vergilendirmeye ilişkin işlemlerin yapıldığı tasfiye memurunun şirket ile ilgili mali ve hukuki sorumluluğunun bulunmadığı, tarhiyatın eksik incelemeye dayandığı, alım yapılan mükellefin bir kısım vergisel ödevlerini yerine getirmemesinden davacı şirketin sorumlu tutulamayacağı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ: …

DÜŞÜNCESİ: İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra temyize konu Vergi Mahkemesi kararında her ne kadar …, … Limited Şirketi, … ve … Ltd.Şti.’den alınan faturalar yönünden davanın reddine karar verilmiş ise de, cezalı tarhiyata konu vergi inceleme raporunda bu mükelleflerden alınan faturalara ilişkin olarak herhangi bir eleştiri getirilmediği, bu mükellefler tarafından düzenlenen faturalara ilişkin olarak 22/02/2013 tarih ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu’na istinaden yapılan cezalı tarhiyata ilişkin olarak açılan dava sonucunda … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararı ile anılan mükellefler tarafından düzenlenen faturalar yönünden davanın reddine karar verildiği ve iş bu kararın davanın reddine ilişkin kısmının Danıştay Dördüncü Dairesinin 12/11/2019 tarih ve E:2016/5242, K:2019/7278 sayılı kararı onandığı anlaşıldığından, temyiz incelemesinin … Ltd. Şti., … ve …’den alınan faturalar yönünden yapılması gerektiğine karar verilerek gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının ONANMASINA,
3. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
4. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.