Danıştay Kararı 4. Daire 2016/18608 E. 2020/3920 K. 19.10.2020 T.

Danıştay 4. Daire Başkanlığı         2016/18608 E.  ,  2020/3920 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/18608
Karar No : 2020/3920

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına sahte fatura düzenleyerek komisyon geliri elde ettiğinden bahisle takdir komisyonu kararlarına istinaden tarh edilen 2010/1, 2, 4, 5, 6, 7, 8, 9,10, 11 ve 12. dönemleri üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacı hakkında herhangi bir inceleme, tespit ve değerlendirme yapılmaksızın salt defter ve belge ibrazı yükümlülüğünün ihlal ettiğinden hareketle davacının sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı fatura düzenlediğinden bahisle yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30/6. maddesine göre, takdir komisyonlarınca matrah takdir edilmesinin matrahın defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunamamış olmasından başka hiçbir kayda bağlanmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20. maddesinde “Danıştay, bölge idare mahkemeleri ile idare ve vergi mahkemeleri, bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeyi kendiliğinden yapar. Mahkemeler belirlenen süre içinde lüzum gördükleri evrakın gönderilmesini ve her türlü bilgilerin verilmesini taraflardan ve ilgili diğer yerlerden isteyebilirler. Bu husustaki kararların, ilgililerce, süresi içinde yerine getirilmesi mecburidir. Haklı sebeplerin bulunması halinde bu süre, bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir.” hükmü yer almış olup, bu madde hükmüne göre İdari Yargılama Usulü Hukukunda re’sen araştırma ilkesi benimsenmiş bulunmaktadır. Buna göre idari yargı yerleri, uyuşmazlık konusu olayın hukuki nitelendirilmesini yapmak, olaya uygulanması gereken hukuk kuralını belirlemek ve sonuçta hukuki çözüme varmak yönlerinden tam bir yetkiye sahiptirler.
Mahkemece davacı hakkında herhangi bir inceleme, tespit ve değerlendirme yapılmaksızın salt defter ve belge ibrazı yükümlülüğünün ihlal ettiğinden hareketle davacının sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı fatura düzenlediği sonucuna ulaşılarak yapılan cezalı tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmış ise de; dosyaya sunulan davacı hakkındaki … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunun 46 sayfa olduğu, ancak davalı idarece vergi tekniği raporunun bazı sayfaları eksik olarak dosyaya sunulduğu görülmüştür.
Bu durumda, mahkemece ara karar ile davalı idareden vergi tekniği raporunun tamamı istenip, rapor incelenerek bir karar verilmesi gerektiğinden Mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 19/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.